Profesör?

18 3 1
                                    

Freddy: 'Sevgili Jayn ben Monica! O hologramları ben hazırladım. Çünkü seni iyi tanıyorum ve oraya doğru süreceğini anlamıştım. Nedenini sen de biliyorsun ki oraya adımınızı attığınız an da yakalanabilirdiniz. Fakat bu sana ne yazık ki son yardımım. Kötü tarafa geçtiğimizden beri senden ayrılmadım ama artık o küçük kızı kandırmak benim zoruma gitti. Joyn o kızı neden istiyor bilmiyorum ama onu unutmalısın artık! Onun yüzünden delirmeye başladın bunun farkında değil misin? O seni sevmiyor, bunu anla artık! Üzgünüm ama ben buna daha fazla katlanamayacağım! O yüzden hoşçakal eski dostum!'
Me: Gördün mü?
Freddy: Hayır bu doğru olamaz!
Me: Olmuş işte!
Freddy: Hayır dedim!
Me: Aşkın gözü kördür tamam ama bu kadar da olmaz. Bak Freddy olan olmuş ama biz yolumuza devam etmeliyiz!
Freddy: Hayır b-bu doğru olamaz! Kabul etmiyorum, Hayır!
Me: Ağlama Freddy. Onun için değmez! Hayat bu, daha bir sürü kız çıkar karşına!
Freddy: Onu farklı sanmıştım ve en kötüsü ne biliyor musun?
Me: Nedir?
Freddy: Onu hala seviyorum. Bana bunları yapmış olmasına rağmen, hala ona kızamıyorum. Neden, neden bunu yapamıyorum?! Neden unutamıyorum?! NEDEN YA-A-A?!
Me: Merak etme unutacaksın? Fakat şimdi ağlama zamanı değil!
Freddy: Peki ne yapacaksın!
Me: Yapmayacağım, yapacağız! Şimdi ilk olarak Monica'yı bulmayız. Ve o 5, 4, 3, 2, 1 ve!
Freddy: Hani nerede?
Me: Kim?
Freddy: Mónica! Az önce saydın ya!
Me: Nereden çıkardın onun buraya gelip gelmeyeceğini hesapladığımı?
Freddy: Peki o sayılar?
Me: Tikim var benim! Geriden sayılan bir şey olunca -tabi az kalmışsa- ben de sayıyorum ama 1 de tıkandı 0'a geçmiyor!
Freddy: Dur, dur, dur! Nereyi saydın sen?
Me: Saatim birden başladı işte ama neden bilmiyorum. Al bak!
Freddy: Bunu nereden aldın sen!
Me: Annem verdi babamınmış!
Freddy: Bu Jony'in saati ama!
Me: Şimdi de babamın Jony olduğunu söyleme! Çünkü bu aile meselesinden sıkılmaya başladım!
Freddy: Merak etme! Jony baban olamaz!
Me: Hep öyle diyorlar ama sonuç ortada kimin nesiyim belli değil!
Freddy: Neyse o zaman ilk Monica'ya değil, annenin yanına gidiyoruz.
Me: Sonunda mantıklı kararlar alabilmene sevindim!
Freddy: Ben de!

Birkaç saat sonra:

Me: Tak tak tak!
Freddy: kapıyı çalarken bunu demene gerek yok!
Me: Ama ben böyle seviyorum!
Canan: Abla sonunda geldin! Annem karakola gitti. Galiba bir ipucu mu ne bulmuşlar!... Bu arada bu kim?
Me: O mu o Freddy! Jayn'in eski kırığı!
Freddy: Hey, ben burdayım biliyorsun değil mi?
Me: Arkandan konuşsam daha mı iyi olur?
Freddy: Sanırım hayır.
Me: Canan annemi ara!
Canan: Tamam!
Freddy: Ne kardeş ama! Kardeşi kayboluyor ve geri geldiğinde hiçbir tepki göstermiyorsun!
Canan: Sen bana bir şey mi söyledin, abla bu bana bir şey mi söyledi?
Me: Yok ablacım ne diyecek! Eğer derse kemiklerini kıracağımı biliyor! Değil mi?
Freddy: Evet appa! Ben sana ne iyi kardeşsin dedim, Canan!
Annem: Cansu neredesin, Canan, Cansu nerede?
Canan: Yukarıdayız anne!
Me: Anne bu ne hız! Bu arada nefes alamıyorum!
Freddy: Profesör!
Annem: Fred!
Me ve Canan: Profesör mü?

DEVAM
EDECEK

Arkadaşlar hikayemi oylamayı unutmayalım lütfen!
    👇
    👇

KARDEŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin