ARKADAŞLAR BAYA Bİ GECİKTİM. KUSURA BAKMAYIN. DERSLER ÇOK YOĞUNDU. AMA BOMBA GİBİ BİR BÖLÜMLE KARŞINIZDAYIM. BU BÖLÜMÜ ÇOK SEVDİĞİM ARKADAŞIM SEMİHA'YA İTHAF EDİYORUM. :))))))))) MULTİDE AYLİN VAR!!!!
SINIR : VOTE 30
YORUM : 15 merrve_aytil ;)
HATIRLATMA
Merak ettim ve etrafa göz gezdirdim. Yanında iki erkekle muhabbet ediyorlardı. Telefonum çalmaya başladı. Çok ses olduğu için bahçeye çıktım. Tanımadığım bir numaraydı. Açtım:
- Aylin DİNÇER'LE mi görüşüyorum?
- Evet buyrun.
- Size nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum ama babanızın kullandığı helikopter bir hasardan dolayı düştü. Ve babanızın cansız bedenine ulaşıldı. Başınız sağolsun.
O anda ayaklarım beni taşımayı kesti ve dizlerim ıslak çimlerle buluştu. Telefon elimden kaydı ve o da yere düştü. Telefondaki adamın sesini duyabiliyordum.
- Alo Aylin Hanım, orada mısınız? diyordu. Ama benim dünyayla bağlantım kopmuştu. Ne yapacağımı bilmiyorum. O sırada Ayaz geldi :
- Aylin n'oldu? Kim telefondaki? der demez aklı başına geldi ve telefonu kulağına yaklaştırdı.
- Alo ben Ayaz. Siz kimsiniz? dedikten saniyeler sonra gözünde yaşlarla telefonu kapattı. Ben ise hüngür hüngür ağlıyordum. Ayaz o sırada :
- Aylin hadi kalk gidelim. Sil göz yaşlarını, dedi. Ben ise kafamı sallamakla yetindim. Daha birkaç dakika olmuştu kesin gözlerin ağlamaktan kıpkırmızıdır. Ayaz'ın da benden bi farkı yoktu. Güçlükle kalkarak Ayaz'a tutundum. Birlikte kızların olduğu yerden çantamı almaya gittik. Kızlar merakla :
- Ne oldu Aylin? Neyin var? Söylesene! diyorlardı. Ama konuşacak durumda değildim. Ayaz güçlükle :
- Kızlar sonra konuşursunuz, biz gidiyoruz, dedi.
- Tamam ama anlatın! diye bağırdı peşimizden Meltem.
Biz kapıya doğru ilerlerken herkes bize bakıyordu. Ama umrumda değildi. Burda benim babam ölmüş onları takıcak durumda değilim. Hızlı adımlarla arabaya ilerledik.
Sessiz bir yolculuğun ardından hastaneye varabilmiştik. Annem duvara yaslanmış, ağlıyordu. Hemen yanına giderek ona sarıldım. Annemde bana karşılık verdi. Ayaz yanımıza geldi ve ikimizede elini uzattı. Ona tutunup sandalyeye oturduk. Annem ortamızdaydı. Hiçbir şey konuşmuyorduk, sadece ağlıyordul. Ve bir süre öylece durduk. Sonra Ayaz :
- Hadi anne eve gidelim. Burada böylece oturarak babamı geri getiremiyoruz. Eve gidip dinlenelim. Yarın cenaze işleriyle uğraşırız.
- Evet anne hadi gidelim, dedim. Annem ise güçlükle başını sağladı. Ayazla ben onun koluna girip arabaya doğru ilerledik.
Eve vardığımızda herkes odasına çıktı. Ben de üstümdekilerden kurtulup, rahat bi şeyler giydim. Ama uyumayacaktım. Hep babamı düşünüyordum. Bahçeye çıktım. Çardağa oturup dizlerimi kendime doğru çekip birleştirdim. Çenemide dizlerime dayadım. Ve çocukluğuma döndüm. Babamla birlikte geçirdiğim vakitler canlandı gözümde. Ne kadar güzel günlerim olmuştu. O sırada ağlamaya başladım. Ayaz yanıma geldi ve beni kolunun altına aldı. Başımı onun göğsüne yasladım. Ve ona :
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaşamın Değeri (ASKIDA)
Teen FictionBen Aylin. Daha 18 yaşımda olmama rağmen bu hayata iki değerli kişiyi verdim. Artık bir daha böyle bir acıya katlanamam. Babasını masmavi deryada ölü bulunduğunu ve annesini de babasının ardından kaybettiğini öğrendiğinde hayatı çöken bir genç k...