Bu koca şehrin sarı ışıklarından kaçarken gördüm içimde kaç tilki dolanırmış. Zamanın kirli elleri üzerimde gezerken insanın insana olan nefretini düşündüm hep, ne doluya ne de boşa koyacak bir şeyim yoktu ve ben bu hayatın içerisinde öyle vardım. İnan bana istemezdim böyle avare gezmeyi ama sen ardına bakmadan giderken mor leylaklarla bezeli o güzel sokakta, ben senin ardından sadece bakakaldım.
Başkasının işlediği cinayet yüzünden idama mahkum edilmiş bir zanlı gibi öylece bakakaldım.
Hayretlerim şaşkınlık içinde.
Ve çokça kırgınım tuz, buz misali.
Ne masumum demeye mecalim ne de son bir dileğim var.
Kumar gibi hayatımız evet ve fazlasıyla zarardayız. Senin aklının köşesinden bile geçmeyen olaylar benim ciğerimi parçaladı. Bir gün umudunuzun kırıldığı hiç eskisi gibi olmadığınız günlere düşeceksiniz, normaldir çünkü ummadığınız anda gelen ümitli yarınlara da şükür etmeyecek, unutacaksınız olanı ama bitmeyeni.
Sessiz sedasız geçen gündüzler geceye kavuşunca yaşamanın yaşamak olmadığını anlayacak ve bir sigara yakacaksınız, ya çakmakla yada ciğerlerinizi yakanların sıcaklığıyla, işte o zaman hayat size anlatılması zor ama ölmesi kolay gibi gelecek, yaşayıp görelim değilde yaşamadan ölelim manasında.
Hadi artık bırakalım kendimize yalan söylemeyi. Özlüyorum seni. Bunun dışından her şey laf salatası, ama sadece özlüyorum hepsi bu, ötesi yok. Ben sığdırdım tüm hisleri tek kelimeye çünkü varımı yoğumu ortaya koysam da sadece özlüyorum seni...
Rüzgarın saçlarınla dans edişini görünce anlamıştım benden uzaklaştığın her adım için bin cefa çekeceğimi, anlamıştım kokunu içime çektiğimde en sevdiğim çiçeğin bile bana ilgisizliğimden küseceğini, biliyordum gözlerinin içinde er yada geç boğulacağımı. Sevgisizliğinle yoğurduğun bu ruhu, ahmaklığımla dövdüğüm bedenimde yaşatmaya çalışacağım şimdi, müsadenle...
YOU ARE READING
Acılara Tutunmak
Romansaİkimizde tutunamayız, bu dünyada barınamayız, birbirimizin yanında olmassak eğer...