Sandal suyu yararak ilerlerken Oikawa gözlerini etrafa dikmiş güzel manzarayı seyrediyordu. Iwaizumi de onu...
"Küçükken hep mutlu bir çocukluk geçirdim. Fakat bir o kadar da mutsuz..." dedi Oikawa ve devam etti. "Mutluydum çünkü duvarlar ardında olsam da eğleniyorduk. Fakat ben büyüdükçe o sınırlar bana dar gelmeye başladı. Lanetli olduğumu kaçtığımız gece söylediğin için sana kızmıştım fakat eğer daha öncesinde haberim olsaydı oradan kesinlikle kaçmazdım." Gözlerini Iwaizumi'ye çevirdi. "Teşekkür ederim Iwa-chan."
Flashback
"Iwa-chan!" Diye bağırdı küçük çocuk yatağın tepesinde. Ve tahta kılıcını hâlâ uyuyan çocuğa doğrulttu. "Uyan artık dün çok çalıştım bugün seni alt edeceğim!" Iwaizumi gözlerini aralayıp sinirle kaşlarını çattı.
"Git başımdan Oikawa."
"Bir prensle böyle konuşamazsın! Senin kelleni yerinden alacağım!" Oikawa yatakta zıplamaya başladı. "Kalksana hadi ya!"
"Prensim..." dedi Iwaizumi ve tekrar gözlerini kapattı. "Yenilip tekrar ağlamanızı istemiyorum."
"Ben ağlamıyorum bi ker-"
"Prensim neredesiniz, kahvaltı yapmanız gerek." Odanın dışından gelen kadın sesiyle Oikawa hızla Iwaizumi'nin yanına yatıp yorganı başına çekti ve fısıldadı.
"Kahvaltı yapmak istemiyorum lütfen burada olduğumu söyleme Iwa-chan." Iwaizumi derin bir nefes aldı kapı tam açılacakken Oikawa tekrar fısıldadı. "Eğer söylemezsen bugün seni rahatsız etmeyeceğim söz."
Iwaizumi buna inanmasa da yine de dediğini yapacaktı. Onun burada olduğunu söylerse Oikawa tüm gün ağlar ve Iwaizumi'ye berbat bir gün geçirtirdi.
Kapı açıldığında Iwaizumi gözlerini kapattı ve uyur numarası yapmaya başladı. Oikawa da aynı numarayı yapıyordu fakat sürekli kıpırdayıp durduğu için kendini ele vermiş olacak ki ayak sesleri yanlarına ulaştı ve üstündeki yorganı hızla çekti.
Oikawa korkuyla Iwaizumi'ye sarıldı ve gözlerini sıkıca kapattı. Dadısının ona bağırmasını bekledi. Tabii öyle bir şey olmadı. Yorgan tekrar üstüne kapandı ve ayak sesleri odanın dışına çıktı. Kapı kapanır kapanmaz da Iwaizumi Oikawa'yı yataktan attı.
"Git artık."
Tabii istediği olmamıştı. Oikawa yere oturmuş hayranlıkla Iwaizumi'ye bakıyordu.
"Az önce ne yaptın Iwa-chan?" Dedi ve heyecanla tekrar onun üstüne atladı. "Iwa-chan beni kurtardın, çok havalıydın Iwa-chaaan~ Artık seni yenmek için daha çok çalışmam gerek."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
prince/iwaoi
FanfictionOikawa masal dünyasına gönderilmiş bir prensti. Ve Iwaizumi de ona aşık olan hizmetkârı.