chaewon saçlarını kürek kemiklerine sallandırırken gözlerine yıldızlar sokuşturur. bakarım ona, gülümsemesine dolan papatyalarına ve hyejoo'dan bahsederken pembe pembe yanan yanaklarına sonra da bir nefes duman çekerim ciğerlerime. çekerim ve chaewo...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
" tamam, şimdi gözlerini kapat ve kıpırdama."
kirpiklerini kırpıştırarak gözlerini kapattığında paketimden çıkardığım sigarayı kulağımın arkasına sıkıştırdım ve makyaj fırçasını elime aldım.
kapalı perdelerimin arasından süzülen güneş ışığı yeni maşaladığı buklelerinin üstüne düşüyordu, chaewon saç boyamada pek de becerikli olmadığından buklelerindeki bazı yerler diğer yerlerden daha açıktı, madenci eleklerindeki toprağa karışmış altın tozları gibi saçlarının bir kısmı üzerine güneş ışığı düştükçe beyazımsı bir şekilde parlıyordu.
belli etme.
derin bir nefes aldım, parmaklarım üzerlerine çiçekler çizdiğim sigara dallarımdan birini tutmak için kaşınsa da fırçayı avucumda iyice sıkarak dikkatimi dağıttım ve fırçayı nazikçe göz kapaklarında gezdirdim.
" gerçekten teşekkür ederim hyunjin, gecenin köründe odana dadanmama rağmen bu saatte kalkıp makyajımı yapıyorsun."
" pek de önemli sayılmaz chaewon, minnettar hissetme."
kıkırdadığında gözleri hâlâ kapalı olduğu için birbirlerine karışmış kirpikleri titriyordu, elmacık kemikleri aynaya bakmak için heyecanlandığından dolayı pembe pembe, dudakları heyecanla kıpırdarken sürdüğüm lip glossu dağıtıp duruyordu. gözlerim kâh uzun kirpiklerinin birbirine karışmasına kâh heyecanlandığı için buz mavisi elbisesinin kurdelelerinin altından zıplayan bacağına kaymak için izin istiyordu, chaewon elimin altındaydı, makyajını ben yapıyordum, benim odamdaydı, hyejoo'nun değil, chaewon bana aitti değil mi?
fırçayı bıraktım.
aptallık, aptallık yapıyordum.
sigaramı dudaklarımın arasına sinirle sıkıştırıp yatağımdan kalktım, balkonuma doğru yürürken başımı çevirmeden mırıldandım.
" bitti."
kendime duyduğum öfkeyle titreyen parmaklarım sigarayı tutuşturmak için çabalarken görüş alanımın kenarında chaewon heyecanla aynama doğru koşup gözlerini kırparak kendine baktı ardından da zıplayarak gelip boynuma sarıldı.
derin bir nefesi çekmek üzere olduğum sigaramı dudaklarımdan ayırdım ve içimi çekerek başımın üzerine kaldırdım, dudaklarım kül tadı için sızlarken boynuma gömdüğü başını sevinçle omzuma sürtmesinin bitmesini bekledim.
" hyunjin her zamanki gibi çok güzel olmuş! özellikle dudaklarımın kenarındaki çiçekler çok güzel!"
bana mutlulukla bakarken sigara özlemiyle kaşınan parmaklarım o boynuma yapışmışken içemeyeceğim için sabırsızlıkla izin verdi ve sigaramın yerine geçecek yegane şeye bakmaya cesaret toplayabildim.
moru ve maviyi karıştırdığım yüz boyasıyla dudaklarının kenarından şakaklarına doğru tomurcuklanan çiçek dalları yüzüne güneş ışığı vurdukça yüzünün sol kısmının farklı renklere bürünmesini sağlıyordu, üst dudağını alt dudağından daha koyu bir pembeye boyamıştım şimdi bana sevinçle bakarken üst dudağının kıvrımı her zamankinden daha belirgindi, gözlerinin kenarlarındaki küçük çalı çiçekleri kirpiklerini kırpıştırdıkça simlerle doluyordu, yanakları allık sürmeme gerek kalmadan mutlulukla pembeleşmişti, çenesindeki küçük gamze tam da dudaklarım için belirginleşmişti
başını kaldırarak yüzüme bakıyordu, ona baktıkça çizdiğim tüm çiçekler ağlıyor ve tüm sigaralarım çürüyormuş gibi geliyordu, chaewon benim çizebileceğimden çok daha güzel bir papatyaydı.
haddini aşma.
" önemli değil, beğenmene sevindim."
kocaman sırıtıp parmak uçlarında yürüyerek balkonun girişine doğru yürüdü ve ruh dansına özgü o hafif meltemde dalgalanan perdelerimin arasında sevinçle dans etmeye başladı, sessiz bir melodinin mırıltısında kollarını başının üzerine kaldırarak kafasını geriye attı ve kendi etrafında döndü.
" eminim hyejoo buna bayılacak!"
başımı çevirdim.
güneş doğalı çok olmamıştı, birazdan ruh dansına başlamamız için bizi almaya gelecek arabalar kapıda olacaktı bu yüzden yutkunarak manzaranın tadını çıkardım.
hayır normal hissediyordum, heyecanlı hatta, 18 yılın sonunda ruh eşimle tanışacaktım, kim mutlu olmazdı ki?
sigaramı ısırarak parçalama güdüme karşı koydum ve chaewon perdelerimin arasında benim yaptığım makyajla hyejoo için hazırlanırken tepkisiz bir şekilde sigaramı art arda nefeslerle içime çekmeye devam ettim.
üzgün değildim.
işte bu yüzden chaewon benimleyken çok fazla sigara içerdim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
