-6-

946 80 0
                                        


Bize saldıran sürünün çoktan uzaklaştığını öğreniyoruz. Derek onların kokusunu takip etmeyi öneriyor, ama Peter güçsüz olduğumuzu söyleyerek onu susturuyor.

Derek bana kısa bir bakış atıyor.

Herkes hemen hemen ağır yaralanmış. Bunu ima ediyor sanırım.

Scott sürünün uzaklaştığına göre artık bizim problemimiz olmadığını söylüyor, kısacası genel düşünceyi dile getiriyor. Haklı. Uğraşmamamız gereken şeylere burnumuzu sokmamalıyız, hele ki güçsüzsek.

Derek sinirleniyor. Öyle ki gözleri parlıyor bir saniyeliğine de olsa. Aynı zamanda üzülmüş gibi.

Üzüntünün kokusu ağır basıyor.

'Pekala' diyor, öfkeli adımlarla kapıya doğru gidiyor ve sertçe itiyor. Arkasından kapının çarpmaması için Peter kapıyı tutuyor. Cam kapıyı kırılmasına ve babamın bana öfkelenmesine engel oluyor.

Hepimizi gözden geçiriyor, ağzı aralanıyor, cümleleri toparlıyor ve konuşuyor.

"Toplantı bitmiştir. Gidip biraz eğlenin çocuklar. Bu haftalık bu kadar macera yeter."

Herkes aynı fikirde. Kısa sürede evi terkediyorlar.

Herkes mutfaktan ayrılınca bende yaslandığım duvardan ayrılıp çıkıyorum ekmek kokan küçük odadan.

Üst kata çıkınca Derek'i yatağımın üstüne oturmuş, derin düşüncelere dalmış halde buluyorum.

Benim geldiğimi gördüğünde rahatlıyor. Peter'i beklemiş olmalı. Kendini olası bir kavgaya hazırlamış gibi.

"Neden onları bulmayı istiyorsun?"

"Sana zarar verdiler."

Gülümsüyorum.

"Bazen seni öpesim geliyor, koca kız."

"Kes sesini."

Gülüşmeler.

Ona yaklaşıyorum.

Gülümsemesi soluyor.

Blood and Tears // S T E R E KHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin