Teşekkür Borcu

320 27 10
                                    

Medyada Batuhan varr.

'Koşuyordum, hemde hiç durmadan. Kaderimle baş başaydım sanki. Kurtulamayacaktım bu adamdan. Eninde sonunda öldürecekti beni. Korkudan titrediğimi farkettimm

En acısıda beni merak edip kurtarmaya gelen biri bile yoktu. Çok çaresizdim. Babamın ağzından " kızım " kelimesini duymadan ölecektim. Ona sarılıp içimi dökmeden ölecektim.. Allahım sen yardım et. '

Koşmaktan ayaklarımı hissetmiyordum sanki. Ta ki kendimi duvarla o adam arasında bulana kadar.

Kendini o kadar çok bastırıyodu ki bana, hareket etmeyi bırak nefes dahi alamıyordum. Korkudan titriyordum resmen.

Gözyaşlarım çaresizce süzülüyordu yanaklarımdan.

"Ne olur bırak beni, lütfen." dedim yalvararak. Biliyordum ki bırakmıcaktı ama bende pes etmiyecektim.

"Daha yeni başladık güzelim. Senin tadına bakmadan nasıl bırakırım." dedi pis pis sırıtıp, boynumda tuttuğu bıçağı vücudumda gezdirerek. Aklıma iğrenç şeyler geldiği için çığlık atmaya başladığımda bi eliyle bıçağı boynuma daha çok bastırarak diğer eliyle de ağzımı kapatarak konuşmamamı sağladı.

Elimden gelen tek şey çaresizce yüzüne bakmaktı. Buraya geleli 2 gün olmuştu ama benim başıma gelmeyen kalmamıştı. Daha ne kadar şanssız olabilirdim ki?  Benden buraya kadar pes... Daha direnecek gücüm bile kalmamıştı.

Bi eliyle bıçağı yere fırlattıktan sonra beni bırakacağını sandım. Daha sonra da elini çekti. Sanırım gerçekten bırakıcak diye kaçmak için ilk adımımı atmışken beni tuttuğu gibi yere itti ve soyunmaya başladı.

O kadar çığlık atıp bağırmama  rağmen kimse kurtarmaya gelmiyordu. Üstüme çıkıp tişörtümü açmaya başladığında daha fazla çığlık attım ve  elini ısırdım.

Hiç vakit kaybetmeden ayağa kalkıp bacak arasına tekme attığımda biraz durdu. Tam kaçtığımı sanarken beni tekrar yakaladı ve bu sefer gözlerindeki nefreti, siniri çok daha iyi anladım.

Yerdeki bıçağı alıp üstüme doğru geldiğinde, gelen seslerle kafamızı aynı anda oraya çevirdik. Esmer iri yapılı bi erkek bize doğru geliyordu . Ben "Lütfen beni kurtarsın, nolur" diye Allah'a yalvarırken o ise ellerini yumruk yapıp o adamın yanına doğru yavaş adımlarla yürüdü. Daha sonra yumruk yaptığı ellerini havaya kaldırıp o adama vurdu. Adamın yüzü kanlar içindeydi.      

Tekrar tekrar yumruk attı, tekme attı , hatta bıçağı boğazına dayadı ve  adından bir sürü küfür ederek kovdu yanımızdan . Bu  çocuk benim hayatımı kurtarmıştı.

İçimden " Kurtuldum " diye sevinirken  çocuk yanıma yaklaştı ve elini uzatarak ayağa kaldırdı beni.  Hiç konuşmadan yürüyorduk ikimiz sokakları, bu halimle eve gidemiyeceğimi biliyordum rahatlamam gerekiyordu bu yüzden onunla giderken hiç tereddüt etmedim.

Arada sırada sesler geliyordu ama arkama baktığımda kimseyi görmeyince sorun etmiyordum. Karanlık bir sokağa girdiğimizde kuşkulanmadım değil tabio Ama yinede içimdeki ses yanımdaki çocuğa güvenmemi söylüyordu. Bir kaldırım taşına oturduğumuzda hiç durmadan yüzüme baktığını fark ettim. En sonunda pis pis sırıtarak bana yaklaştı.

"Buralarda başına her şey  gelebilir . Mesela benim gibi" dedi. Neye uğradığımı şaşırmama kalmadan dudağını dudağıma birleştirdi ve zorla öpmeye çalıştı beni. Hemen üstümden itmeme kalmadan sıkıca kavradı belimi . Üzerimden ne kadar itsemde hareket dahi edemiyordum. Peki ya şimdi kim kurtarıcaktı beni !??

Elleriyle tişörtümün yanlarını açtığını farkettiğmde yüzüne bi tane tokat attım ve hemen ayağa kalktım. Tam yürüyecekken ayak bileğimden tutup yere düşürdü beni. Burnumun kanadığını hissedebiliyorum. Acı içinde yerde kıvranırken o ise üzerime doğru geliyordu.  

-TERAS-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin