Ve şah şimdi oyuna girdi, oyun şimdi adil bir şekilde oynanıyordu.
"Bu nasıl oldu?! Aklım almıyor! Hala sen..." derin bir nefes aldım. "Sen bu kadar iğrenç bir insan oldun mu cidden? Hah! Seni çok severdik! Annem ve babam senin için öldüler! Boşmuş! Hepsi koca bir hiç! Senden nefret ediyorum."
Ben büyük salonda fır dönerken, Halam tek kişilik koltuklardan birine oturmuş, bacak bacak üstüne atmış, gold işlemeli beyaz fincanındaki kahvesini şehvetle yudumluyor, kendinden ve duruşundan ödün vermiyordu. Yoongi hyung ise, üç kişilik olan koltuklardan birine oturmuş ve ellerini önünde bağlayıp kafasını eğmişti, odağı yerdeyken "Bayan Kim'e ne desen işlemez, vicdansız o." demişti. Haklıydı. Halam iğrenç biriydi. Ona olan nefretim; yanar dağ olur, başına patlardı.
"Ahahahah! Bir yandan oğlum, diğer yandan yeğenim! Ne çok seviyorlar beni? Ahahah, acaip mutluyum!" demiş, elindeki kahveyi yanındaki, yine eve uyumlu, gold renklerindeki zigon sehpaya bıraktı ve ellerini önünde birleştirdi.
"Taehyung çok mutludur. Amerika'daki yeni hastanesinde deliler ile oynayıp eğleniyor olmalı. Hahhahhahah!" delirecek gibi olmuştum. Halam ciddi ciddi Taehyung'u yollamış. Delireceğim!
"Tanrı belanı versin!"
Halamın bu yaptığını, inanın düşmanım bile yapmaz. Ona olan nefretim, kamçı olup peşinde dolanacaktı. Ben halamın bu yaptığını yanına asla bırakmayacağım. Halam bugün bizi düşürdü ama yarın düşen o olacak.
Nefret ile bulanmış kanım, zehir olup yuvalarına gelecekti.
Adımlarımı kapıya sürdüğüm sırada önüme düşen gölge ile duraksadım. Arkamı döndüm. Yoongi hyungtu. Mahçupça bana bakıyordu. Beni kandırmıştı ama onunda kendince geçerli sebepleri vardı. O suçsuzdu. En az Taehyung kadar o da suçsuzdu. Elinde buruşturduğu kağıdı bana uzattı. "Burada Taehyung'un kaldığı hastane var, gizlice aldım. Özür olarak kabul et ve lütfen beni affet." dedi. Onun suçu yoktu, babası için yapıyordu. Elindeki kağıdı elime aldım,diğer elimi omzuna yerleştirip okşadım. "senin bir suçun yok hyung, teşekkür ederim." başını kaldırıp yüzüme baktı ve küçük bir tebessümle beni uğurladı.
Ve şimdi Şah oyuna girdi,oyun şimdi adil bir şekilde oynanıyordu.
Jeongguk
Amerika'ya gidiyoruz.
Sen de geliyorsun.
Katil Kuzen
Neden?
İşlerim var.
Jeongguk
Kiralık katil değil misin sen?
Öldürmen gereken biri var.
Katil Kuzen
Haaa, öyle desene.
Konum at tavşancık,
Kan kokusunu özledim.
Jeongguk
Ah, en sevdiğim kuzenimsin.
*Konum*
Çabuk gel.
Selam,
Kısa bir bölüm oldu ve berbat oldu.
Yani ben hiç beğenmedim.
Hatalarım için özür dilerim.
Daha sık bölüm atmaya çalışacağım.
Acaba şu sürpriz kuzen kim?
Kiralık katil falan yaniiii
Bye bye 💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Parazit |Taekook
FanfictionBüyük aşkın, küçük başlangıcı... -O deli değildi, deli olan onu bu hastaneye mahkûm kılanlardı. O hiçbir zaman deli olmamıştı ama deli muamelesi görüp ruh hastalıkları hastanesine kapatılmıştı. Takdir-i şayan eder ki; genel dilde oraya ''deli hastan...
