Teacher - Jikook

4

Koridorda diğer dersim için ilerliyordum. Birden Jungkook'un ve onun arkadaşlarının bodrum katına doğru birisini götürdüklerini gördüm.

Zorla...

Hızla dersi bırakıp gizlice peşlerinden gittim. Çocuğu duvara yaslamış yumruklarını peş peşe sıralıyorlardı. Öfkeyle yanlarına ilerledim fakat birden Jungkook şunları söyledi;

"Nasıl o kızla yaşadıklarımızı herkese anlatırsın?!"

Ne?

Çocuk öfkeyle dövülmesine rağmen bağırdı, "ONA TECAVÜZ ETTİN SENİ OROSPU ÇOCUĞU! İSTERSEN BENİ BURADA ÖLDÜRENE KADAR DÖV! UMRUMDA DEĞİL YAPTIĞIMDAN PİŞMAN DEĞİLİ-" Jungkook sinirle bir yumruk daha attığında ben bağırdım.

"NE OLUYOR LAN BURADA?!" Hepsi birden bana bakıp bir 'siktir' çektiler. "Ne yapıyorsunuz lan siz çocuğa?!"

"Hoca, git işine, şu anda bize bulaşırsan cidden kötü olur" Adını Hoseok olarak duyduğum çocuk söylemişti. Aynı sınıftalardı, "Haa? Öyle mi?" Alayla Jungkook'un yanına ilerledim, yakasından tutup ittirdim.

"Kimseye böyle bir şey yapmaya hakkınız yok bu bir, ikincisi Jungkook benimle müdürün odasına geliyorsun" Histerikçe kahkaha attı, "SENİ BURADA ÖLDÜRÜRÜM HOCA!" Sonra birden beklenmedik bir şekilde kalçama baktı.

"Ama ilk önce işimi görüp öldürürüm, malum senin gibisini bir daha bulmak zor olur" Dediği şeyle o lafını bitirir bitirmez yüzüne tokadı geçirdim. O bana sinirle yumruk atacakken Hoseok onu tuttu.

"JUNGKOOK DİSİPLİNE Mİ GİTMEK İSTİYORSUN SEN?!" Jungkook sinirle tısladı. Yanlarındaki diğer iki çocukta Jungkook'u sakinleştirmeye çalışıyorlardı. Adını Taehyun olarak bildiğim çocuk, yani dövülen çocuk koşarak buradan kaçtı.

"Hah! Korkak!" "Onu ölesiye dövüyordunuz, hemde dörde bir! Asıl korkak olan sizlersiniz! Hepiniz benimle-" Jungkook birden yakamdan tuttu ve "Kes sesini, yemin ederim seni gebertirim" dedi. Onu ittirmeye çalışsamda gram kıpırdamıyordu.

Sonunda küçük sınıflardan bir çocuk "Bırak Jungkook, gidelim" dedi. Küçüklerde mi ona adıyla sesleniyordu? Ona hyung denilmesini sevmiyordu sanırım. Her neyse, ona sonradan gününü gösterecektim, kesinlikle.

*****

"Jungkook dersi dinle" Jungkook umursamazca önündeki defteri karalamaya devam ediyordu. "JUNGKOOK SANA DERSİ DİNLEMENİ SÖYLEDİM!" "BANA BAĞIRMA!" "BEN SENİN ÖĞRETMENİNİM!" Taehyung, "JUNGKOOK KENDİNİ TOPARLA!" diye bağırdı. Jungkook sinirle tıslayıp sınıftan çıkmaya kalkıştı.

Ne yapıyordu bu aptal?

Omzundan tutup kendime çektim. "Ne bok yiyorsun?" diye fısıldadım sadece ikimizin duyabileceği bir şekilde. O da bana aynı şekilde "Öğretmenlerin öğrencileriyle böyle konuşması normal midir?" dedi. "Üzgünüm, ancak böyle anlıyorsun"

"Her neyse, ben gidiyorum" "Nereye?" "Dışarı?" "Kim izin verdi peki?" "Ben?" Kahkaha attım, herkes şaşkınlıkla bana bakıyordu. "Sen kendini... s-sen... kendini..." "Söylesene amına koyayı-"

"NE ZANNEDİYORSUN VELET?!"

Aşırı yüksek sesli bağırışımla o bile irice gözlerini açmış beni izliyordu. "KENDİNİ NE ZANNEDİYORSUN SEN?! YEMİN EDİYORUMKİ EĞER BİR DAHA BÖYLE HAREKETLERİNİ GÖRÜRSEM SENİ DİSİPLİNE YOLLARIM!" Hiçbir şey demeden öfkeyle yerine oturdu.

Ahh Jungkook... Seninle nasıl uğraşacağım ben?!