🌻1🌻

74 8 8
                                    

Alarmın sesiyle gözlerimi açtım yine bu sabah, pencereden yüzüme ulaşan güneş ışıklarıyla, öten kuşların sesiyle rahatsız olup hafif kımıldandım.

Uykular sonsuz olsa dedim içimden, oraya gitmek istemiyordum, işkence gibi geliyordu orda yaşadıklarım.

Ailemle yine kavga etmeme umuduyla bugün yeniden deneyecektim. Kalkıp aynanın önüne geçtim, yine ve yine iğrenç görünüyordum. Dünyadaki en basit kızdım, hiç bir özelliğim yoktu. Düz saçlarım ve gözlerim kahverengi, boyum 1,63 ve 48kilo, buna rağmen diğerlerinizin aksine küçük göğüslerim gereğinden fazla büyük kalçam vardı. Yeni uyandığım için yüzüm şişmiş, fazla kilolu gözüküyordum. Ben buydum işte. Hiç bir özeliğim yok. Ne mavi gözlerim, ne büyüleyici saçlarım, ne güzel bir fiziğim, ne etkileyici yüzüm vardı. Haksızlık dedim içimden.

Aynanın karşısında kendime son defa bakıp giyinme odama doğru ilerledim.

Sırıtarak "Bugün ne giysem" dedim. Sanki çok önemli bir detaymış gibi. Ben güzel giyinsem ne olacaktı, bir kere denemiş ve hayal kırıklarıyla dolmuş dersimi almıştım. Bir hatayı bir kere yapan bir insan olmuşumdur hep.

Elime siyah pantolon ve beyaz tişört alıp tek ait hissettiğim, sırdaşım, güzel odamdan ayrıldım. Aşağı inip mutfakta bulunan anne ve babamın yanına ilerledim.

"Günaydın"

Babamın sesiyle ona döndüm. Hafif baş sakladıktan sonra konuya yine ve yine nasıl gireceğimi düşündüm.

"Günaydın Işıl"

Annemin uyarıcı sesiyle ona baktım, göz devirip yerimde kıpırdandım. Tam ağzımı açıp konuya girecekken Nida neşe ile girdi.

"Günaydın ey ahali" annemin ve babamın yanağından öpüp kahvaltı yapmaya başladı.

Yeniden hazırlanıp konuya girdim.

"Anne, Baba, ben..." Babam sözümü kesti, gülümseyerek yumuşak bir sesle konuştu.

"Nida, hangi derslere gireceksin bugün ? Çıkışta almanı ister misin, hem gelirken markete uğrayıp istediğin kadar çikolata alırız"

Nidanın yüzünde büyük bir gülümseme yayıldı "Çok isterim babacığım, hem uzun zamandır beraber vakit geçirmemiştik başka şeylerde yaparız. Abla sende gelmek ister misin ? "

Annem hemen atlatıp "yok canım kızım siz babanla ikiniz gidin,baba kız, ablan istemez hem işleri vardır"

İşte yine başlıyoruz. Halbuki kavga etmek istemiyordum bugün.

"Gitmek isteyip istemeyeceğime benim yerime sen mi karar vereceksin anne" Annem ve babam kaşlarını çatıp sinirle bana bakarken  Nida mahcup bir ifadeyle bakıyordu. Bana acıyordu. " ben kızınız değil miyim neden gitmek istemeyeyim ! Varsa yoksa Nida !" Diye bağırdım. Onu kıskanmıyordum. Ona gösterdikleri ilginin yüzde birini de olsa bana göstermelerini istiyordum.

Babam sinile konuştu "Işıl sesinin yükseltme! Karşında okul arkadaşların oturmuyor senin !"

Sözleriyle gülüp ayağı kalktım "hangi okul arkadaşı ha ? size her şeyi anlatıyorum, bana yardım etmeniz gerekirken beni dinlemiyorsunuz bile, okul değiştirmek istiyorum işte !Nida ne isterse o olsun ama Işıl'a gelince nerdesiniz ?!"

"Bu kadar yeter Işıl çok ileri gidiyorsun. Kıskanmaların artık çok oluyor kendine gel !" Diye bağırdı.

Onu kıskanmıyorum ! O benim kardeşim. Eskiden birbirimizi çok severdik. Bizi onlar uzaklaştırdı.

? Ezik ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin