AYLİZ

*4*

"Canlarım benim bölüm müziğini dinleyip okuyun lütfen  :) Bakalım yeni bölümlerde neler olacak bende merakla bekliyorum , oylarınız ve yorumlarınız benim için gerçekten  çok önemli."

4.Bölüm / Ben !

Ben ! dedi gözlerin kısık bir şekilde az önce geldiğimiz bu ormanlık alanda ilerlemeye başlamıştık ve birden bastıran yağmurun yağmasıyla. 
"Bir sen eksiktin .... " dedim sinirle

Burada ne işimiz var anlamıyorum , bu sefer korkumun sesime hakim olmasını engelleyerek . 
"Şimdi ne yapacaksın sessiz bir yere geldik , kimseler yok ... " lafımı tamamlayamadan şiddetli bir şekilde.

"Korkma seni si.....ceğim ." dedi yüksek sesle. 

"Terbiyeli konuş ! " dedim göğsümde biriken nefesi serbest bırakıp. Ne yapmaya çalıştığı konusunda bilgim olmadığı gibi  sinirlerim tavan yapmıştı. Filmlerde görebileceğiniz bir sahnenin içindeydim şu an ve sinirden abimi öldürmek istiyordum . Bitmek bilmeyen yolun sonunda ufuk da gözüken bir dağ evi karşımızda belirdi.  

"Evet kardeşini, yatmak için getirdiğin kurbanlarını kandırdığın bu sessiz ortama getirdiğine göre  konuşabilirsin artık ! " dedim avazım çıktığı kadar bağırsam da beni kesseler sesimin duyulmayacağına emin olduğum bir yerdeydim .Araban inip hızlı adımlarla eve girdik ve şöminenin başına geçip bir kaç odun atıp ateşi yaktıktan sonra eline aldığı battaniyeyi bana uzattı. 

"İstemiyorum senden gelecek iyiliğe karşı ölürüm daha iyi " konuşmuyordu sadece sadece alt dudağını ısırıp derin bir iç çektikten sonra karşıma oturdu. 

"Ben... uzun zamandır hayatını izliyorumm... "  dedi yitik bir sesle. 

"Uzun zamandır beni izliyordun demek , annem öldürürken benimde onu izlediğim gibi mi abi ! " dedim artık göğsümde biriken hıçkırık göz yaşlarıma karışmıştı ve sinirden titreyen ellerim onlara eşlik ediyordu. 

Ellerini yüzüme getirip göz yaşlarımı silmek istediği sırada .

"Sakın bana dokunayım deme , sakın ! "  ellerini olabildiğince ileriye ittirerek . 

Ayağa kalktı ve bir kaç adımdan sonra tekrar bana dönüp . 

"Ben o zaman neredeydim biliyor musun küçük hanım ! Bak bak şu olanlara bir bak ..." dedi  üstündekini çıkarıp vücudundaki işkence izlerini bana gösterip..

O kadar kötü gözüküyordu ki yara bere içindeydi her tarafı ve o an beyimden kaynar sular döküldü ... 

"Ben neler yaşadım senin haberin var mı ! " Ben annem'in öldüğünü bile nasıl öğrendim haberin var mı lan senin , ben buraya nasıl geldim !" dedi ağlayarak karşımda sinirle karışık güçlü duran adam dizlerinin üstüne çökmüş ellerini saçlarının arasına alıp ağlamaktan kızaran gözleriyle bana bakıyordu.

"Ben kapalı bir dağ evinin içinde babam'ın adamları tarafından defalarca kez işkenceye uğradım, ellerim bağlıydı ve bir şey yapamadım. Kurtulmak istediğim her an defalarca kez aynı şeyleri canımı vücudumdan ayırana kadar tekrarladılar." dedi avazı çıktığı kadar bağırmak istiyordu fakat az önce kısılır gibi olan sesi buna elverişli değildi.

Yavaşça yanına yaklaşıp babama olan nefretimin kat sayı değerini arttırıp bir anda gözlerinin içine baktım. 

"O......çocuğu , bana öyle demedi ama bana yıllarca senin tamamen bir çapkın olduğunu ve o yüzden yurt dışına gönderdiğini söyledi " dedikten sonra dudaklarımı büzüştürüp çaresizce abime baktım .

"Ben, nerede olmadığımı bildiğim sekiz yıl geçirdim ufaklık üstelik her günüm seni annemi düşünerek geçti , yaşadıklarımın intikamını alabilmek için yemin ettim hemde her gün, seni izledim fakat yanına yaklaşamadım her yaklaşmaya çalıştığımda bir şeyler çıktı ortaya ve ben  sana bir türlü ." dedi ve...