Gözlerimi açtığımda önce nerde olduğumu algılayamadım. En son Tony gelmişti ve ben bayılmıştım. Biraz daha kendime gelmek için bekledim. Uzandığım yer yumuşaktı. Etrafıma bakınca kendi odamda olduğumu gördüm. Doğrulmaya çalıştım ama karnıma giren acı ile biraz zor oldu. Doğrulup sırtımı yatak başlığına dayadığımda odaya Bella, Luna ve Tony girdi. Onları görünce içim sevinç duydu. Sonunda ordan kurtulmuştum.
"Uyanmışsın Beth. Iyi misin?" Bella yanıma geldi ve elimi tuttu.
"Bizi korkuttun." Luna'da diğer tarafıma geçti ve boşluk kalan yere oturdu.
"Sizi gördüm daha iyi oldum." dedim zorla gülümseyerek.
"Hiç iyi olduğunu söyleme küçük hanım. Yüzünden belli." Tony konuşmuştu.
"Ben ruhsal olarak kastetmiştim." Tony bana gülümseyince bende gülümsedim. Gülümsemesi bulaşıcı gibiydi.
"Neyse hanımlar ben sizi yanlız bırakayım. İyi olmana sevindim Elizabeth. Eğer bir sorun olursa aşağıda olacağım." ne yani gidecek miydi? Yanımda kalsa olmaz mıydı? Ona zoraki gülümsedim ve kafamı salladım. O da arkasını dönüp odadan çıktı. Bella bana dönüp hızla konuşmaya başladı.
"Cidden çok korkuttun bizi. Buraya geldiğindeki halini görünce bu bizim Beth değil dedim. Sen iyi olduğuna eminsin değil mi? Tanrım! Bundan sonra dışarı çıkınca yanından ayrılmayacağım." gözlerimin önüne orda yaşadıklarım gelirken gözümden birkaç damla yaş düştü.
"Ben bilmiyorum. Orda az kaldım yani Tony olmasaydı belki hala oradaydım ama bana kötü davrandılar. Aklımdan çıkmıyor." gözyaşlarım daha hızlı akarken ikiside sarıldı bana.
"Tamam tatlım bak artık orda değilsin bizimlesin." Luna sakinleştirmeye çalışıyordu. Benden ayrılıp bardağa su doldurdu ve bana verdi. Suyu görmeyene kadar susuzluğumu unutmuştum. Bardaktaki suyu dibine kadar içtim. Sonra kızlara döndüm.
"Ben banyo etmek istiyorum." bana anlayışla baktılar.
"Tamam canım. Tek yapabilecek misin?" onlara kafamı salladım. Onlar odadan çıkarken bende banyoya girdim. Belki sıcak su beni kendime getirirdi. Üstümdekileri çıkardım. Üzerimde hala Tony'nin tişörtü vardı ama altımda ise eşofman vardı. Anlımdaki ve karşımdaki yaraya pansuman yapıp yara bandı yapıştırmışlardı. Onları da çıkardım ıslanacakları için. Vücuduma göz gezdirince boynumda ve karnımda morluklar olduğunu gördüm. Şerefsiz karnıma sert tekme atmıştı hala ağrıyordu. Küvete giresim yoktu ve duşakabine yöneldim. Sıcak suyun altına girince rahatladığımı hissettim ama bu ağlamama engel değildi. Gözyaşlarım başımdan akan sularla birlikte yeri boyluyordu.
..............Sonunda banyodan çıktığımda uzun süredir orda olduğumu yeni fark etmiştim. Bir saati geçmişti bile. Bornozumu üzerime giydim ve odaya geçtim. Lanet adamlar sürekli saçımı tutup çektikleri için taramak istemiştim ve başaramamıştım. Yanii normalde tarardım ama güçsüz düşmüştüm ve tarayamamıştım. Kızlara taratsam iyi olurdu. Üzerime eşofman ve bir sweeti giymek için dolaptan çıkardım. İç çamaşırlarımı giydim. Eşofmanı giyecekken kapı açıldı. Lanet olsun burası bir kadının odası. İçeri Tony girince direk gözlerini kapadı ve arkasına döndü. Ben hızla giyinirken o açıklamasını yapıyordu.
"Kızlar banyoya gireceğini söylemişti. Bende sen çıkmayınca başına birşey geldi hani yine bayıldın falan zannettim üzgünüm." ona giyindiğimi belirten sesler çıkarırken bana doğru döndü. Yanıma yaklaşıp elini anlıma bastırdı.
"Ha tamam ateşin dinmiş. En son vücudun yanıyordu." ona gülümsedim.
"Şey ben teşekkür ederim eğer sen olmasaydın belki hala orda olab-" lafımı kesti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I Can Also Love ¦Tony Stark¦
Fanfiction................ "Sizin gibi güzel bir bayanın burada ne işi var acaba?" kız ona aniden seslenilmesiyle korkmuştu. Kafasını kaldırıp baktığında karşısındaki adamı hemen tanımıştı severek takip ettiği biriydi ama demek ki o kendisini tanıyamamıştı...