FINDIK | Osman+Sinan

5

Listelerde ilk 5teyiz 🥺 etkileşimlerinizle yükselmemiz dileğiyle 💞

-
flashback

Osman ve Sinan, grubun geri kalanının dağılması ile yalnız kalmıştı. Osman Sinan'ın yüz hatlarının bir kopyasını beyninde çıkartırken Sinan matarasındaki zehiri yudumlarken boğazdaki yelkenlileri izliyordu.

"Sıkılmadın mı?" Dedi Osman.

"Neyden, buradan mı?"

"Hayır, böyle olmaktan. Bir geleceğin umudunu içinde taşımamaktan, içip içip sızmaktan, okulla alakalı tek olayının atılmamak için bir grupla planlar yapmak olmasından."

"Alıştım."

"Sinan ben senin bir geleceğin olmasını istiyorum, sen neden böyle yapıyorsun?"

Sinan anlamsız bakışlarını Osman'a dikti, o kimdi ki kendisi için bir gelecek diliyordu? Osman lafa devam etti.

"Ben seninle dingil dingil planlar yapıyorum. Bu yüzden istiyorum bir geleceğin olmasını, çünkü senin bir geleceğin olmazsa bizim de olmaz, kızma bana."

Sinan gözlerinin doluşunu saklamak için kafasını yeniden boğaza çevirerek matarasını ağzına doğru götürdü.

Götürdü, ancak ulaştıramadı; bir el çelik matarayı alıp boğazın derin sularına gömmüştü. Osman Sinan'ın sinirlendiğini bildiği için konuşmasına fırsat vermedi.

"Mezun ol, bir üniversiteye gir, bu çarkın bir dişlisi ol istiyorum. Hatta belki imkansız gelecek sana ama mutlu ol, mutlu olayım, küçük mutlu bir hayatımız olsun istiyorum. Anasını siktiğimin aşkında hayal bile kuramıyorum, çünkü senin bir geleceğin yok."

Osman sinirle yerinden kalkıp uzaklaştı. Sinan ise sabaha kadar o bankta oturup, her bir sözcüğü kafasından onlarca kez geçirdi.

-

günümüz

"Sinan, sen neden geldin ya?" Dedi Işık bahçe kapısından giren çocuğa ilerleyerek.

"Evde durmak istemedim, iyiyim."

"E 40 derece ateşin vardı?"

"O fiziksel olarak. Ben iyiyim," Işık bıkkınlıkla etrafa bakarken Sinan, Işık'ın çenesini kavrayıp kendine çevirdi.

"Ben okula gelmek istiyorum Işık. Mezun olmak istiyorum, hatta bir üniversite kazanıp bir çarkın dişlisi olmak istiyorum, mutlu bir hayat istiyorum. İlk defa gelecekle dingil dingil planlar yapıyorum."

Işık'ın gozleri dolmuştu, Sinan'ın ellerini suratından indirmek için bir adım geriledi. "Sinan, şu an çok korkunç bir şey söylemek üzeresin ve ben bunu duymak istemiyorum, benimle çok ağır dalga geçiyorsun!" Işık hızla uzaklaştı ve okulun içerisine girdi.

Geride bıraktığı çocuk ise ne yaptığından habersizdi.

Olayları tamamiyle anlayan kişi yine uzaktan onları izleyen Osman olmuştu.