Bir pazar sabahı

28 0 0
                                    

Bir pazar sabahı uyanıyorsunuz.Hafta içi için kurduğunuz o salak saçma alarm ile hemde...Pazar günü hep bir ağızdan neden uyandırmaya çalışırlar ki insanı...? Hemde yanına gitmek için çabaladığınız biri yokken hayatınızda.Bu kadar b*ktan geçiyorken hayatınız bir de üzerine zar zar alarm çalar.Araba kornaları, annenizin "oğlum, kızım hadi sofraya" diye bağırması...Çok sinir bozucu gelir artık.Çok keyifsiz bir sabah bugün.

Sonra sofraya gidersiniz, oraya buraya çarpa çarpa...Çayınızı önünüze çekersiniz ve içmeye başlarsınız.Yarısına geldiğinde de şekerini atmadığınızı farkedersiniz. Zaten hayatınızdaki tadınız tuzunuz gitmiştir artık. Şekersiz de içseniz olur çayınızı.Hızlı hızlı kahvaltınızı edip, "nasıl bir yol bulsamda yatağa geri dönsem" diye iç geçirirsiniz.Çok yalnız hissedersiniz kendinizi.Zaten telefonunuzun şarjı olduğundan fazla dayanmaktaysa, zaten çok yalnız kalmışsınızdır.Bunları düşünürken kahvaltınızın bittiğini hissedersiniz zaten.Sallana sallana sofradan kalkıp lavaboya dişlerinizi fırçalamaya gidersiniz.Aynaya bile bakmazsınız. Çünkü, kendi sıfatınız bile size onu hatırlatmaya yeter.Öyle bir hale gelmişsizdir ki aynadan bile kaçınırsınız.

Öyle böyle akşam olur.Sigara içiyorsanız peşpeşe yakılır tabii.Masanın üzerinde bazen düşünürken gözleriniz dolar.Yok hayır...!! Ağlamıyorsunuz ki.Sigaranının dumanı gözlerinize vuruyor, o yüzden yaşlar geliyor gözlerinizden.Sulu gözlerinizle kararmış pencerenize doğru bakıyorsunuz. Ve yine gecenin karanlığı ile başbaşa kalıyorsunuz.Çekmecenizdeki anı defterini çıkarıp başlıyorsunuz..."Bir pazar sabahı..."

BEKLEYİŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin