MANOLYA | Taelice

✰3.Bölüm✰

Çığlık atar atmaz çekildiğim eller bacaklarımı bıraktı. Öfkeyle yerden kalkıp arkamı döndüğüm de Baekhyun'u görmeyi beklemiyordum. Tam ağzımı açıp onu azarlamak üzereydim ki dudağıma bastırdığı eli buna engel oldu.

"Lisa azarlamanı şimdi çekemeyeceğim. Konuşmamız gereken önemli bir konu var. Seni aradım ama açmadın ben de buraya geldim. "

Yüz kaslarım gevşemişti. Ellerimle üzerime yapışmış olan otları temizledikten sonra Baekhyun'a döndüm.

"Gel o halde eve geçelim. Orada rahatça konuşuruz. Telefonum sessizdeydi bu arada."

Kafasını salladığında önden yürüyüp eve ulaştım ve kapıyı açıp ona tuttum.

Mutfağa girip oturması için masayı işaret ettiğim de bende ocağa suyu koyup neskafe çıkardım.

"Ee Baek seni dinliyorum?" dedim ona dönüp. Oturuşunu dikleştirip boğazını temizledi.

"Buraya gelmeden önce evdeyken babam aradı. Yanında senin babanda vardı." O konuşmaya devam ederken ben de iki bardak çıkardım.

"Şirkete yeni bir ortak alacaklarını söylediler."

"Şaşırdım ama iyi olacaklarını düşünüyorlarsa alsınlar."

"Bizim yönettiğimiz şirkete alacaklar Lisa."

Baekhyun'un dediği şeyle tozunu dökmekten olduğum neskafe paketi elimden düştü.

Bir hışımla arkamı dönmemle Baekhyun korkup geriye doğru irkildi.

"Söylediğin şeyi yanlış duymadım değil mi? Ne demek bizim şirkete?"

Diye sordum sakin olmaya çalışarak.

"Bizi yetersiz görüyorlar Lisa."

"Neyimizi yetersiz görüyorlar?" dedim elimi masaya vurarak.

"Biz ikimiz gayet iyi yönetiyoruz. Daha dün ki toplantı harika geçti." diyerek devam ettim.

"Bilmiyorum Lisa. Ben de ilk söylediğinde deliye döndüm. Ama yapacak bir şey yok kabul etmek zorundayız. Bizi dinlemeyecekler."

"Beni Baekhyun, beni dinlemezler. Ama sen farklısın seni dinlerler. Konuş onlarla olmaz de biz böyle iyiyiz ihtiyacımız yok de ne biliyim de işte!"

Baekhyun elimi sıktığında pes eder gibi kafamı geriye attım.

"Tamam bir şey demiyorum."

Bir süre sessiz kaldık.

"Kim bu peki adı ne?"

"Kwon Jiyong. Yarın gelecek, tanışırız."

"Ne, hemen mi!" dedim gözlerimi büyülterek. Baekhyun maalesef der gibi dudağını büzdü.

"Biliyorum bu sinir bozucu. Neyse iki kişiydik artık üç kişiyiz. Bunu daha fazla düşünüp canını sıkma tamam mı?" diyip eliyle yanağımı okşadığında gülümsedim.

"Tamam Baekhyun. İlgin için teşekkür ederim."

Ayağa kalktığında gideceğini anlayıp ben de ayağa kalktım ve onu kapıya kadar eşlik edip yolladım. Mutfağa girip tezgahtakileri toparladım. Kahvede yapamadım bi çocuğa neyse..

Oturma odasına gidip koltuğa uzandım ve elime telefonumu alıp instagrama girdim. Biraz anasayfada dolandıktan sonra Jennie ile olan mesajlarıma girdim.

Gönderilen : jendeukiekim

Selam Jennie, nasılsın?

İki dakika sonra cevap geldi.