22

865 85 11
                                    

1 ay sonra

what the flute

Johnny hyung: bu kadar çabuk yakınlaşacağınızı düşünmemiştim

Doyoung haklıymış

Taeyong hyung: gerçekten

artık bizim sizi bir araya getirmemize gerek kalmadı

sürekli dipdibesiniz çünkü

Siz: bunun daha önce olma ihtimalini kaçırdığıma inanamıyorum

ama bu kadar çabuk ben de beklemiyordum aslında

gerilmiyorum falan

rezil de olmadım

ve mutluyum

ve bu çok tuhaf geliyor

Yukhei:

Siz: ben de bundan korkuyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Siz: ben de bundan korkuyorum

Taeyong hyung: ya ne güzel mutlusun

kaygılanmaya ne gerek var şimdi

hiçbir şey olmayacak biliyorsun

rahatla ve kötü düşünceleri kafandan uzak tutmaya çalış tamam mı

kötü olursan bana gel konuşuruz

Johnny hyung: abartma anne

bir şeyi yok

Taeyong hyung: olası sonuçları tahmin bile edemezsin

ruh sağlığını korumaya çalışıyorum

Siz: sürekli yardıma muhtaç olan tek aptal neden benim

size bir şekilde yardım etmek istiyorum

ama yardım eden hep siz
oluyorsunuz

cidden bok gibi bir arkadaşım

özür dilerim

Johnny hyung:

Johnny hyung:

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yukhei:

Taeyong hyung:

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Taeyong hyung:

Doyoung hyung:

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Doyoung hyung:

Doyoung hyung:

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

git uyu Mark

iyi uyumadığın belli

mal mal konuşmaya başladın

Siz: her zaman mal mal
konuşuyorum

Doyoung hyung: mal mal konuşmaya devam ediyorsun*

Siz: tamam

iyi geceler

.

Sabah olduğunda hala yazdığım mesajın doğruluğunu düşünüyordum. Kendimle ilgili ciddi sorunlarım vardı. Yaşadığım hiçbir sorunu kendim çözemiyordum ve bu da beni yardıma muhtaç bir aptal yapıyordu. Ama Donghyuck'la konuşmaya başladığımdan beri bunun değişmeye başladığını hissediyordum ki bu benim açımdan çok iyi bir şeydi çünkü en çom yardıma muhtaç olduğum konu onunla ilgiliydi.

Onu her gördüğümde kendime "Bir gün daha buna katlanabilirim." desemde ona bu kadar yakın olmak ve daha yakın olamayacağım gerçeği beni delirme eşiğine getirmişti. Ağzımdan onu sevdiğimi kaçıracağım diye ödüm patlıyordu, sürekli dile getirmek istiyordum çünkü. Belki bir gün getirirdim de. Bu ihtimali kabul etmek şuana kadar yaptığım en cesurca şey olabilirdi. Üstelik kimsenin müdahalesi olmadan, kendi hür irademle karar vermiştim.

Tam da kendimle gurur duyduğum sırada, okula neredeyse geldiğimi fark etmiştim. Uzun zamandır buralarda bir köpek dolaşıyordu ve kimsenin ona yiyecek bir şeyler vermediğini fark edince sabahları erken kalkıp mama getirmeye karar vermiştim. Kabın olduğu yerde durduğunu görünce oraya doğru yürümeye başlamıştım, diğer kaba su dolduran biri olduğunu da fark etmiştim.

"Donghyuck?"

ᴊᴀɪʟʜᴏᴜꜱᴇ ʀᴏᴄᴋ ɪɴ ᴀ ᴛʜʀɪʟʟᴇʀ ɴɪɢʜᴛ • markhyuckHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin