Yaklaşık 15 dakikalık yürüyüşten sonra dairelerine giriş yaptıklarında Hyunjin, Jeongin'in moralinin çaktırmamaya çalışsa bile düştüğünü fark etmişti.
''Özür dilerim.''
Hyunjin'in aralarındaki garip sessizliği bozan sözüyle Jeongin irkilmiş, kafası karışmış bir şekilde Hyunjin'e bakmıştı.
''Ne için?''
Bir duraksamadan sonra ''Hatırlayamadığım için.'' dediğinde Jeongin'in yüzünde mutluluktan olmadığı açıkça belli olan bir gülümseme belirmiş, kafasını sağa sola sallamıştı.
''Doğum günümü burada kutlamıştık.'' Konuyu değiştirmesiyle, Hyunjin bugün hatırlamadığı 5. anılarına dikkat kesildi.
''Şu koltukta uzanıp doğum günüm tam olarak gelene kadar konuşup gülüşmüştük. Unutmadığını biliyordum ama bahsi geçmediği için bir şey söylememiştim. Düzenli ve sağlıklı yaşam takıntılarınla beni erken uyumaya alıştırdığın için doğum günümü sabah kutlarız diye düşünmüştüm.'' Bahsettiği kırmızı kadife koltuğa bakarken bu sefer yüzünde anının verdiği duyguyla başka bir gülümseme belirmişti.
''Sonra saat 12 oldu. Birden diklenip beni koltuktan kaldırdın ve dans etmemizi istediğini söyledin. Ben şaşkınlıktan hiç sorgulamadan sana ayak uydurdum tabi. Müzik yoktu ama birlikte sallanırken gülümsüyorduk. Sonra...'' Jeongin'in gülümsemesi düştü ve duraklayıp yutkundu. Hyunjin'in içinde kötü bir his belirdi. ''Sonra?''
''Sonra ben her şeyi mahvettim.''
*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
o yer | hyunin
FanfictionJeongin, sevgilisi hafızasını kaybedince onu tüm güzel anılarının yaşandığı yerlere götürür. • Kısa bölümler (Baya kısa. Ciddili kısa.)
