öhm biraz da bir şey atmazsam sey_el ağzıma sıçcak 😌
BU KİTABI NEWTMAS KİTABINA DÖNÜŞTÜRSEM BENDEN NEFRET EDER MİSİNİZ??
•••
Thomas sırtı üzerinde doğruldu ve Summer'a bakarak konuştu.
"Kayran'a mı gitmek istiyorsun??"
"Evet."
"Nerden çıktı bu?"
"Bir yerden çıkmadı, zaten uzun zamandır düşünüyordum.."Thomas gözlerini Summer'dan çekti, gözlerini kırpıştırarak bakışlarını beyaz, boş tavana çevirdi ve derin bir nefes aldı.
Summer da sırtı üstünde doğruldu ve elini Thomas'ın omzuna koydu.
Thomas omzunu Summer'ın elinden çekti.
"Tom.?"
Thomas ayağa kalktı ve odadan çıktı.
"Tom hadi ama."
Summer ayağa kalktı ve koşar hareketlerle kapıyı açıp dışarı baktı. Thomas kaybolmuştu bile.
Kapıyı kapattı. Yatağına kıvrılıp düşünmeye başladı.•
Thomas gözlem odasının kapısını kitledi. Sandalyesine oturdu. Ellerini yanaklarına yasladı ve monitöründen Newt'i izlemeye başladı.
Newt, labirentte koşudaydı. Koşuyu tamamlayacakları sırada arkalarından gürültülü bir şekilde iğrenç mekanik bir yaratık yaklaşıyordu. Minho kafasını çevirdiğinde sıçradı ve bağırdı.
"ANANSKM"
Koşucular da kafalarını çevirdiler ve yaratığı gördükten sonra hep birlikte koşmaya başladılar. Mekanik varlık hızlı bir şekilde koşucuları takip ediyordu. Minho ve ekibi yaratıktan daha hızlı koşarak labirentten çıktılar.
Minho saatine baktı. Duvarların kapanmasına bir dakikadan az kalmıştı.
"Hadi, hadi, hadi.!"
Yaratığın gürültülü mekanik sesi duyuldu ve ardından vücudu görüldü.
Herkes geriye adım attı.
Yaratık biraz daha yaklaşırken duvarlar kapanmaya başladı.
Koşucular bağırıyor ve küfrediyorlardı.
Yaratık tam kafasını duvarların arasına soktuğunda duvarlar kapandı ve yaratığın kafası Kayran'ın içine düştü.
Artık bütün Kayran halkı duvarların başına toplanmıştı.
Ben yaratığın başına yaklaşıp üstüne tükürdü.
Herkes şoktaydı ve yanındakiyle fısıldaşıyordu.
"Bloody Hell." , Newt
Thomas'ın gözleri fal taşı gibi açılmıştı.
Ellerini masaya vurdu ve bağırmaya başladı.Thomas panikle mikrofonunu çıkardı ve monitöre bağladı.
"Newt! Aman tanrım iyi misiniz?!"
Newt, Thomas'ın konuşmasıyla hafifçe irkildi. Kimseye çaktırmamak için Kayranlıların arasından sıvışıp ormanlık alana ilerledi. Herkes kafası kopan yaratığın başında olduğu için, kimse Newt'in yokluğunu fark etmedi.
Newt, Kayranlılardan uzaklaşmış olmasına rağmen yine de önlem almak için fısıldayarak konuştu.
"Thomas what the fuck was that?!?!?"
"Newt,, be-ben çok özür dilerim böyle bir şey olacağını bilmiyordum yani biliyordum ama ne zaman göndereceklerini ve nasıl göndereceklerini bilmiyordum ağzıma sıçayım ben tam bir gerizekalıyım İSYAN'dan nefret ediyorum agh tanrım!" Thomas hızlıca konuşurken nefesi kesilmişti ve Newt, Thomas'ın sesinden Thomas'ın panik geçirdiğini fark etmişti.
"Hey,hey Tommy sakin.." Newt Tommy kelimesinin aniden dilinden kaymasına hayret etmişti. Sanki bu sözcüğü sürekli kullanıyormuş gibiydi.
"..bunların hiçbir senin suçun değil... Derince bir nefes al, lütfen."Thomas'ın nefes alış verişleri yavaşladı ve son bir kez derin bir nefes aldıktan sonra yavaşça normal ritmini buldu.
"Gelip seni kurtarıcam Newt lütfen beni bekle."
"Tomm-mas buradan bir çıkış yolu var mı ki?"
"b-bilmiyorum.. ama ama olmak zorunda!?-"
"th-tommy senin de hafızanı silecekler, boşuna kendi hayatını da karartma lütfen.."
Thomas'ın gözyaşları artık durmadan akıyordu.
"Newt" sesi çatlıyordu " kendi hayatını da karartma ne demek, sen 'hayatın kararmış bir şekilde' yaşarken ben burda nasıl her şey düzgünmüş gibi yaşamaya devam edebilirim.?"
"Bunu yapmak istediğine emin misin..?"
"Evet."
"O zaman.. bari kendin için değilse de benim için, gelmeden önce bir çıkış yolu bul ve burda hiç kalma bile.."
"Tamam." Thomas ayağa kalktı ve bağlantıyı keserken konuşmaya devam etti "senin için, gelmeden önce bir çıkış yolu bulacağım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Black Orchid
FanficLabirent Funfiction Summer, gözlerini açtığında büyük karanlık bir kutunun içinde hızla yukarı çıkıyordu. Işığa doğru hızla ilerlerken kutu durdu. Yanına sarışın ve yakışıklı bir çocuk atladı. "Çaylak bir kız!" Herkes telaşla etrafına bakınıyordu, o...