5. Bölüm ❤️

711 37 14
                                    

Ben pek beğenmedim ama neyse iyi okumalar 🌸

Ayaz ve ben ona sadece şaşkın şakın baktık ama sonra ayaz konuşmaya başladı..

A: Mete ?
M: Efendim Ayaz !

Ben duyduklarıma hala inanamıyordum yani resmen beni parmağında oynattı. Resmen benimle dalga geçti ezik herif ! Çantamı falan almadan hemen yukarı çıktım. Ayaz arkamdan bana sesleniyordu..

A: Ya Öykü dur her şeyi açıklaya bilirim ! Öyküüüüü !

Dediği an ben kapıyı çarpıp gittim. Hiç arkamı falan dönmeden sadece yürüdüm.

AYAZ METE DİALOG

A: Ya abi naptın ?

M: ne naptın ya, kızı yine kandırdın abi vazgeç artık. Ya bi güm aşık olcan sonra bunlar senin peşini bırak mıyacak. Offff bide her zaman başka kızlarla.

A: Ya Meteeeee ! Ben bu kıza hiç bir şey yapmadım ! Yalan söylemedim hatta hiç bir şey söylemedim ! Sadece AYAZ oldum ! Ama sayende bana asla bi daha güvenmeyecek !

M: eh sanki bunun yüzünden insanların hayatını mahv etmekle vazgeçeceksin ! Sanki haftaya başka kızla gelmeyeceksin !

A: Anlamıyorsun Mete ! Ben Öyküye......

M: Ne ?

A: Ya boşver tamam mı boşver

M: Ayaaaaz söyle !

Der ve Ayaz Mete'yi itip Öykünün peşinden gider.

ÖYKÜNÜN MONOLOGU

Ö: senin suçun Öykü bas baya senin suçun, yani sen mal mısında tanımadığın insanın arabasına binip dağa çıkıyorsun. Onu bırak resmen güneş batımını izledin bide hayatını anlattın. Abinin bilmediği şeyleri Uyuza anlattın. Hadi onuda geçtim evinde uyanıyorsun ve resmen o salak kafana uyup sapığa kahvaltı hazırlıyorsun. Kızım senin kafan mı güzel ?! Tamaaaam hayatını kurtarmış olabilir ama belki hepsi onun başının altında çıktı yani psikopat olduğunu anlamıştın deme ? Hem o Mete mi neyse dedi ya oyun oynuyormuş kızları tavlamak için, sanada oynadı işte belli. Hem mantıklı düşün: ya tipe bak - allah özene bözene yaratmış maşallah ! Ya o elini bi sallasa ellisi ! Sana niye baksın kızım ? Saf mısın ?

Diye kendi kendime konuştum. Gören duyan bi kıl kıl baktı ama takmadım ve taksi durdurdum. Param yoktu ama evi tarif edip beklemesini rica ettim. Parayı verip odama girdim. Hemen duş aldım ve üstümü değişip saçımı kuruladım. Aşağı indim mutfağa girdim.
Hülya abla yani evin çalışanı bana portakal suyu sıkmış ve verdi.

H: Hoşgeldiniz Öykü hanım !

Ö: Hoş buldum da ya bu hanım işini bıraksak olmaz mı yani sonuçta büyüğümsün yani bide böyle çok tuhaf oluyor sanki samimiyetlik olmuyormuş gibi. Ben Hülya abla desem sende Öykü falan olmaz mı ? Bide emredersiniz siz nasıl isterseniz falan olmasın bence yani burda bi aile olarak yaşasak olmaz mı saygılı falan. Mesela hep beraber kahvaltı yapıp sofrayı toplarız. Olmaz mı ?

H: Olur vallah bu arada Abiniz şey abin seni dün çok merak etti. Aradı ama telefona çıkmadın. Sonra olanları öğrendi ve babanıza sinirli bi şekilde gitti. Akşama geri geldi ve hiç uyumadı şimdi bi yürüyüşe gitti ama gelir.

Ö: Offf.. Ya o zaman harika bi kahvaltı hazırlamak için çok az zamanımız var !

Dedim ve çok güzel bi kahvaltı hazırladık. Yemek odasına sofrayı koyduk ve tüm çalışanlarla abimi masada bekledik. Kapı çaldı ve abim geldi. Ben hemen kapıyı açmaya koştum ve abim bana hemen sarıldı.

Öm: Öykü bi daha alsa böyle bi şey yapma tamam mı çok korktum. Bak babayla konuştum sen benim yanımda kalacaksın dedim ve bi daha asla yanına bike yaklaşmayacak.

Ö: Abi, özür dilerim

Öm: tamam prenses geçti bak biz şimdi beraberiz deme ama bunalıma falan bi daha gireceksen haber ver ona göre :) ya bu arada sokakta kalmadı herhalde

Ö: yok kalmadım neyse hadi gel bak kral bi sofra hazırladık

Der demez kolundan tutup içeri çektim. Hep beraber ağız tadı bi kahvaltı yaptık o ara bende abime yeni "kuralları" açıkladım. Abim işe gitti bende odama çıktım. Kitap okudum ama sonra can sıkıntısından patlamak üzereyken dışarı koşuya çıktım. Bu gün olanları düşündüm. Ayazı. Oyunu. Sonra telefonumu !

Ö: ah öykü ah ! Her şeyini orda unuttun mal sın harbi mal

X: hep mi kendi kendine konuşursun ?

Ö: evet de sana be bundan !

Arkamı döndüm ve Ayazın odasındaki erkek ordaydı. Bana doğru geldi ve konuşmaya başladı

X: ben Mete ve biz bugün pek iyi tanışamadık. Ayazın hakkında dediklerim

Ö: yalan mıydı ?

M: hayır ama

Ö: bu benim için yeter cevap olarak yeter. Yani arkadaşın iyi hoş Ama dediğin gibi oyundu. Ve onun başlattığı oyunu bu sefer diğer taraf bitirdi. Neyse iyi günler

Eve gittim ve üstümü değiştirip Ayaza doğru gittim. Vardığımda beria kapıyı açtı ve beni içer buyurdu. Ayazın evde olmadığını dedi. Bu beni sevindirdi ve acele ederek odasına gittim. Herşey hala yerindeydi. Çantamı alıp evden çıktım. Telefonuma baktığımda abimden binlerce cevapsız arama ve binlerce mesaj vardı. Ama şarjımda bitmek üzereydi. Evde ilk işim telefonumu şarja takmaktı. Bahçeye çıktım ve karşıma biri çıktı. Küçük bi kız.

Ö: Aaah ! Merhaba senin adın ne bakalım ☺️

X: Benim adım şevval, sen Öyküsün deme

Ö: Memnun oldum şevval ama sen benim adımı nerden biliyorsun ki ?

Ş: Bi adam seni dışarıda bekliyor ve benim semi çağırmamı istedi çok önemliymiş

Ö: öyle mi ? Adını söyledi mi peki

Şevval başını hayır diyeciyse salladı ve kolumdan tutup beni kapının önüne sürükledi

Ö: ne var Ayaz, kızıda saçma sapan oyununa alet ettin. Ne oldu, yüz vermeyince küçüklerde mi denedin pis sapık

A: sağol şevvalcım annene selam söyle tamam mı

Dedi ve şevvala çikolata verip yan eve götürdü. Sonra geri geldi ve

A: bende seni evsiz bi şey sanıyorum ya sarayda yaşıyorsun ama sahildeki bankta uyumayı tercih ediyorsun, öykü mantığı işte

Dedi ve aptalca gülümsedi. Ben gözlerimi kapadım "Ya sabıııır" dedim ve içeri girmek istedim. Kolumu tuttu ve bana engel oldu.

Ö: ne var be

A: bak taş kafa, ben sana yalan söylemedim tamam mı ve seninle oyunda oynamadım. evet önceden bi takım kızlar vardı ve onlara yalan falan söyledim ama hani o ilk hün vardıya sen bana ben başka kızlara benzemem demiştin, işte sen farklısın ve benzemiyorsun kimseye. Bende seni asla kimseye benzetmeyecem oldu mu ?

Ö: Ayaz

A: dur daha bitmedi. İlk defa birinin peşinde koştum, ilk defa birine açıklama yaptım ve ilk defa birinden bi şans istiyorum. Bak bana ne soracaksan sor asla yalan söylemicem ama benden uzak durma. Benim sana ihtiyacım var Öykü.

Ben orda sadece dikilip durdum. Ağzımdan bir şey çıkmadı ama o an söyleyecek o kadar şey bulmuştum ki.

A: öykü, bi şey desene hadi sor

Hiç bir şey demedim.

A:tamam ben anladım, özür dilerim

Tam Arabasına binecek üzereyken

Ö: portakal suyu sever misin ?

Dedim. Şimdi o aptal gülümseme benim yüzümdeydi ve utangaç bi şekilde yere baktım.

Bölüm sonu ☺️ İlginiz için teşekkür ederim 💕

Aşkı kolay sanma ✌️❤️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin