Başıma giren derin ağrıyla gözlerimi açtığımda çoktan inmiş olduğumuzu anladım. Kafamı yukarı kaldırdığımda Emre ve Andaç çantaları aşşağı indiriyodu. Gözlerimi ovaladıktan sonra ayağa kalktım ve son kalan çantayı da kaptıktan sonra uçaktan inmiştim.
(A):"Gavur ülkesi de başka kokuyomuş lan"
"Türkiyenin getir götürünü yapar"
Andaça göz devirip Polatıda aldıktan sonra Emrenin peşine takılmıştım.
"Evet napıyoruz?"
(E):"İlk önce kalcağımız yere gidelim sıcak bir duş falan gerisi gelir."
(A):"Tamam güzel ama nasıl ve nereye gidicez-"
Lafını bitirmeden tam önümüzde sarı renkte üstü açık bir BMW durmuştu. Arabaya ağzı açık şekilde bakarken çoktan içindeki kişi arabadan inmiş ve tam dibimize gelmişti.
(Erna):"Accueillir" *hoşgeldiniz*
(E):"Ne dedi, ne dedi"
Emre tam dibime girmiş karşımdaki kişinin ısrarla ne dediğini soruyodu. Cevap vermeyip karşımdaki kişiye sorgulayıcı bakışlarımı yolladım. Tedirgin olsa da bunu gizleyip gülümseyerek bana bakmıştı.
"Grâce" *teşekkürler*
(Erna):"si je ne me trompe pas, vous êtes ici pour Affaires."
*duyduğuma göre buraya bir iş için gelmişsiniz*(A):"Ne diyo lan bu lavuk"
Tek kaşımı kaldırıp sertçe karşımdaki oğlana baktım. Gözündeki gözlükleri çıkartıp yakasına takmıştı. Aynı gülümseyen ifadesiyle bana bakmaya devam ediyodu.
"Savez-vous comment?" *sen nerden öğrendin?*
(Erna):" J'ai eu des informations de Burak." *burak anlattı*
(E):"Aha Burak dedi"
(A):"Türkçe konuştu lan"
"Quoi d'autre voulait-il dire?"
*bu konu hakkında başka ne dedi?(Erna):"Si vous avez besoin d'un endroit pour rester"
*kalmak için bi yere ihtiyacınız varmış*"Oui" *evet*
(Erna):"Je suis ici pour lui" *onun için burdayım*
(A):"Valla sülaleme kayıyo gibi hissettim"
(E):"Lan bu lavuk yüzümüze baka baka küfür etmesin"
Karşımdaki oğlan bedenini tamamen Emreye döndererek konuştu.
(Erna):"Neden böyle bişey yapıyım?"
Ve hepimiz şok olmuştuk. Emre ağzı açık bi şekilde karşısındaki oğlana bakarken Andaç kaçıcak yer aramaya başlamıştı bile. Kolundan tutarak yerinde durmasını söylemiştim.
"Affedersin ama madem türkçe biliyodun niye oyaladın"
(Erna):"Aksanın çok hoşuma gitmişti."
"Ya sabır ya selamet"
(E):"B-ben valla bak çok özür diliyorum"
(Erna):"Ah hayır problem yok. Atlayın hadi"
Emre ve Andaç bana soru sorar gibi baktığında onaylarcasına kafamı salladım ve çantaları arabaya yerleştirdik.
(Erna):"Erna Aluç ben"
(E):"Emre Aksel"
(A):"Düz Andaç"
"Ecrin"
(Erna):"Gidelim o zaman"
Emre direk Ernanın yanına oturmuştu köpek. Bizde üçümüz arka koltuğa oturduğumuzda hareket etmiştik.
Vuh. Diğer bölüme koşun hadi🖐🏻
İyi okumalaaaarrrrr⚡💜