psikiyatri

255 5 0
                                    

Sabah saat 9 da gelen Umut'tu . Onun sesi ile güne uyandım . Gece saat 3 te  uyumanın etkileri gözümü yakarak başlamıştı .Ne kadar sabah kalkmak zor gelsede , bir fincan zehir gibi kahvenin hiç uyumamış gibi dinçlik sağladığını herkez bilir .Ardından bir çözüm yolu arar gibi , 2 gün öncesinden psikiyatri için internetten aldığımız randevuyla yola koyulduk  . İzmir'in havası herzamanki gibi dansözden farksız . Dün t-shirt le dolaştığımız yollarda bugün elimiz çatlayacak derecede soğuğa mağruz kalıyor . Neyseki beklediğimiz dolmuş geldi . Dolmuşta otururken bir süre sonra Burak la dünden kalma konuşmalarımızı kontrol ediyor ,  okuduğu üniversitenin plaftorm sayfasına bakıyordum . Umut ise her zamanki gibi telefonunda oyun oynuyor , bana oyun hakkında birşeyler anlatıyordu . Oyunu bilmiyordum ama benimle paylaştığı için saygı duymak zorunda hissediyordum . Sonra dolmuşa bir abla 2 çocuğuyla beraber bindi . Çocuğu sürekli bir şeyler anlatıyor anneside onun  anlattığı şeylere cevap veriyordu . Dolmuş ilerledikçe ablanın ineceği yere yaklaştık ve kibar bir ses tonu ile ;
'' Köşede ''dedi. O sesi duyduktan sonra tüm köşeler benim için sert ve dik değil , yumuşak ve oval oldu .Bir insan ''köşede '' derken bile tatlı olabiliyormuş bunu fark ettim . Abla 2 çocuğu ve kokusu burnumuza kadar gelen taze ekmeklerle dolmuştan indi .Biraz ilerledikten sonrada şöför '' Hastane , pazar yerinde inecekler'' deyip dolmuşun kapısını açtı . Geleceğimiz yer burasıydı . Yolda ilerlerken Umut'a bu olayı anlattım . Hoşuna gitmiş olmalı ki gülüyordu . Hayatta çoğu şeyi mizaha vurabiliyordum .
Sigaramı yaktım ve hastane kapısında beklemeye başladım. Umut ise randevusunu kontrol etmeye girdi . Geldiğinde elinde 4 adet ufak çaplı yapışkanlar vardı . Doktorun katına çıktık , sıramızı beklemeye başladık . Umut'un sırası gelince içeri girdi . 70 - 80 yaş arası yaşlı bir teyzeyi tekerlekli sandayle ile yanıma kadar getirdiler . Tam önümde duruyor bütün ilgimi çekip , acıma duygumu dürtüyordu . Gözleri çok güzeldi yaşlı teyzenin ama suratındaki kırışıklıklar geçmişte yaşananların bir simgesiydi adeta . Yanında bulunan refakatçısı ;
'' Sana gözlük yazdırıcam , kulağını da temizlettik şimdi nasıl iyi duyuyormusun '' derken . Teyzenin algılama sistemi çökmüşcesine geç cevap veriyordu . Hayattan bıkmış bir tavırla cevapladı soruyu ;
'' Evet şuan biraz daha iyi duyuyorum '' . Bir kez daha içim burkuldu . Ben teyzeye bakarken sanki onunda beni görmesini istercesine tüm dikkatimi ona verdim ama Umut dağıtmayı başardı . 10 dakikalık bir muayene sonrası çıkmıştı doktorun yanından . Teyze'nin yanından uzaklaştıktan sonra Umut'a dönüp ;
'' Ne dedi '' diye sordum .
'' Kardeşim eğerki anlatıcakların varsa yaz bi kağıda ''
'' Niye , ne oldu ki ''
'' Aklımda olan herşeyi unuttum  , neden olduğunu bende bilmiyorum  . Aslında o kadar çok anlatmak istediğim sorunum varken , hiç bir şey anlatamadım '' .
Çıktık ve dolmuş beklemeye başladık . Doktor sakinleştirici , uyku düzenini düzelticek bir ilaç yazmıştı reçetesine . Çarşı da indikten sonra Umut'un ilacını aldık ve yemek yemek için bir büfeye oturduk . Yemeğimizi yedikten sonra eve doğru yola koyulduk .
'' İçerim bir kahveni '' dedim .
''Gel kardeşim ayıp ediyorsun '' . O an kendimi zorla kabul ettirmiş gibi hissettim , fakat bunu hissetmem için hiç bir neden yoktu . Kahvelerimizi içtikten sonra ayrılma vakti geldi . O spora benim ise eve gitmem gerekiyordu . Yolda yürürken ayaklarım yalpalıyor düşüçek gibi oluyordum , yorgunluktan olsa gerek . Gece saat 3 te yatıp sabah 9 da kalkmanın bir mükafaatı daha . Televizyon izlerken uyku ile savaşıyordum bir yandan . Uyursam yine gece uyuyamıcak ve sabah erken kalkmanın acısını çekicektim . Bir an herşeyi boşverip uyudum .

rakı kokulu hikayelerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin