Tiyatro salonundan çıktım ve kitapçıya gittim. Kitapçıdan William Shakespeare sözleri olan kitabı almıştım. Kasaya doğru giderken biri bana çarptı. Hiç özür dilemeden gitti.Çok sinirlendim kitabı ödeyip , çıktım .Yurda geldiğimde duş alıp, pijamalarımı giyip , aldığım kitabı okumaya başladım. Bir mısrasında şöyle yazıyordu;
" Korkuyorum
Yağmuru seviyorum diyorsun, yağmur yağınca şemsiyeni açıyorsun... Güneşi seviyorum diyorsun, güneş açınca gölgeye kaçıyorsun... Rüzgarı seviyorum diyorsun, rüzgar çıkınca pencereni kapatıyorsun... İşte,bunun için korkuyorum; Beni de sevdiğini söylüyorsun... "
Bu güzel mısrayı düşünürken Ece çağırdı.
-" Zeynep ile beraber dışarı çıkıyoruz geliyor musun ?"
-"Dışarıda napacaksınız "
-"Canımız sıkıldı hava alacağız, sende gel"
-"Geliyorum "
Üstüme beyaz tişort ,kırmızı ceket ve siyah pantolon giydim.Saçlarımıda taradım ve yurttan çıktık. Kızlarla beraber kafede canlı konser vardı.Biz de oraya gittik. Bir kaç saat oradaydık sonra ben lavobaya gitmek için kalktım. Lavobaya giderken bugün bana çarpan kişi yine çarpmıştı. Bu sefer ona bağırdım.
-" Bu ikinci çarpma ama özür bile dilemiyorsunuz. "
-"Ben mi çarptım siz mi çarptınız."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
#ÖZGÜR#
-"Siz çarptınız tabikide ."
-"Sizinle uğraşamayacağım."
Adam çekip gitmişti .Kızların yanına gittim ve;
-"Buradan gidelim"
-"Tamam , bir şey yok demi"
-"İyiyim gidelim sadece"
-"Tamam "
Kızlarla beraber yurda gelmiştik. Pijamalarimı giyip yatağa yattım.Bana çarpan kişiye hala sinirliydim.O kişiyi düşünürken uyuya kaldım.
