1.Bölüm

186 8 0
                                    

Y/n her zaman yaptığı gibi üstündeki pijamaları değiştirmeden banyoya geçmiş, elini yüzünü yıkamış ve soo hi'nin kurmuş olduğu kahvaltı sonrasına oturmuştu.

İştahı şu sıralar pek yerinde olmasa da tabağına birkaç zeytin ve brisa peynir koymuştu. Sonrasında ise tabağında bulunan şeyleri yemeye çalışmış fakat midesi almadığı için çatalıyla oynamaya başlamıştı. Lara ismini sesli bir şekilde söyleyince elindeki çatalı masaya bırakmış ve tabağa doğru bakan gözlerini tabaktan ayırıp, kafasını hemen karşısında bulunan lara'ya çevirmişti.

Lara; y/n!
Y/n; efendim soo hi?
Lara; çok güzel haberlerim var .
Y/n; güzel olduğundan emin misin?
Lara; hemde çook
Y/n; tamam dinliyorum.
Lara; söylüyorumm
Y/n; söyle artık!
Lara; benim çalıştığım şirketten birini kovdular.

Y/n bu cümle karşısında tepkisiz kalmış ve boş bakışlarla lara'ya bakmaya devam etmişti.
Y/n; yani bu haberin nesi güzel?
Lara; kızım sen kendinde olduğuna emin misin? Bak diyorum ki işten biri çıkarıldı ve şuan senin bölümünü kapsayan bir alım var.

Y/n'nin boş boş bakan gözleri demeye çalıştığı şeyi anlayınca birden açılıvermişti.

Y/n; bir dakika!!  Bu fırsatı benim  değerlendirmem lazımm
Lara; aynen öyle. Bak şimdi senin hazırda bir Cv'in var. Önceden bu şirket gibi bir yerde de çalıştın ve deneyimin de var. Bence olur bu iş.
Y/n; o zamann yarın iş görüşmesine gidiyorum, umarım şans benden yana olur.
Lara; senden iyisini mi bulacaklar be. Hadi kıyafet hazırlayalım sana.
Y/n; kıyafetim hazır zaten.
Lara; saçmalama. Senin o takım elbiseyi giymene izin vereceğimi mi sanıyorsun. Benim elbiselerden deneyeceksin. Düş önüme marş marş.
Y/n; of ama ya.

Y/n söylenmeye devam ederken
Lara y/n'yi kolundan tutar ve odasına zorla ite kalka götürür.

Y/n; çok açık olmasın sakın!
Lara; bana bak ilgi çekmen lazım. Elbise işini bana bırak lütfen.
Y/n; iyi be

Lara dolabı bir iki dakika boyunca karıştırdıktan sonra aradığı elbiseyi bulur.
Lara; işte bu!!
Y/n; hayatta olmaz bu çok açık!
Lara; itiraz kabul etmediğimi söyledim. Hadi git giy.
Y/n; of lara of. Tamam giyeceğim ama şimdi denememe hiç gerek yok.
Yarın giyeceğim zaten şimdi neden deniyorum yaa
Lara; 10 dakika veriyorum çabuk ol.
Y/n; of of of

Y/n lara elinde olan elbiseyi alır ve odasına gidip giyinir.
Giyindikten sonra
Y/n; lara bu olmaz!!
Lara; buraya gel ben de görecegim.

Y/n odasından çıkar ve lara yanına gelir.{YANDA}

Lara; abowwww
Y/n; kötü olduğunu söyledim işte. Çıkarmaya gidiyorum.
Lara; hey hey hey orda dur bakalım. Kızım çok güzel görünüyorsun. Bence senin gözlerinde büyük bir sorun var!
Y/n; iyi mi yani bu şimdi?
Lara; iyi kelime mi ha-ri-ka olmuş.
Y/n; iyi senin dediğin gibi olsun. Ben yatmaya gidiyorum.
Lara; elbiseyi kırıştırmadan çıkarmayı unutma. İyi gecelerr
Y/n; iyi geceler 😒

Ertesi gün
Y/n dün hazırladığı kıyafeti giyer ve yüzüne hafif bir makyaj yapıp kahvaltıya iner.
Lara; fıstık gibi olmuşsun, ben bile düştüm!
Y/n; utandırma be salak. Of babam beni bu hâlde asla ve asla görmemeli.

Y/N gerçekten babasından fazlasıyla korkuyordu. Baba kelimesini ağzına almak bile tedirgin olmasına yetiyordu...

Lara; ya nerden görücek, sen orasını düşünme.İşi almaya odaklan tamam mı?
Y/n; kaptırmam bu işi ben.

Y/n ve lara kahvaltı yaptıktan sonra evden çıkarlar ve iş yerine doğru yol alırlar.

Suga'dan devam
Suga; tamam baba, anladım baba.
B(babası); iyi ben bugün gelmiyorum, toplantım var. Bugün olacak iş görüşmelerine sende katılacaksın. İyi birini bul, herhangi birine sakın ayrıcalık tanıma.
Suga; iyi hadi bb.

Suga telefonu kapattıktan sonra iş görüşmelerinin olacağı odaya gider ve kendisi için ayarlanmış koltuğa oturur.

Y/n'den devam
Sıra sıra herkes içeriye giriyor ve 5 dakika sonra geri çıkıyordu.

Herkesin 5 dakika da bir içeriden çıkması tedirginliğimi çok daha fazla arttırmıştı.

Ani bir ateş basmıştı. Ayağa kalkmış ve yürümeye başlamıştım. Yürümekte bile zorlanıyordum. Her an bana sıra gelebilirdi. Bir köşeye geçtim ve sakinleşmeye çalıştım. Derin derin nefes almaya devam ederken kapı açılır ve içeriden ismimin söylendiğini işitmiştim.

Her ne kadar ürksem bile bu işi  ailem için yani en azından kardeşlerim için almam gerekiyordu.

Y/n oturmuş olduğu yerde duran çantasını eline almış ve elbisesini düzelttikten sonra açık olan kapıdan içeriye girmişti. Bu işi alması gerekiyordu ve evet en azından bunu yapmak için elinden gelenin en iyisini yapacaktı.

İçeriye girmiş ve selam verip yerime oturmuştum.
Y/n; merhaba. Adım kim y/n, 22 yaşındayım...
Ç(çalışan); soracağımız sorulara cevap vermen yeterli.
Y/n; pekâlâ.

Y/n'nin, kadın'ın konuşmasını beklerken avuç içleri terlemeye başlamıştı bile...

Ç; daha önce böyle bir şirkette çalıştın mı?
Y/n; evet. Daha önce s... şirketinde asistanlık yapıyordum efendim.
Ç; güzel. Peki neden seni seçelim?
Y/n; bu konuda herkesin kendi hakkında düşündüğü şey bu ama tecrübeli olduğumu düşünüyorum.
Ç; bu kadar yani eklemek istediğin bir şey??
Y/n; e...
Ç; evet çıkabilirsin.

Y/n kendisine söz hakkı dahi verilmemesinden dolayı sinirlenmiş ve bir hışımla ayağa kalkmıştı. Bu saygısızlığa en azından işi alamasa bile boyun eğecek bir insan değildi.

Y/n; burada iş görüşmesi yapmadan önce nezaket kurallarını öğrenmek için kendinize ekstra bir zaman ayırmanız sizin için çok daha iyi olacaktır. İnsanları aşağılamak gibi bi lüksünüz yok.
Ç; s...

Suga görüşmelerin başından itibaren elindeki telefonla uğraşmıştı. Fakat y/n'nin sözlerini işittikten sonra kafasını, oyun oynadığı telefondan kaldırıp ve ona doğru çevirmişti.
Suga; nezaket kurallarını en azından senden öğrenecek değil. Şimdi çık...

Y/n söylenen sözlerden sonra üslubunu korumuş ve kapıya yönelmişti. Kapı kolunu tutmuş, çevirecekken arkasından işittiği ses ile olduğu yerde kalmıştı.
Suga; yarın gel ve evrak işlerini hallet. Alındın...
Ç; ama efendim!









Nefret'e TutsakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin