Three Two One Zero!

on

Jungkook şaşırmıştı çünkü Jimin haklıydı. Onunla
uzun zamandır konuşmuyordu ama bu onu unuttuğu
anlamına gelmiyordu.

Jimin: Cevap verecek misin yoksa o lanet çeneni hep kapalı
mı tutacaksın Jungkook? Artık para mara için birini sevmek falan yok!
Hani eskiden Tae' yi parası var diye seviyordum ya! Fakat hâlâ biraz o
yüzden seviyor olabilirim...Ama ben seni özledim Jungkook!
Arkadaşını burda yanlız bırakmaksana da bana da yakışmaz!
Günün özeti ; lütfen gel.

Jungkook hiç vakit kaybetmeden Jimin'e geleceğini söyledi. Hemen
Yoongi'yi uyandırmaya gitti.

Jungkook : Hadi Yoongi kalk! Hemen arkadaşımın yanına gitmem gerekiyor.

Yoongi irkilerek uyandı. Kötü bakışlarını ona doğru çevirdi.

Yoongi : Hem yere seninle gelecek değilim. Al şu anahtarı! Arabaya binip
Ne yapıyorsan yap. Ben yatacağım! Çok uykum var.

Jungkook, Yoongi'nin attığı anahtarı havada yakaladı.

Jungkook : Peki sen nasıl geleceksin Yoongi hyung? Araba olmadan nasıl
geri döneceksin?

Yoongi, Jungkook'a öyle bir bağardı ki karşıdaki ağaçta duran kuşlar bile
sesten çığlıklar atarak uçup başka bir ülkeye göç ettiler. Aynen şöyle dedi Yoongi,

Yoongi: Başımın çaresine bakarım Jungkook!

Jungkook korkudan tabanları yağlayıp oradan gitti. Sesten uyanan
Lisa etrafa bakınıyordu.

Lisa: Sizde duydunuz mu sesi? Kimden çıktı bu ses acaba?
Çok kuvvetli bir sesi vardı. Yoksa ayı mıydı?

Yoongi çok alındı ama belli etmeden cevap verdi.

Yoongi: Belki de bir grup köpek olabilir. Birileri onları uykusundan
alı koyuyordur muhtemelen.

Lisada buna inanmak zorunda kaldı.

Lisa: Arkadaşına ne oldu? Yoksa korkudan kaçıp gitti mi?

Yoongi: Kendisi köpeklerden çok korkan biridir. Arabayıda alıp gitti serseri!

Lisa: İstersen bizde gidelim Yoongi. Arkadaşın seni merak eder şimdi.

Yoongi, Lisa' nın fikrine uyup onun arabasına binip şehire geri gittiler.

Jungkook, Jimin'in tarif ettiği yere yani Taehyung'un evine gelmişti.
Kapıya sertçe üç kez vurdu. Taehyung kapıya gelmişti.

Taehyung: Bekler misiniz acaba? Kapıyı kırsan da bizde rahat etsek!

Taehyung sertçe kapıyı açar. Jungkook gördüğü manzara karşısında
gülmemek için kendini zor tutuyordu. Taehyung, üstünde mutfak dolabı
kapağı ile duruyordu. İçeri girip olayı anladığında Jimin'nin sadece kolu
takıldığını anladı. Jungkook utancından Jiminin yüzüne dahi bakamıyordu.
Sadece gözlerini etrafta gezdiriyordu. Gözlerini ondan kaçırmaya
çalışıyordu. Fakat bunu başaramadı.Sonunda Jimin ile göz göze geldiler.

Jimin: Senden bir şey beklediğimin farkındasındır umarım. İstediğim
tek şey bir özür. Şimdi burada benden özür dileyeceksin!

Jungkook hafifçe kafasını kaldırıp nefesini içine çektikten sonra
konuşmaya başladı.

Jungkook: İstediğin bir özür olsun Jimin. Tabii ki de özür dilerim.
Bu fiyata arkadaş bulunmuyor sonuçta.

Jungkook son cümleyi dalga geçer gibi söyledi.