twelve

939 86 43
                                    

Hikayeye başlamadan önce bir şeyler söylemek istiyorum...

Bloody Moon toplam oy olarak 100 oyu geçti bunun için size teşekkür etmek istiyorum. Gerçekten çok teşekkür ederim ♥ İyi ki varsınız, lütfen kitabımı severek okumaya ve bana destek olmaya devam edin sizi seviyorum, hoşçakalın

---

Yeonjun ve Soobin barda ki çift odalarından birindeydi. İkisi yatağa oturmuş içki içip durduk yere kahkaha atıyorlardı, oysaki ortada hiçbir sebep yoktu bile. Yeonjun, Soobin'in gülüşünü görünce adeta kendinden geçmişti. O fazla güzeldi, büyüleyiciydi. 

Elindeki, bira ve şarap karışımı olan şişesini yatağın yanındaki masaya koydu ve karşısında duran oğlana yavaşça yaklaştı. Soobin dudaklarını aralayarak ona baktı, yoksa tahmin ettiği şey mi olacaktı? Gözlerini anında sımsıkı bir şekilde kapamıştı, çünkü o kadar cesur değildi. Yeonjun onun bu sevimli hallerine sırıtt ve yavaşça Soobin'in dudaklarına yol aldı.

Onu yavaş yavaş öptüğünde Soobin şok olduğu için karşılık verememişti. Yeonjun ise Soobin'in karşılık vermediğini görünce dudağını sertçe ısırdı. Soobin kendine engel olamadan ağzından bir inleme kaçmıştı.

Yeonjun Soobin'in içten inlemesini duyduğunda onu daha da sert öpmeye başladı. Bu oldukça hoşuna gidiyordu aslında, sanki dudaklarını sömürürmüş gibi...kanını emmek istiyordu.

Soobin'de nihayetinde ona karşılık verdi ve alışmaya çalıştı. İkisi de birbirlerinin dudaklarını öptü, emdi ve ısırdı... Soobin ellerini Yeonjun'un omuzlarına yerleştirdi, bir yandanda saçlarını nazikçe okşuyordu.

Öpüşmek ikisinin de hoşuna gitmişti. Yeonjun Soobin'i o kadar vahşice öpmüştü ki, Soobin'in dudakları kanamıştı.

Yeonjun ağzına gelen enfes kan tadı ile dudaklarını yaladı. Soobin ise ağzına gelen metalik tat ile dudaklarının kanadığını anlamıştı. Yeonjun neler olduğunu fark ettiğinde şaşkınca duraksadı. Bu kan...fazlasıyla güzel ve tatlıydı, neden bu kadar güzeldi ki? Yeonjun tekrar Soobin'in üstüne gidip onu yatağa yatırdı ve üstüne çıkıp dudaklarındaki kanı emdi. Bu kadar tatlı olması hayret vericiydi, imkansızdı.

 Soobin'in canı acıdığı için ağzından tekrar bir inleme çıkmıştı ama bu acı hoşuna gitmişti. Yeonjun dudakalrını ayırdı ve Soobin'e baktı..yutkundu. Yeonjun'un gözleri kızıllaşmaya başlamıştı. Güzelliği karşısın da donup kalmıştı..Yeonjun Soobin'in boynuna yaklaştı. Kendine hakim olamıyordu. Onu ısırmalıydı, o mükemmel kanı tekrar tatmalıydı.

Genç oğlan tereddüt etmeden vampirin kulağına fısıldadı, "Seni seviyorum..." dedikten sonra Yeonjun olduğu yerde kalakalmıştı. Onu gerçekten ısırmalı mıydı? Bu cümle kafasının karışmasına sebep olmuştu. Tam ağzını aralayıp konuşacaktı ki, bu sefer Soobin onun dudaklarına yapışarak durdurmuştu. Dudakları tekrar buluşmuştu...ama bu fazla uzun sürmedi.

Odayı bir an Kai ve Taehyun basmıştı. O anda Yeonjun refleks olarak dişlerini sivrileştirip hırlamıştı ama gelenlerin Kai ve Taehyun olduğunu görünce durdu. Soobin şaşkınca Yeonjun'a baktı.

Taehyun Soobin'i yataktan kaldırıp aceleyle odanın dışarısına sürükledi. Soobin şaşkınca arkasına bakmaya devam ediyordu, az önce ne görmüştü o? Huening Kai, Yeonjun'u sakinleştirmeye çalıştı. Onun vahşileşme ihtimalini düşünüp Beomgyu'ya dışarda kalmasını zaten söylemişti ve iyi ki de öyle yapmıştı.

"Hyung sakin ol! Benim Kai, tamam mı? Şu anda sarhoşsun ve iyi düşünemiyorsun. Şimdi benimle gel, elini yüzünü yıkayalım ve eve gidelim...olur mu?" 

Bloody Moon // Yeonbin ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin