New Place

863 70 43
                                    

Brezilya'ya gelmenin üstünden üç gün geçmişti. Bu süre zarfında eski yarışlarda biriktirdiğim parayla bir motelde kalıyordum.

Arbam motele gelenlerin ilgisini üstünde toplamakta bir numaraydı. Motele gelenlerin Lolirain'ime dokunmaması için yemeğimi bile içinde yiyordum resmen. Şimdi de o anlardan birindeydim. Kırıntılarını ve mısırını dökmemek için uğraştığım bir pizzayı yiyordum.

Birden camım tıklandığında boğazıma kaçan kolayla birlikte öksürdüm. Camı açtım
"Ne var amına koyim boğuluyordum!?" diye bağırdım adamı rahatsız etmek için tiz sesimle.

Adamda yüzünü buruşturmuş, "Altındaki arabanın hakkını verebiliyor musun,? Onu merak ettim.."demişti. Sırıttım, "Atla moruk" adam kesinlikle yaşlı değildi hatta etkileyici bir görünüme sahipti. İkiletmeden atladı tavrım hoşuna gitmiş olacak ki kahkaha attı. "Kemerini bağla" diye konuştuğumda bana inanmazca bir bakış attı. Sürebileceğime inanmıyor muydu? Cidden. Göz devirip ağzımın içinde mırıldandım "iyi sen istedin" "ne dedin?" omuz silktim.

El frenini çektim, önce 4. vitese başladım gaza bastım biraz yavaş gidiyordum. "Bu kadar mı" adam ağzının içinde geveledi bu sefer gülümsedim. 6. Vitese getirdim fazla yakmasın diye de hız sabitleyiciyi açtım şimdi başlıyordu aniden gaza yüklendiğimde bağırdım sesim zor duyuluyordu. "SANA EMLİYET KEMERİNİ BAĞLA DEMİŞTİM!" adam kahkaha attı yine. Hızı seviyordu bu iyiydi.

İlerde küçük bir büfe gördüğümde ani bir hareketle frene bastım. Adam bu sefer öne fırlamıştı. Güldüm. Arabadan inip büfeden bir beyaz çikolata ve çikolatalı süt aldım. Parasını fazlasıyla ödeyip yeniden arabama bindim. O sırada adam bana bakıyordu.
"Ben Migel. Araba yarışlarına katılmak ilgini çeker mi diye merak ettim ama illegal yarış?"

Gülümsedim. Reddedecek-"Tabi ki moruk! Zaten Lolirain'im de özlemiştir araba yarışlarını"

Migel anlamsızca baktığında elimi havada sallayıp "Altındaki bebeğin ismi" dedim ve göz kırptım.

Bu sefer başını sallamıştı. "Eee bu gece yarış var mı?" sordum. Başını salladı "Numaranı ver ki sana konum atayım. Saat ikiyi çeyrek geçe orda ol" "Numaram mı?" Kafasını salladı. "Aslında buraya gelirken telefonumu attım bilirsin polisler o zımbırtıdan nerede olduğumu direk bulabilecek kapasiteye sahip" dediğim şeyle gözlerini büyüttü "Sen..suç mu işledin?" "Neden şaşırdın her neyse sikimde bile değilsin adresi söyle aklımda tutabilirim" dedim.

İnanmazca baktı yine. Cidden bu adam sürekli yeteneklerim sorguluyordu ve bu benim en nefret ettiğim şeylerden biriydi.

Dayanamadım ve konuştum. "Bana bir daha öyle bakarsan kelleni uçurmaktan hiç çekinmem," diyip kaportadaki glock tabancayı aldım ve adamın kafasına dayadım içinde MKE 9mm mermisinden vardı. "Şimdi adresi söyle" diye emir verici bir ses tonuyla konuştum.

"Pekiiiiiiii Martinne Glespard sokağındaki kapanmış cadde" diyince masum bir gülümseme sundum ve teşekkür mırıldandım.

İnsanların beni 'Melek yüzlü şeytan' olarak tanımlamaları hoşuma gidiyordu.

::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Saat tam ikiyi  on geçtiğinde yattığım yerden kalktım. Adamı ıssız bir yerin ortasında bırakıp gittikten sonra yeni bir telefon almıştım. Dolabımın önüne geçtim. Giyeceklerimi seçtim ve kendime bakıp göz kırptım.

 Giyeceklerimi seçtim ve kendime bakıp göz kırptım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Y/n: saçı mavi ve boynunda tasma var)

"Fighthing" diye bağırdım kendime. Telefonumdan saate baktığımda ikiyi on dört geçtiğini gördüm bir dakikam vardı. Hızla aşağıya inip Lolirain'ime atladım. Hiç beklemeden gaza basıp yarışın olduğu sokağa gidiyordum şu anki hızım 164'dü. Yani acayip hızlıydım. Yarışın olduğu yere yaklaştığımı yavaş yavaş sürtük kızları görmeye başlamamdan anlıyordum. Hiçbiri ameliyatla büyüttüğü kalça ve göğüslerini sergilemekten çekinmiyordu.

İnsanlar arabamın hızla geldiğini gördüğünde aniden kenara koşmaya başlamışlardı güldüm. Arabamın hızını hiç azaltmadan yarışacak arabaların yanına ani bir frenle park ettim. Bazıları alkışlıyor, bazılarıysa aracın burada ilk kez görünmesinden olacak ki şaşırttı nidaları döküyordu.

Lolirain'imin camları siyah kaplama olduğundan beni göremiyorlardı. Arabadan bir hışımla indiğimde insanların şaşırma nidalarını daha bir duyar olmuştum. Yanımdaki aracın şoförü ise yanındakine "sanırım aşık oldum" diyordu. O tarafa döndüğümde tabii bir Yunan tanrısı görmeyi planlamıyordum. Sertçe yutkunup geri önüme döndüm.

Tavrımın eski haline gelmesi saliselerimi almıştı. İlerde Migel'i görmemle bağırdım gülerek. "Hey moruk!" Bana döndüğünde önce şaşırdı sonra zoraki bir gülümseme ile "Naber psikopat?!" diye bağırmıştı. Bana böyle seslenmesi hoşuma gitmişti. Sırıttım. Yanıma gelip etraftakikere bağırdı. "BU MELEK YÜZLÜ ŞEYTAN SABAH BANA SİLAH DOĞRULTTU!" diyip kahkaha attı. Etraftan da beğeni mırıltıları alıyordum. Yarışacağım araçlardan birisinin şoförü (yunan tanrısı olana bakmamaya çalışıyorum) "Hey prenses buralar sana göre değil istersen seni şu fahişelerin yanına alalım hm!?" diye bağırdı yarıştan sonra onu kesinlikle gırtlaklayacaktım kime bulaştığını bilmiyordu. "Bu lafını seni yendikten sonra hatırlatmaya ne dersin am kafalı sikik?!" Şu anlık sadece terbiye kuralları çerçevesinde sakin bir cevap vermiştim.

(Y/n: yarışma kısmı beni bile sıktığı için anlatmamaya çalışıcam o yüzden direk geçiyorum:\)

::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Yarışmayı tanrıya benzeyen çocukla aynı anda bitirmiştim. Yani ikimiz de birinciydik ve parayı bölüşecektik. Umrumda olan şey para değil aldığım zevkti. Ve bu adam ciddi anlamda bana o zevki vermişti.

Ama şimdi önemli olan şey şu kendini beğenmiş adamdı. Bana dediklerini ödemeliydi öyle değil mi? Sırıttım.

"HADI LAFINI HATIRLAT AM KAFALI SİKİK" deyip adamın yanına gitmiştim. Böyle olmazdı ki verdiği sözü tutuyordu. Dudak büzdüm. "Neden verdiğin sözü tutmuyorsun" diyip başımı yana eğdim.

Ani bir hareketle alitine ayağımı geçirdiğimde yerde iki büklüm olmuştu. Etrafta "KAVGA! KAVGA!" diye süren bağırışmalara gülerek adamın erkekliğindeki elini alıp ters çevirdim. Ardından adamın saçını çekerek kulağına doğru bağırdım. "Bana fahişe muamelesi yapman, kendini benden üstün görmen ve sözünü tutmaman..." düşünür gibi yaptım. "Takıldığım şey bunlar değil, hayır." ve herkesin duyabilmesi için bağırdım. "BEN BİR KRALİÇEYİM PRENSES DEĞİL" evet takıldığım şey kesinlikle buydu.

Adamı yerde bırakıp tapılası çocuğun yanına gittim. Ve hiçbirley olmamış gibi sakinliği i koruyarak sordum. "Eeee param nerede?" Sırıttı. Ve aynen şöyle dedi. "Paramızı bölüşmek için evime gitmeliyiz" omuz silkip, arabamın yanına gittim arkamı döndüğümde surat asmış bana bakıyordu.

"Hadi gelmiyor musun arabanla önümden yol göstermelisin ki seni takip edeyim." dediğimde gülümsemesi yerine gelmişti.

Arabasının yanına giderken onu durdurdum. "Adın ne?" diye sordum. Bana döndü sırıtması yüzünden hiç eksilmiyordu.

"Jeon Jungkook"



::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Bne geldiiiiiiimmmm nasilsunuz gençler

EVT Jm bey Jk beyle tanıştıııı. Acaba evde neler olacak? Dadandandadan.

Neys bb ^_^

HQFAA : JİKOOKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin