Konumun geldiği kafeye doğru ilerledim. Dış görünüşü gayet sıcak ve şirindi. Tam ponpon kişilerin takılabileceği bi kafeydi. Evet Emrede böle bi kişi olduğu için bu kafeyi tercih etmişlerdi.
Kafenin kapısını açıp içeriye girmemle olduğum yerde duraksadım. Dışının tam aksine içerisi çok çok havalı ve güzeldi. Ve benim kalbimi çalıçağı türdendi. Çünkü tam karşımdaki duvarda kocaman harflerle Adventure Time yazıyodu. Ve etrafı hep karakterleriyle doluydu.
Ama tek bi yöne takılı kaldım ve o an ağlamak istedim. Best shipim olan Marceline ve Bubblegumun resmi kalp içinde çizilmiş ve altına "Love is Love" yazılmıştı. O resme dalıp hayaller kurarken bu anı telefondan da tanıdık gelen ince ve yumuşak ses bölmüştü.
"Buyrun"
Tam duvar ve benim arama girmişti ve ben gözlerimi zar zor duvardan çekip önümdeki kıza baktım. İşte o an sanki her şey donmuştu. Sanki herşey rüyaymış gibiydi. Çünkü karşımda duran kız rüyalar kadar imkansız ve güzeldi.
Yüzüne iyice baktığımda kocaman ve renkli gözlere sahipti. Dudakları benim ince dudaklarımın aksine dolgulu ve pembeydi. Burnu bi fındık tanesi kadar hoş duruyodu.
Saçları ise sanki Bubblegumun saçları gibiydi ama tek fark onun saçları sarıydı. Beline ladar uzanan ipeksi ve yumuşacık sarı saçlar.
Tekrar gözlerine bakışlarını çıkarttığımda onunda beni süzdüğünü farkettim ve hoşuma gitmişti bu. Hiç bozuntuya vermeden beni süzüşünü izledim.
Daha sonra kafasını iki yana salladı ve gözlerime tekrar baktı. Ve o ipeksi sesi tekrar kulaklarıma doldu.
"Eehm. Şöyle geçebilirsiniz"
İlk defa karşılaştığınız ve hayatınızın tamamı boyunca hiç işitmediğiniz bi ses tonuna nasıl düşebilirsiniz?
Zor da olsa kendime gelebildim ve cılız çıkan sesimle karşımdaki güzelliğe cevap verdim.
"Buraya aslında kuzenim için gelmiştim. Bayılmış galiba. Ko-"
Derdimi anlatamama rağmen anlamış ve başını olumlu anlamda sallamıştı.
"Ahh evet Emrenin kuzeni olmalısınız. Evet burda. Kendisine geldi allahtan. Yani korkulcak bi durum yok"
Eliyle işaret ettiği yöne doğru baktışımda sandalyey yayılmış bi şekilde onu görmeyi tahmin etmiyodum. Beraber Emrenin yanına giderken bilerek arkasından gitmiştim.
Benimki ilk görüşte aşk değildi. Benimki ilk görüşte bağımlılıktı.
Dıdıptısss. Adım adım aşka doğru.
Ufak bir not: Bundan sonraki bölümlerde biraz Biraydan bahsetmek istiyorum. En baştan başlayıp bu zamana kadar Birayın ağzından yazarım. Ondan sonra da bi Ecrin bi Biray şeklinde bakarız.
Umarım sıkılmadan ve keyif alarak okursunuz.
İyi okumalaaaarrrrr⚡💜
