Google °taekook°✔️

Day:4

    

       Bedenimde hissettiğim keskin soğuk, beni kendime getirmişti. Zorlada olsa açtığım gözlerim pek bir işlev görmemiş olacak ki karanlıktı heryer. Acımasız bir acı hissediyorum bedenimde lakin bir taraftanda içim merak içinde yanıyordu.

Kıpırdanmaya başladım huzursuzca fark ettim ki bağlanmış bedenim sıkıca. Serili olduğum soğuk  zemin uyuşturmuş bedenimi bu yüzden olsa gerek geç anlayışım. Çenem titriyormuş soğuktan sanki donmuş beynim yeni yeni kendine geliyor.

Birkaç an ilişiyor anında, bir adam yaklaşıyor önce bana sonra acımadan sıkıyor boğazımı lakin yok yüzü ama görsem anında çakacak beynimde o diye. Gerisi şuan gibi karanlık bende.

Ciğerlerimdeki sancıyı hissettim o an, cayır cayır yanıp her nefesimde daha çok yakan sancıyı. Sanki biri cam parçaları serpmiş ciğerlerime bana acı vermesi için. Acı nefesimin soluklaştığını hissediyorum, keskin ve mayhoş bir koku dağılmış karanlığa.

Aklımdan geçen tek cümle "öleceksin Jungkook, sen öldürüleceksin burda acımasızca." oluyor. Bir sıcaklık hissediyorum gözlerimde kısa sürüyor ısısı ,yetmiyor bedenimi ısıtmaya.

Onlarca kez kendi etrafında dönmüş küçük bir çocuk gibi hissediyorum dönüyor başım, gözlerim istemsizce kapanıyor. Kaybetmemeye çalışıyorum kendimi, kıpırdanıyorum dayanmak için fakat hissetmiyorum bedenimi.

Başım diyorum ne çok ağrıyor, bedenim diyorum niye terk etmiş beni? Ruhum diyorum bedenim gibi ihanet etmez değil mi bana?

Acı diyorum neden yokluyor beni? Neden burdayım diyorum, neden?

Bağırsam duyar mı ki kimse? Cesaret alıyorum birden yelteniyorum bağırmaya ki o zaman anlıyorum kendimi zaten kaybetmişim.

____________

Bir ses ilişiyor kulağıma sakin yumuşak ve hafif pürüzlü. Biliyorum daha önce hiç karşılaşmadım bu sesle. Konuşuyor biriyle ,birşeyler anlatıyor ama net değil hiçbir şey. Biraz bekliyorum netlik için şimdi daha iyi duyuyorum. O diyor dinlenmesi gerek, ona iyi bak lakin ciğerleri iflas edecek. Anında diyorum benden bahsediyor. Biraz susuyor sonra devem ediyor önce sertçe hayır diyor sonra ise benden isteme bunu yapamam diyor. Tek ses duyuyorum karşı taraf hiç yokmuş gibi.

Silik bir görüntü beliriyor, seçemiyorum hiçbirşeyi. Renkler birbirine girmiş. Biraz geçiyor aradan netleşmeye başlıyor görüntü. İki adam karşılıklı durmuş, biri konuşuyor diğeri dinliyor. Siyah giyinmiş adam anında dönüyor bana yüzünü çakışıyor gözlerimiz işte o zaman ecel terleri döküyorum.

Bu adam diyorum benim katilim.

Net bir ifadeyle bakıyor bana, gözümü karanlık gözlerinden ayırdığımda dikkatimi sol elmacık kemiğinden çenesine kadar olan kesik çekiyor. Esmer teninde kırmızı adeta parlıyor.

Konuşmak istiyorum, kafam hala derin. Azgın sulardaki bir kayık gibi sallanıyor.

Susuyor birden diğeri ,yaklaşıyor katilim bana, canım yanıyor diyorum lakin kıpırdamıyor dudaklarım sadece ben duyuyorum acı çığlıklarımı. Gözlerimiz buluşuyor, çok şey görüyorum gözlerinde. İyice yaklaşıyor bana yaklaştıkça yüzünün her bir milimi daha çok mükemmelleşiyor. Elini kaldırıp korkarcasına anlıma koyuyor. Bir katil diyorum neden korkar? Isısı yayılıyor bedenime, elindeki ateşi bedenimi titretiyor.

Gözlerini gözlerimden alıp diğerine çeviriyor. Konuşuyor diğeri

"Merak etme iyileşecek"

Bana dönüyor tekrar gözlerime bakıyor. Canım yanıyor diyorum duymuyor beni. Birden çekiyor elini anlımdan ,büyük bir boşluk oluşuyor soğuk nüfuz ediyor. Sanki elini bende unutmuş gibi davranıyor birkaç saniye eline bakıyor.

Sen diyorum katilsin.

Diğeri konuşuyor

"Ona iyi bak , tekrar geldiğimde iyileşmiş olsun"

Gözlerini diğerine çıkartıyor kafasıyla onaylıyor sakince. Sonra ise gülümsüyor.

Sen katilsin diyorum, böyle gülümseme.

Diğeri çıkıyor kapıdan, kayboluyor.

Neden katilimle beni yalnız bırakıyorsun?

Anında bana dönüyor bakışları. Çatık kaşları nefret okuyan bakışlarını garipsiyorum.

Sen bir katilsin neden sana acıyorum?

Az önce beni yakan eli boğazıma sarılıyor sıkıyor acımadan.

Dur diyorum, duymuyor.

Can çekişiyorum ellerinde, çırpınıyorum nefes alabilmek için. Nefessiz kaldıkça gözlerim kararıyor. Ciğerlerim bu sefer nefessizlikte kavruluyor. Uyuşuyor bedenim hareketlerim yavaşlıyor istemsizce.

Gözlerine bakıyorum, gözlerinin içine bakıyorum.

Eli gevşiyor, aldığım nefesi en derinden hissediyorum. Eli öylece kalıyor boğazımda gözleri gözlerimde.

Acıdı bana diyorum. Bir katilin acıma duygusu varmış gibi.

Akan gözyaşlarımı hissediyorum o an. Titreyen bedenimi hissediyorum yeniden.

Çekiyor elini boğazımdan. Gözlerini ayırıyor benden hareketleniyor ve uzaklaşıyor.

Sen diyorum katilsin neden öldürmedin beni?

Odanın en ücra köşesine gidiyor hızlı adımlarıyla. Küçük bir dolabın önünde duruyor aynı hızla açıyor dolabı. Elini gezdiriyor raflarda telaşla küçük bir kutu çıkarıyor açıyor hemen. Bir kapsül düşüyor eline dudaklarına götürüp itiyor ağzına. Bir elini dolaba koyuyor başını da koyduğu elinin üstüne dayıyor. Bekliyor bir süre. Hareket ediyor adem elması.

Anında dönüp bakıyor bana. Az önceki halinden eser yok. Güzel bakıyor bana. Çok güzel bakıyor.

Sen katilsin diyorum neden bakıyorsun bana bu kadar güzel?

Gülümsüyor,

Sen katilsin diyorum neden ölmeden cenneti gösteriyorsun bana ?

Gülümsemesi büyüyor beni duymuş gibi

Cennet diyorum neden bu kadar yakın?

Birden kayboluyor gülümsemesi, afallıyor unuttuğu bir şey aklına düşmüş gibi bakıyor bana bu sefer. Aniden hareketleniyor ve hızlıca çıkıyor kapıdan.

Sen katilsin diyorum neden değişiyorsun?

Mchiiswg .