Teacher - Jikook

1

"Evet, artık burada çalışıyorsunuz Bay Park"

Söylenen bu sözler hayatımı değiştirmişti... Artık eski olumdan tamamen ayrılmış, bu okula atanmıştım. Mutluydum, yeni öğrenciler, yeni öğretmenler ve arkadaşlar. Her şey daha güzel olabilirdi...

"Teşekkür ederim, umarım hepimiz iyi anlaşırız" Müdür, gülümseyerek elini uzattı ve "Tabiki" dedi. Samimi ve cana yakın birisi gibi geliyordu, ama tabiki insanları tam olarak tanımadan hiçbir şey söyleyemeyiz.

Yarın okula başlayacağım ilk gün olacaktı, neyseki saat çok erkende başlamıyordu. Saat dokuzda başlıyordu. Uygun, her şeyimi yetiştirebilirdim... Yatağıma geçtim ve güzel bir uykuya kendimi teslim ettim.

*****

Saat yediyi çeyrek geçe kendi kendime uyanmıştım. Sanırım heyecanımdan uyuyamıyordum, bu güzel bir his sayılırdı? Birazcık daha yatıp kalktığımda saat yedi buçuktu. Hazırlandım ve aşağı inip kendime kahvaltı hazırladım, yedikten sonra saat sekizi çeyrek geçiyordu.

Salondaki koltuğa oturup telefonuma bakarak zaman geçirdim. Saat geldiğinde arabama binip yola koyuldum. Okul güzeldi, bakalım insanlar nasıldı... Sınıfıma girmeden önce derin bir nefes aldım ve ilk gireceğim sınıfa girdim...

*****

Her şey çok güzel geçmişti, öğlene kadar hemen hemen her şey iyiydi. Öğrencilerinde bazıları, iyi sayılırdı. Onları iyi eğitmem gerekecek. Öğle arasında öğretmenlerle kaynaşmak için öğretmenler odasına gittim. Oturup etrafı gözledim, herkes kendi arkadaşlarıyla konuşuyordu işte...

Birden birisi elini uzattı, ona döndüğümde gerçekten çok güzel bir kadın olduğunu görmüştüm. Ondan gözlerimi çekememiştim, bir süre ona bakarken o tekrar uzattığı elini dahada öne doğru uzattığında düşüncelerimden kurtuldum.

"Selam, ben Rose. Sende Park Jimin olmalısın?" "E-Evet b-ben Park J-Jimin" Aşırı derecede kekelememe içimden küfretmiştim, o da bana gülmüştü. Sikeyim gülüşü ne güzel öyle?! "O zaman... kaynaşalım biraz ne dersin?" diyip kıkırdadı. Bende gülerek "Olur" dedim.

Birden öğretmenler odasına müdür ile bir çocuk geldi. Hassikti- Ahh, küfretmemeye alışmalıydım... Ama ne karizmatik bir çocuk lan bu! Sinirli bir şekilde hepimize bakıyordu, müdür çocuğa "Söyle!" diye bağırdı. Çocuk, gerçi benden fazla küçük gibi gözükmüyordu...

Çocuk öfkeyle tısladı ve sonrasında bıkkınlıkla "Okuluma yaptığım hatadan dolayı özür dilerim!" Şaşkınlıkla gözlerimi araladığımda Rose gülerek omzuma dokundu. "O Jeon Jungkook, hep öyledir... Okulumuzun yaramaz çocuğu ve sen onun sınıfına gireceksin!"

Ben onu düzeltebilirdim?

"Ahh, Müdür Bey, bence Jeon Jungkook yaptığı hatayı anlamıştır. Onu bu şekilde tutmanıza gerek yok? Sonuçta bir daha yapmazsın değil mi Jungkoo-" "Kes sesini yeni hoca," sözümü kesip beni baştan aşağı süzüp sırıttı.

"hmm, senden bir şeyler olur" Müdür sinirle sırtına vurdu. "Nasıl olurda sana yardım etmeye çalışan hocanla böyle konuşursun?! Bari yene gelene saygı duy!" Jungkook denilen çocuk kahkaha attı. "Ben mi? Size mi? Ahahahahahahahahahaa!" Müdür sinirle "Disiplin cezası yiyeceksin" dedi.

Jungkook bu sefer sinirlenmişti, ona öyle bir bakıyordu ki, sanki öldürecekmişçesine...

"Böyle bir şey yapamayacağınızı-" "Hayır yapacağım, bu sefer baban dahil kimse buna dahil olamaz. Şimdi defol git sınıfına terbiyesiz!" Jungkook sinirle bana baktı ve en son odadan çıktı.

Yeni fic...!

••••••••••••

Arkadaslar "The Moon Forest - Billie Eilish" adli kitabima da bakarsaniz sevinirim. Trans erkek x billie eilish kitabi yani ilgisini cekenler okusun tesekkur ederim simdiden