---------------------------------------------------------Batı'nın girmesiyle odada sessizlik oluşurken
maşşallah boyuna posuna bee diye çocuğa düşüyordum ki sesini duydum
"hocam beni çağırtmışsınız"
"gel sayın alaca gel, sende geçen kavga eden çocuksun değil mi?"
ne?! Batı kavga etmişti ve ben bilmiyordum nassı yani
"sana o zaman verecek bir ceza bulamamıştım ama bir o kadar adaletli gönlüm şuan o cezayı vermeyi istiyor"
şaşırmamı dizginleyerek şefko'ya baktım bize bakıp
'ne yapsamda akıllansalar' dermiş gibi bakıyordu bira da sırıtınca tedirgin olmaya başladım
söylede kurtalak artık be şefko
diye düşünürken"ikiniz bugün okul çıkışı kütüphaneyi düzenleyeceksiniz"
diye şefko konuşunca gözlerim Batı'ya kaydı o da bana bakıyordu"ama hocam kütüphane okulun yarısı kad-" cümlemi tamamlayamadan şefko araya girdi
"itiraz istemiyorum sayın özdilek"
soyon ozdolok Allah'ım sen sabır ver
"tamam şefk- aa şefket hocam" dediğimde zor kurtulmuştum
yanımdan kıkırtı geldiğinde başımı ona döndürdüm gülmüşmüydü??
gülüşünü sevdiğim bee
derken aklıma gelen şey ile kalbim vücudumun her yerinde atmaya başladı
'Batı ile yan yana,
baş başa,
teke tek
kütüphane düzenlemek mi?'Galiba azrail beni yanına çağırıyor bu ne hız sayın kalbim diye kendi kendime söylenerek kütüphaneden içeri girdim daha doğrusu girdik Batı ile
BATI İLE
kütüphanede kitaplar karmakarışık masaların üzeri kitap doluydu.
"ilk önce masaları temizleyelim"
diyerek bodoslama olaya daldım. ilk ne dediğimi anlamaya çalışır gibi oldu sonra yüzü değişti
"bende batı"
diyerek elini uzattığında ne dediğini sonra farkettim mal aslı ya diye kendime çıkıştım ve bi süre sonra kendimi toparlayıp titreyen elimle elini sıktım
"pardon ya b-ben aslı"
umarım titreyen elimi farketmez lıtfen farketmesin diye düşünürken
'gerizekalı, onu farketmese bile kekelemenden anlamıştır' diyen iç sesimle kekelediğimin yeni farkına vardım. kızaran yüzümle masaların yanına geldim kitapları üstüste koyup rafların yanına geldim. Yanimda onu görunce heyecandan ne diyeceğimi bilemeyerek"arşa kadar uzanan boyun olduğu için sen üst rafları hallet alt kısımlar bende" diye mükemmel zekamı konuşturup saçmaladım.
'yemin ediyorum senin iç sesin olduğum için ben utandım aw' diyen iç sesime içimden göz devirdim.
şuan ise ben önümdeki raflari düzenlerken Batı hemen yanımdaki rafları düzenliyordu tam elimdeki kitabı yerine koyacakken arkamdan bir kol uzanmasıyla bir dk falan hareket edemedim sonra gözüme bir şey takıldı
bir adet damarlı kol, zaafım var taammı şuan koluna dokunmamak için zor duruyorum diye düşünürken
"iyi misin?" diye cennetlik bir ses duyduğumda beklemediğim bir anda geldiği için sendelemiştim tam düşecekken tutmuştu
BATI
BENI
TUTMUSTU'salak rezil oldun çocuğa bir de şimdi yılan gibi sarıldın çocuğa' diyen ic sesimi duyduktan sonra ani bir şekilde toparlanıp
"a- pardon ya" diyerek raflara baktım
"aa zaten işimiz bitmiş be- ben en iyisi gideyim çünkü evde çocuklar bekler" dememle çocuğun kaşları havaya kalkmıştı e haklı çocuk
cidden artık beynimden şüphe etmeye başlamıştım
'tebrikler güzel sıçtın'
saol.heyecan güzel şeydir ama aslı'da ters etki yapıyor herhalde sjxjsbcjs
karakterler hakkında yorumlarınızı bekliyor olacağım💜
<3 vote&yorum <3

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Delicesine • | Yarı Texting | •
Teen FictionBatılaşkom: işin gücün yok mu senin 053**: işim sen 053**: gücüm sen 053**: ne yapayım ben? 053**: kafiyeli oldu bak xbcjdjx göz ucuyla ona baktığımda hafif dudaklarının ucu havalanmıştı bende ayaklanıp sınıfa doğru yürümeye başladım 053**: mora...