MYL-2

50 26 0
                                    

O ses  hiç kulağımdan çıkmıyor ''seni evlat edin diler '' yediğim peynir sanırım boğazımda kalmış olabilir , hemen öksürmeye başladım .Masanın başında olan bir bardak suyu alıp hızlıca içtim.Ne yani kader yüzüme mi ?  gülmüştü ,  etrafımdaki kızlara baktığımda , hepsi beni öldürecek gibi bakıyordu. 

gözüm merale takıldı , gözleri dolmuş gibiydi  Banu hanımın sesiyle merale bakmayı kestim ''kayra , git hazırlan bugün gidiyorsun . herkesle vedalaş '' en içten gülümsememle hızlıca odama doğru ilerledim , içimde birden fazla kelebekler uçtu tanrı bilir . Hızlıca dolabımda ne varsa toplamaya başladım. merale olan fotoğrafımızı masadan alıp çantama koydum. Herkes benimle vedalaşmak için gelirken 

Hızlıca sadece merale sıkıca sarıldım ve ona son sözüm ''kendine iyi bak ! '' oldu. son sözümle gözlerindeki yaşlar daha çok akmaya başladı.Hızlıca bahçeye indik sim siyah arabayı görmemle daha çok mutlu oldum.Elimdeki valizi alan siyah adam , ve beni ilerlemem için yanımda olan başka bir adam vardı. son kez yetimhaneye baktım . ve içimden elveda dedim...

2 saat 'tir uçaktaydık , uçak boyunca hayallere dalıyor .Beni kimin evlat edindiği nasıl bir aile olduklarını düşünüp duruyordum. Sanırım bunun cevabını birazdan alacaktım .Anons  sesiyle kemerlerimizi çıkarıp , uçaktan inmeye koyulduk. uçak boyunca kimseyle konuşmamıştım.

yine o siyah araba bizi bekliyordu , daha küçük olduğum için arkaya oturmuştum.birazdan belkide hayatımı değişecekti .Yoldan geçerken ağaçları sırayla izliyordum  yaklaştığımızı anladığımda gözlerimi kapatıp , ''lütfen şansım dönsün '' diye mırıldandım .büyük siyah kapıyı açtıktan sonra bahçeye giriş yaptık. Yavaşça çevreye göz atmaya başladım.Gözlerime inanmıyordum , burası yetimhanedeki evimden bile büyüktü  , resmen görkemli bir şatoydu.

Artık içeri girmenin zamanı gelmişti , zili çaldığımızda evin görevlisi 25 yaşlarında bir kadın kapıyı açtı.yavaşça içeri girmeye başladım. Salondaki avizelerin o görkemli ahenkli  dansını izliyordum.  odanın siyahla  grinin karışımı olması biraz ürperticiydi .Bana doğru gelen bir siyah takım elbiseli kişi elimi tutarak beni bir yere götürdü ,  boyunu benim boyumla eşitledikten sonra  ''Artık bur da , yaşayacaksın kayra '' bu sözler sanki artık kendimi bir yere ait gibi hissettirmişti . 

merakıma yenik düşüp , bütün gülümsememle ''peki siz mi , beni evlat edindiniz ? '' dedim.  adamın o anda bütün gülümsemesi gitti . Kaşları çatık bir şekilde ''hayır '' dedi. halbuki adam çok iyi birine benziyordu . Ama olsun içimdeki merak beni yerken tekrar sordum . ''peki kim ? ''bunu bilmek benim hakkımdı , ya da ben öyle sanıyordum. Adam eliyle  geldiğimden beri suskun çatık kaşlı , sinirli adamı göstererek  ''o'' dedi.Bir anda eliyle  gösterdiği kişiyle gözlerimiz kavuştu.

***

Adam kızı görünce çok değişik hissetti , adamı mesut onu gösterdikten sonra kız koşarak o karanlık adama sarıldı , Adamın içindeki öfkeyle yanan ateş bir anda buz tutmuştu , çok garip bir hisse kapılmıştı, bu çocukta ona  farklı gelen bir şey vardı. Kız ona sarılırken elleri buz tutmuş öyle kalmıştı. kız sarılmayı bıraktıktan sonra , eliyle göz yaşını sildi . Küçük kız en içten gülümsemesini yapıp ,karanlık adama elini uzattı  ve ona şu sözleri söyledi ''Beni evlat edindiğiniz için teşekkürler , ben kayra '' adam bu kız gülünce mutlu olmuştu , ne kadar kaşları çatık olsa da  , oda elini uzatıp ''bende Selim Ozansoy ''







Maskeli Yüzler LisesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin