Medya: Jongwoo :)
Hayallerim vardı.Tıpkı herkesin olduğu gibi,ve şimdi de bu hayalimi gerçekleştirmeye karar verip Seoul'e gidiyordum.Peki orası bana iyi gelecek miydi?
.
.
.Muavininin yaklaşık on dakika sonra; "Terminale varacağız herkes eşyalarına sahip çıksın."Diyen klasik sesi ile kendime geldim. Ne kadar geçmişti kim bilir. Yavaş yavaş çıkmaya başlayan insanların ardından paytak adımlar ile bende nihayet temiz havaya kavuşabildim.
Bavulumu alıp tam ayağa kalmıştım ki biri sert bir şekilde çarparak bavulumu bodoslama yere yapıştırdı. Hemen en ön göze koyduğum leptopu çıkardım, ve ah gerçekten her bok benim başıma gelmek zorunda mı!
Ekranın ortası çoktan pert olmuş ve siyah ekran ile bakışıyordum.
"Bayım bakar mısınız heyy?!!" Ama nafile, adam beni duymak ne dursun hızlı adımlar ile ilerlemeye devam etti. Ekranı kırık olan bilgisayarıma hüzünlü bir bakış atıp geri yerine koydum. Buralarda bir yerlerde uygun fiyata tamir ettirmem gerekiyordu hemde acilen.
Yaklaşık 15 dakika yürüdükten sonra ileriden bana göz kırpan elektronik tamirci ile hızlı adımlar ile oraya yöneldim.
"Şey bakar mısınız bilgisayar tamiri ne kadara mâl olur?"
"Yaklaşık 200 dolar."
"Ne! yani sadece ekran için mi, çok pahalı değil mi?" diye sordum. Zaten param çokmuş gibi bir de bu çıkmıştı başıma, ah neyse arkamdan gelen adamın sesi ile o tarafa döndüm.
"Sana 180 e bırakırız."
Küçük bir baş sallama ile kubul ettiğimi belirttim.
"Tamamen düzeldiğinden emin olun lütfen."
Oradan ayrıldıktan sonra köşeyi döndüm ve bir tamirci daha gördüm.
Kesinlikle size tavsiyem bir yere bakıp karar vermeyin yoksa daha sinir bozucu oluyor."Bakarmısınız bilgisayar ekranının tamiri ne kadar"
"Kaç inç"
"15 inç" 15 inç için 180 dolar ödediğime inanamıyorum. Adamın verdiği cevap ile ani bir şok yaşadım.
"Normalde 200 dolardan başlıyor, ama nakit ödersiniz 150 dolara tamir ederim."
Tam da bugünden anlamalıydım hayatın benim için ne kadar kötü ilerleyecegini.
Vakit geçiyordu ve benim kalmam gereken bir yer ayarlamam lazımdı.
Telefondan Seoul uygun fiyatlı stüdyo dairelerin çoğunu kaydedip yola koyuldum.
•
•
•
Neredeyse gitmediğim stüdyo daire kalmamıştı. Fiyatlar çok pahalıydı ve benim ayda 300 veya 450 dolar para verebileceğim bir gücüm yoktu.
Havanın sıcaklığı,şuan aç olmam ve kalacak bir yer bulamayışım sinirlerimi tamamen alt üst etmişti.
Resmen şimdi yere oturup zırlaya zırlaya ağlayasım vardı.Pes etmeyip kendi kendime güç vermeye çalıştım.
Küçük bir yemek dükkanın önünden geçerken durdum ve fiyatlara baktım.
Kimbap'ın 2 dolar olduğunu görünce hemen girmeye karar verdim. Sonunda mideme bir şeyler girecek olmasının sevinci ile hemen içeri girip oturdum.Siparişimi verip beklerken bir umut tekrar stüdyo dairelerin fiyatlarına bakmaya başladım. Şans eseri 190 dolara bir daire gözüme çarptı.
Hemen aradım ve bugün oraya gelip bir göz atacağımı söyleyip iyi günler diledim.
Önüme gelen yemeği hızlı bir şekilde yiyip kaltım. Çünkü aylaklık yapacak vaktim yoktu. Tanrım, ah orası gerçekten uzaktı, yaklaşık otuz dakika süren yolculuğun ardından indim.
Bu ağır bavul ile zaten belim koptu kopacak raddeye gelmişti ve konumun olduğu yeri görünce gözlerim faltaşı gibi açıldı.
önümde o kadar uzun bir merdiven vardı ki anlatamam, hemen merdivenlerin bitiminde 'Cennet Stüdyo Daire' yazan binaya baktım.
Kimi kandırıyorum ki burada asla yaşamıyacağım. Diyen bir tarafıma hak verip geri dönmeye çalışmam ile bavulumun tekerleğinin minik bir ses çıkararak aşağıya yuvarlanışını izledim.
Hayat hiç adil değil. Ve sakın 'Asla' kelimesini kullanmayın.
Bir binaya bir de bavuluma bakış attım. Sanırım buraya gitmekten başka çarem yoktu.
Zar zor merdivenleri çıkıp binanın içerisine girdim. Eskimiş kapı kolunu tutup kapıyı açtım ve kendimi içeri attım.
Girişteki küçük lobide kimse yoktu biraz ilerleyip koridordan tarafa ilerledim.
Loş ışık ortamı iyice korkunç gösteriyordu. Pekala burada gerçekten kalabilecekmiydim orası meçhuldü.
Arkamdan gelen kadın sesi ile arkamı döndüm.
"Ah kusura bakmayın geç kaldım."
"Demek telefondaki sendin.Sesinden belliydi yakışıklı olduğun."
Küçük bir gülümseme gönderdim.
"Hem sorun değil yabancı olan kişiler için buralar karışık gelebilir. Gelsene terlemişsindir. Bu aralar hava çok sıcak."
Kafa sallayıp küçük olan lobinin içine girdim.Orta yaşlı olan kadın su dolu bardağı elime tutuşturdu.
"Burada bulabileceğin en uygun fiyatlı yer burası gel göstereyim."
Hemen kalkıp kadını takip ettim.
"Beğeneceğinden eminim hem burada yaşayanlar için bedava kimchi ve haşlanmış yumurta veriyorum."
Kapıyı açıp çekildiğinde içeriye doğru bir göz gezdirdim.
Aman Tanrım burası tam bir facia idi. Oldukça küçük olan odada her şey ama her şey çok eskiydi.
Cam desen kutu gibi minnacıktı."Evet ne düşünüyorsun yakışıklı çocuk."
Göz devirmemek için kendim ile uzun bir savaş verdim.
"Burası neden bu kadar ucuz"
"Bu bölgede yapılandırma var. Ve yaklaşık altı ay sürecek. O yüzden fiyatı ucuz." Diyip beklenti içinde baktı.
"Ne kadar kalmayı planlıyorsun."
"Altı ay kadar kalabilirim sonrasında taşınmayı düşünüyorum." Dedim. Sanırım altı ay dayanabilirdim herhalde.
"Aa iyi iyi,al bakalım bu anahtarın."
Anahtarı alıp cebime attım. Tam içeri giderken kadın tekrar yanıma geldi."Yedek anahtarı da vereyim. Kaybetmemeye çalış." Baş salladım ve tekrar içeri gireceğim vakit yine sesini işitmem ile az kalsın içimden küfür edicektim.
"Ha bu arada tuvelet ve banyo ortak kullanım alanı. Zor olduğunu biliyorum ama dayanmaya çalış olur mu?"
Tekrar baş sallayıp içeri girdim.Evet bu kez girdim.
Oda rutubet kokuyordu. Yatak gıcırdıyordu ve çok eskiydi. Yastık desen üstünde milattan kalma toz yığını var gibi gözüküyordu.
Kısacası herşey berbat ötesi idi.
Yastığa iki kez vurup tozların gitmesini sağladıktan sonra kapı ile içeriyi yelledim. Şuan gerçekten çok komik gözüküyordum. Sırf iş için ve romanımı bitirmek için buralara kadar gelip bu kadar çile çekmeye değer miydi?Yatağa uzandım ve altı ay dedim sadece altı ay dayan, para birktirip hemen buradan gidecektim. Yani öyle umuyordum.
Peki hayat buna izin verecek miydi?
.
.
.Herkese tekrardan~ Merhaba ~
Çok gergin hissediyorum şuan :(
Nasıl oldu inanın bilmiyorum.
İnşallah kafamdaki gibi sürdürebilirim.
Dahası sizin de beğenmenizi umuyorum. Beni desteklerseniz çok sevinirim. Hikaye yazmada daha yeniyim o yüzden bazı cümleler saçma olabilir kusura bakmayın :)
Neyse sizi sıkmıyım daha fazla. 🙈
Gelecek bölümde görüşmek üzere..
Kucak dolusu sevgilerimle ❤💝😘~Eunjiin~

ŞİMDİ OKUDUĞUN
•Honey•
Misteri / ThrillerBeraber yandık kül olduk, aşkımız ise yanan küllerin arasına kaynamış bir metaryal olarak sıkışıp kalmıştı.. . . "Bunu bana neden yapıyorsun!!" Yalvarırım gitmeme izin ver kimseye bir şey demem lütfen.. lütfen...... (Hikayeye "Inkitt" hesabımdan ul...