1 ay sonra
what the flute
Johnny hyung: bu kadar çabuk yakınlaşacağınızı düşünmemiştim
Doyoung haklıymış
Taeyong hyung: gerçekten
artık bizim sizi bir araya getirmemize gerek kalmadı
sürekli dipdibesiniz çünkü
Siz: bunun daha önce olma ihtimalini kaçırdığıma inanamıyorum
ama bu kadar çabuk ben de beklemiyordum aslında
gerilmiyorum falan
rezil de olmadım
ve mutluyum
ve bu çok tuhaf geliyor
Yukhei:
Siz: ben de bundan korkuyorum
Taeyong hyung: ya ne güzel mutlusun
kaygılanmaya ne gerek var şimdi
hiçbir şey olmayacak biliyorsun
rahatla ve kötü düşünceleri kafandan uzak tutmaya çalış tamam mı
kötü olursan bana gel konuşuruz
Johnny hyung: abartma anne
bir şeyi yok
Taeyong hyung: olası sonuçları tahmin bile edemezsin
ruh sağlığını korumaya çalışıyorum
Siz: sürekli yardıma muhtaç olan tek aptal neden benim
size bir şekilde yardım etmek istiyorum
ama yardım eden hep siz
oluyorsunuzcidden bok gibi bir arkadaşım
özür dilerim
Johnny hyung:
Yukhei:
Taeyong hyung:
Doyoung hyung:
git uyu Mark
iyi uyumadığın belli
mal mal konuşmaya başladın
Siz: her zaman mal mal
konuşuyorumDoyoung hyung: mal mal konuşmaya devam ediyorsun*
Siz: tamam
iyi geceler
.
Sabah olduğunda hala yazdığım mesajın doğruluğunu düşünüyordum. Kendimle ilgili ciddi sorunlarım vardı. Yaşadığım hiçbir sorunu kendim çözemiyordum ve bu da beni yardıma muhtaç bir aptal yapıyordu. Ama Donghyuck'la konuşmaya başladığımdan beri bunun değişmeye başladığını hissediyordum ki bu benim açımdan çok iyi bir şeydi çünkü en çom yardıma muhtaç olduğum konu onunla ilgiliydi.
Onu her gördüğümde kendime "Bir gün daha buna katlanabilirim." desemde ona bu kadar yakın olmak ve daha yakın olamayacağım gerçeği beni delirme eşiğine getirmişti. Ağzımdan onu sevdiğimi kaçıracağım diye ödüm patlıyordu, sürekli dile getirmek istiyordum çünkü. Belki bir gün getirirdim de. Bu ihtimali kabul etmek şuana kadar yaptığım en cesurca şey olabilirdi. Üstelik kimsenin müdahalesi olmadan, kendi hür irademle karar vermiştim.
Tam da kendimle gurur duyduğum sırada, okula neredeyse geldiğimi fark etmiştim. Uzun zamandır buralarda bir köpek dolaşıyordu ve kimsenin ona yiyecek bir şeyler vermediğini fark edince sabahları erken kalkıp mama getirmeye karar vermiştim. Kabın olduğu yerde durduğunu görünce oraya doğru yürümeye başlamıştım, diğer kaba su dolduran biri olduğunu da fark etmiştim.
"Donghyuck?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ᴊᴀɪʟʜᴏᴜꜱᴇ ʀᴏᴄᴋ ɪɴ ᴀ ᴛʜʀɪʟʟᴇʀ ɴɪɢʜᴛ • markhyuck
Comédie*Mark, sevdiği çocukla yakınlaşabilmek için ona yazmaya karar verir ama yaklaşım şekli yanlıştır.* jailhouserock: Michael Jackson'ı neden sevdiğini anlamıyorum (Bu benim ilk yavrum o yüzden hatalarımı mazur görün lütfen)