Yazar
James o sabah çok erken bir saatte uyandı ve arkadaşları uyanana kadar da tekrar uyuyamadı. Onlarda kalkınca giyinip aşağı indiler. James her gün olduğu gibi okul formasını değil, quidditch cüppesini giymişti. Merdivenlerde James karşısında zambağını gördü. Koşarak kıza yetişti. Elini Lily'nin omzuna koyarak
"Sorumu cevaplamadın Evans. Benimle çıkar mısın?" dedi. Kız tek bir hareketle asasını çıkardı ve doğruca çocuğun kalbine doğrulttu. James ellerini teslim oldum der gibi kaldırmıştı ama ciddi değildi, sırıtıyordu. "Senden nefret ediyorum asla ama asla seninle çıkmam!!" dedi. James'in sırıtışı kayboldu ama zaten olumlu cevap beklemiyordu.
Sirius şıp diye yanlarında biterek Lily'nin asa tutan elini kavrayıp aşağı çekerken "Tamam evans James'i daha sonra istediğin kadar lanetlersin ama bu gün Quidditch seçmeleri var." dedi. Lily kolunu çocuğun elinden kurtardı ve dönüp giderken "Umarım süpürgenden düşersin!" diye fısıldadı. James kızın arkasından "Asla Asla deme evans!" diye seslendi.
James'in kahvaltıda hiç iştahı yoktu ama Sirius'un ağzına tıktığı ekmekleri çıkaramadığı için yutmak zorunda kaldı. Çapulcular James'in kaskatı kesilmiş vücudunu sürükleyerek Quidditch Sahasına götürdüler, eline süpürgesini verip tribünlere çekildiler. James pek çok kişi ile sahanın ortasında Gryffindor takım kaptanını (Edward) beklemeye başladı. İlk olarak birkaç tur sahanın etrafında uçtular, bir çoğu bu sırada elendi. Küçük bir grup kalana kadar farklı şeyler yaptırdı kaptan onlara. Sonunda sadece birkaç kişi kaldı.
____________O sırada Lily__________
Lily, Mary ile ortak salonda oturup kitap okuyordu. Mary ise pencereden sadece bir kısmı görünen Quidditch sahasına bakıyordu. Birden Sirius Black'i gördü. Dayanamadı çocuk gerçekten çok yakışıklıydı ki hemde o kadar yükseğe bile ulaşabilen bir yakışıklılıktı bu... Mary "Lily seçmeleri izlemeye mi gitsek?" dedi sonunda. Kız başını kitabından kaldırarak neden der gibi baktı. "Yani sonuçta burda boş boş oturuyoruz sıkıldım!" dedi Mary. Çok ısrar etti sonunda Lily kabul etti.
Sirius sahanın aşağısında bir hareket gördü. Dönünce alevi kıskandıran kızıl saçlarla karşılaştı. İnanamadı Lily Evans, James'in seçmelerini izlemeye gelmişti. Oha! O sırada takım mola verdi. Sirius öne doğru eğilerek James'e seslendi "Hey çatalak Evans seni izlemeye gelmiş!" dedi. James şaşırarak o tarafa uçtu. Süpürgesinden inip kıza yaklaştı. "Bana şans dile Evans!" dedi. Lily sabır diler gibi nefes aldı ve hiç bir şey demeden arkadaşının yanına oturdu.
Aslında James peşinden gidecekti ama o sırada Edward düdük çaldı. Tekrar havadaydı şimdi. Takıma girmesi için tek yapması gereken (!) deneme maçında en iyi olmaktı. Ne kadar zor olabilirdi ki? Kaptan ilk olarak vurucuları seçti sonra da kaleciyi seçti, arayıcı kendisiydi. Kovalayıcıları ikisini seçti. Sona James ve Tyler kalmıştı. Tyler James'den 1 yaş büyüktü ve oldukça iyi oynuyordu. Hatta Tyler'ın arkadaşları ve çapulcular Tyler'ın kazanacağına 10 sickle, James'in kazanacağına 5 galleon iddaya girdiler. Maçın sonunda diğerleri çapulculara büyük bir hayal kırıklığı ile 10'ar galleon verdiler.
______________O Sırada Lily___________
Mary birden "Benim dersten sonra McGonagle'nin ofisine gitmem gerekiyordu kesin beni fareye dönüştürüp sonrada kovalayacak!" dedi ve koşarak uzaklaştı. Lily ne yapsam diye düşünürken Profesör Slughorn'un verdiği 10 yararlı iksir ödevi geldi. Kütüphaneye gitmeye üşendiği için ödevini ortak salonda yapmaya karar verdi. Portre deliğinden içeri girdiğinde cadı olduğunu öğrendiğinden beri en çok şaşırdığı şeyi gördü. İçeride sadece dört kişi vardı: çapulcular ve kutlama yapmak yerine ders çalışıyorlardı. Lily şok oldu. Çapulcuları (Remus hariç üstelik o çalışmıyordu) sadece sınavdan önceki gün çalışırken görülebilirdi ve o zaman bile bu kadar ciddi olmaz iki dakikada bir dikkat dağıtıcı bir şey yaparlardı.
Lily kendini tutamadı "Merlin'in sakalı, yarın sınav mı var!?!" diye bağırdı dehşetle. Onun geldiğini yeni fark eden çocuklar başlarını kitaplardan kaldırdı. James kızı görünce mutlulukla gülümsedi ama tekrar kitabına döndü sırıta sırıta okumaya devam etti. Remus "Merak etme Lily en yakın sınav bir ay sonra. Onlar eeee bana bir konuda yardım ediyorlar." dedi
Lily yanlarına yürüdü ve çantasını koltuğa bıraktı. Ellerini masaya dayayarak Sirius'un okuduğu kitaba eğildi. Sirius kitabı kapattı ve sakladı. "Bu bize özel." dedi. Kız buna daha da şaşırdı Sirius Black ciddi mi davranıyordu? Remus'a döndü "İstersen bende yardım edebilirim." dedi çapulcular arasında birtek onu arkadaşı olarak görüyordu. Sorusuna James cevap verdi "Aslında evet şu işaretin ne demek olduğunu söyleyebilirisin." dedi eli ile kitapdaki sembolü göstererek. "Sana değil ona" diye patladı Lily Remus'u işaret etti, Aylak kafasını hayır anlamında salladı.
Bunun sonucunda Lily çantasını alarak masanın diğer ucuna geçti ve tüy kalem, mürekkep hokkası, parşömen ve iksir kitabı ile notlarını çıkartarak ödevini yapmaya başladı. Saniyeler dakikaları kovaladı iki saatin sonunda çapulcuların birbirine sorduğu sorular dışında ilk kez biri konuştu: Lily ayağa fırlayarak "Merlin adına, sıradan büyücülük düzeyinin üzerinde neyi bu kadar ciddi çalışıyor olabilirsiniz? Düşünmekten çalışamıyorum!" dedi eli ile ödevini işaret etti. James kafasını eyerek kızın gösterdiği yere baktı. İki saatin sonunda on tane olması gereken iksirin sadece birini bitirmişti.
İlk tepki de James'den geldi. "NE!?" dedi. Kız tepkinin kimden geldiğini umursamadan ve sesindeki sabırsızlığı belli ederek "Potter'ın bana sorduğu işaret bu anlama geliyor, SBD'nin üzerinde, çok ciddisiniz hatta neredeyse çok özlü iksir içmiş başkalarısınız." dedi sonra da aklına söylediği şeyin gerçek olabileceği geldi, doğal olarakta yüzüne herkesin okuyabileceği bir korku ifadesi yerleştirdi. Sirius "Saçmalama Evans!" dedi ayağa kalkarak. James'de gerçek çapulcular olduğunu kanıtlamak amacıyla "İkimiz ruh eşiyiz ve bu sabah ben sana tekrar çıkma teklif ettikden sonra süpürgemden düşmemi diledin; bunları sadece gerçek çapulcular bilebilirdi." dedi
Lily, çocuğun söylediği şeyden çok sadece gerçek James'in kendini bu kadar sinirlendirecek noktayı bulabileceğinden inandı ama hala asıl sorunun cevabını alamamıştı. Bunuda mimikleriyle belli etmişti. Remus ayağa kalkarak derin bir nefes aldı ve "Bak Lily bu benim özelim ne kadar içimden bir ses bunu bir gün öğreneceğini söylesede o gün bu gün değil, hazır olduğum zaman ben sana söyleyeceğim." dedi. Lily sorduğu soru ile Remus'un söylediklerinin ne alkası olduğunu anlayamamıştı ama "Tamam" deyip eşyalarını toplayarak kızlar yatakhanesine çıktı.
~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~°~
Buradan doğruca Lavinya'ya sesleniyorum:
1)Bölümü uzatabilmiş miyim? (900 küsür kelime)
2)Daha fazla betimleme yapabilmiş miyim?
3)Nasıl olmuş?
YOU ARE READING
Çapulcular Ve Lily Evans
Fantasía-Sonunda kız beynini kullanmayı bırakıp vücudunu kalbinin emrine bıraktı. Bunun sonucunda da koşarak kollarını James'in boynuna doladı. Bu ani hareketle çocuk bir an dona kaldı ama sonunda o da kollarını Lily'nin beline sardı. Kız uzaklaşmadan James...