Ink'in o gereksiz au'larının olduğu yere geri döndük.
Ink; ben bir taslaktım sonra o duygular- biz ne hakkında konuşuyorduk?- boşver.
Uzun bir süre sessizlik oldu. Ink au sayfalarının arkasında bir dosya gördü. Ve onu ordan sessizce almaya çalıştı ama yapamadı.
Error; o nedir?
Ink; bir şey değil. Dedi gerilerek.
Error, Ink'in ondan saklamaya çalıştığı dosyayı elinden çekip aldı.
Ink; hayır ona bakmaa! Dedi dosyayı çekiştirerek.
Error; sadece ne çizdiğine bakıcam.
Ink; seni ilgilendirmeyen bir şey.
Error en fazla ne olabilir diye düşündü ve güçlü bir şekilde çekti. Dosya açılmış ve içinden üzerinde küçük kalpler olan Error'un resimleri çıkmıştı.
Error bir açıklama beklermiş gibi baktı. Ink de resimleri toplayıp Error'un kafasına fırlatıp; BEN SANA BAKMAMANI SÖYLEMİŞTİM!! GİT BURDAN. AL ONLARI VE GİT!!
Error resimleri toplayıp gitti. Üzülmüş gibi bir hali vardı.
Error'un boşluğunda:
Onu seviyordum ama hiç böyle hissetmemiştim. Kendimi hiç rahat hissetmiyordum. Yapabileceğim tek şey vardı; Ink'e bir hediye yapmak!
Iplerimi çıkardım, ve Ink'in kuklasını yapmaya başladım. Daha ilk dikişi atmamışken Fresh yanımda belirdi.Fresh; biraz düşünceli gibisin n'oldu bro?
- seni ilgilendirmez!
Fresh; bana anlatabilirsin bro.
- anlamazsın ki!
Fresh masadaki Error resimlerini görür ve resimde olan Ink'in imzasını da.
Fresh resimleri alıp elinde sallayarak "bro halinin bunlarla bir alakası var mı?"
- bu seni ilgilendirmez!
Fresh; kardeşimsin sonuçta, anlatsana!
- ya bi ***** git ya.
Fresh; ne olduğunu öğrenmeden gitmicem bro.
-***** git
Fresh; söyleeee.
- söylemicem işte!
Onu outertale'deki uçurumdan atmamak için kendimi zor tutuyorum.
(Not: burda error'un ettiği tüm küfürler fresh tarafından sansürlenmiştir)Fresh;sadece bir şartla giderim.
- neymiş o?
Fresh; bana bundan sonra "bro" de.
-tamam şimdi git bro!
Fresh; gidiyorum o zaman. Ama bu daha sonra gelmeyeceğim anlamına gelmez.
Arkasından "BIRAZ MAHREMİYET YA"
diye bağırdım.Sonra daha başlamadığım kuklaya başladım. Niye benim yaptığım işler sürekli bölünüyor? Underfell'den çikolata alıp işime devam ettim.
Yaklaşık yarım saat sonra kukla hazırdı. Şimdi bunu ona nasıl verecektim?
Error orada düşünsün biz ink'e bakalım:
O gittikten sonra ona niye bağırdığını düşündüm. Ona aşık değilmiydim? niye bağırdımki ona? Ama o benim düşmanım ona nasıl aşık olabilirdim?
Kafamın içindeki sesler beni hiç rahat bırakmıyordu.
Neyseki beni onlardan kurtarmak için Dream gelmişti yanıma tabii yine buraya dalmış ve üstüme düşmüştü.Dream; kahvaltı hazır. Gelicek misin?
Soluk bir sesle ona cevap verdim "evet"
Evimize gittik. Dream kahvaltıyı hazırlamıştı. Tam hazırladığı tosttan bir ısırık alacaktım ki kapı çaldı. Bakmaya gittim blue gelmişti, terlemiş ve yorulmuştu.
-biraz soluklan.
Nefesleri normal olunca "ink, nightmare ve diğerleri dancetale'e saldırıyor." Dedi.
Bunların dancetale'e olan garezi ne ki diye geçirdim içimden.
- hadi gidelim!
Daha yemeye başlamamıştık ve ben açlıktan ölüyordum. Neyse...
Dancetale'e gittik;Nightmare; bu sefer yenilemeyeceğiz!
Blue; görelim bakalım.
Asla akıllanmıyorlardı.
Biraz sonra savaş bitmişti. Evimize döndük, blue geri gelirken kahvaltı hazırlayacağım diye tutturmuştu.
Ona buna gerek olmadığını söylesek de dinlemiyordu. En sonunda "tamam" demek zorunda kalmıştık.Blue mutfağa, dream salona, ben de odama gittim.
Odamda yine etrafa dağılmış resimler, kuşağımdaki boyaların yedekleri, bir sürü kalem ve kağıt yerlerde, duvarlarda, masamın üstünde...
Daha rahat kıyafetler giydim ve aşağı indim.Blue;YEMEK HAZIR!diye bağırınca dengemi kaybedip merdivenlerden aşağı yuvarlandım.
Üf, çok kötü düşmüştüm.
Kalkmama yardım ettiler. Sonra mutfağa gittik. Niye bir iskelet kahvaltı hazırlamak için bu kadar ısrar ederki? Biz Dream'le kahvaltı hazırlamamak için salonun ortasında güreşmiştik. Evet bu noktaya nasıl geldiğimizi bilmiyorduk.Error'un boşluğunda;
Error ona hediyeyi nasıl vereceğini düşünüyordu.
"Evine postalasam? Dream onu bulabilir, direk versem? Olmaz ki öyle."
Odanın ortasında muhtemelen 50. turuydu. En sonunda hediyeyi au'ların olduğu yere koymaya karar verdi. Portal açıp oraya gitti. Ve hediyeyi oraya koydu. Şansına Ink'te oraya aynı zamanda gelmişti. Error hemen herhangi bir au'nun sayfasının arkasına saklandı.Ink hediyeye doğru ilerleyerek, sessizce " bunun burda ne işi var? "
dedi.Error niye erken gelmediği için kendine sövüyordu içinden. Sanırım nefes almayıda unutmuştu.
Error'un gözünden:Niye sadece hediyeyi alıp gitmiyordu ki? Hassktr buraya geliyo. Nefes alma, nefes alma...
Ink; Nightmare'ler Candytale'e saldırıyor. Dream ve Blue'ya söylemeliyim hemen.
Mürekkebi döktü ve gitti. Nightmare'ler hayatımı kurtarmıştı.
Hediyemi daha açmamıştı. Istediği zaman açsın, ben hemen burdan gidiyim. Eve gitmek istemiyordum, Outertale'e gittim.___________________________________ 4. Bölüm bitti. 653 kelime olmuş ^-^ bana göre uzun bir bölüm oldu.
![](https://img.wattpad.com/cover/217793745-288-k189604.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Sunshine (ERRINK)
FanfictionSen benim hayatımda tüm kalbimle sevdiğim 2. iskeletsin. -Error