An Agent

288 21 6
                                    

Biz askerler asla pes etmemek üzere eğitim alırız. Vazgeçmesini biliriz ama pes etmeyi asla. Bana göre bütün askerlik hayatımız boyunca bize öğretilen şey bu ikisinin arasındaki ince çizgiyi anlamaktır.

Diğeri ise değerlerdir. Peki kime göre ? Aşılanmak istenen vatan sevgisidir. Fedakarlıktır. Aşılanmasına aşılanır da bazı şeyler de ekstradan gelir. Sevdiğini korumak gibi mesela.

Her zamanki gibi monotonluktan farklı olarak bugün bir sınav var. Bana sınava girmeyeceğim söylendi.Amaçlarını çok iyi biliyorum. Altman asker avlamanın peşinde. Tahminlerime göre ya Almanya'ya yada Norveç'e gönderilecek. Bugünden itibaren stratejik planlamada yer alıyorum. Sonunda bir işe yaramak gerçekten iyi hissetiriyor.

Bugün geç kalmak ya da oyalanmak için fazla önemli bir gün. Bu yüzden Jenny'i bile uyandırmadan üstünde bir kaç madalyonun bulunduğu askeri giysimi giydim ve General Altmanın odasına indim. General çoktan hazırlanmış beni bekliyordu.

''Günaydın, komutanım'' diyerek asker selamıyla odaya giriş yaptım.Altman'ın eliyle otur işaretini bekledikten sonra oturdum.Altman tam söze başlayacaktı ki Peggy geldi.Karşımdaki sandalyeye oturdu.

General Altman ellerini birleştirerek söze başladı:

''Rogers ve Carter, şunu üzülerek belirtiyorum ki Almanlar durmuyorlar. Tahmin edeceğiniz gibi Polonya'yı işgal etmekle de kalmadılar. İşgal ile birlikte yerli halka yapılan zulüm akıl alır gibi değil. Hitlerin ırkçı ideolojisi güne geçtikçe Almanlar tarafından benimseniyor.Toplu katliamlara başladılar bile. Ve biz Britanya ile bir şeyler yapmazsak onları kimse durduramayacak.''

Derin bir nefes alarak konuşmasına devam etti.:

''Ama sizi buraya çağırış amacım bu değildi.Bugün askerler kariyerleri için önemli bir sınavdan geçecekler.Seçilen askerin üst rütbeye yükselip başka bir askeriyeye gönderileceği düşünülüyor ama öyle olmayacak.Almanlarla irtibatımız gün geçtikçe kopuyor.Ajanlar deşifre ediliyor ve deşifre edilenler de öldürülüyor.Bu yüzden oraya yeni bir asker göndermeliyiz. Bu asker diğerlerinden farklı olarak ordunun üst bölümlerinden birine yerleştirilecek.Ve Adolf Hitler ile bizzat iletişim halinde olacak.Haliyle bu askerin üstün yeteneklerinin olması gerektiği oldukça açık.''

Dayanamayarak sordum:

''Kimi göndermeyi düşünüyorsunuz. Jackson mı?''

Karşı duvardaki haritaya bakarak iç geçirdi.Konuşmasına devam etti:

''Jackson bu iş için kabiliyetsiz kalır. Orduya bir kadın asker sokmayı düşünüyoruz. Böylece Adolf Hitlere daha yakın olabileceğini tahmin ediyoruz.''

İstemsizce karşımda oturan Peggy'e baktım.

''Hayır, Peggy değil'' dedi General Altman. Geriye tek kadın kalıyordu. Jenny...

''Hayır bunu yapamazsınız. Onu oraya gönderemezsiniz'' diyerek ayağa kalktım. Hayır yapamazlardı Jenny... Jenny bunun için uygun kişi değildi. O... Hayır hayır buna asla izin vermeyecektim.

''Kendine gel Rogers.'' dedi General ayağa kalkarak. ''Buraya kararlarımı sorgulaman için çağırmadım seni. Ona bir şey olmasını istemiyorsan elinden gelen en iyi stratejik planı hazırla ve sun. Elinden gelenin en iyisini yap. Onun için ...'' dedi ve kapıyı çarparak dışarı çıktı.

Az önce hışımla kalktığım sandalyeye geri oturdum. Ne yapacağımı kesinlikle bilmiyordum. Buna izin vermem demek onu öldürmemden daha kötü bir şeydi. Eğer yakalanırsa kesinlikle benim öldürmemi daha çok isterdi.

Peggy bana bakıyordu. Kafamı kaldırıp ben de ona baktım.

'' Ona zarar gelmesini istemiyorsan en iyi planı yapmalıyız. Jenny sandığından daha akıllı ve yetenekli. Bunun üstesinden gelebilir, şimdilik ona bir şey söyleme planı tasarladıktan sonra söyleriz.'' dedi Peggy ve gitti.

Angel With A ShotgunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin