Derin Sorgu Bölüm 1

24 2 0
                                    

Ben dedektif Sevda DOĞRU. 35 yaşında olmama rağmen kariyerim ışığa kavuşturduğum nice vakalarla dolu. Başarımın farkında olarak yolumda her gün yeni adımlar atıyorum.

Aldığım yeni vaka oldukça sıradan gözüküyor oysa ki hiçbir cinayet sıradan olacak kadar basit değildir. Ailenin maddi durumu oldukça iyi, atadan zengin diye tanımlanan ailelerden. Kadın 71 yaşında Alzheimer hastası ismi Leyla. Evinde yardımcı kadın (Emine) , yardımcı kadının lösemi hastası oğlu (Kaan) ile kalıyor. Bir oğlu (Selim) , geline (Hülya) ve kız torunundan (Büşra) başka akrabası yok.

Olayın yaşandığı gece oğlu, gelini ve torunu akşam yemeği için Leyla Hanıma gelmişler ve geç saate kadar oturup sonrasında kendi evlerine dönmüşler. Emine Hanım Selim Beyler gittikten sonra ortalığı toplamış, Leyla Hanımın da yattığından emin olduktan sonra kendi de uyumak için odasına gitmiş ve çok geçmeden yorgunluktan uyuyakalmış. Sabah uyandığında her şey çoktan olup bitmiş bile.

İlk ifadeler polis tarafından alındı. Şimdi asıl kısın başlıyor: Derin sorgu. Beni bu olayı çözmem için Selim Bey tuttu. Annesine oldukça bağlı ve bunu yapanın bir an önce cezasını çekmesini istiyor. Bende bu isteğini en kısa zamanda yerine getirmek için gecikmeden sorgu işlemine geçiyorum.

Sorgulamaya önce Emine Hanımdan başlıyorum:

- Olay gününü anlatır mısınız? Eve o gün kimler gelip gitti? Dikkatinizi çeken bir şey oldu mu?

- Aslına çok sıradan bir gündü. Sabah kalktık o gün Leyla Hanımımın iyi günüydü. Bu hastalık ona gelmeden önce çok iyi bir insandı hakkını ödeyemem. Bana, çocuğuma sahip çıktı, hiç patronluk taslamazdı hep ablam gibi yaklaşırdı. Kimi zaman "Hadi Emine yap kahveleri şöyle karşılıklı içelim." derdi. Oğlum içinde çok çabaladı Allah yukarıda hakkını ödeyemem. Kendi torunundan ayırmazdı. Kaç kez hastanelere sürüklendi bizimle birlikte. Ah hanımım ah kim kıyar sana? Ama sonra bu pis hastalık geldi buldu hanımımı, o melek halinden eser kalmadı.

- Hastalık hanımını kötü biri mi yaptı yani?

- Yok! Ne haddime hanımıma kötü demek tövbe. Ama sanki başka bir tanımadığım biri gibiydi, yabancı hırçın bir kadına dönüştü.

- O sabah Leyla Hanımın iyi günüydü demiştin. Bir gün iyi bir gün kötü mü oluyordu?

- Keşke bir gün iyi bir gün kötü olsaydı. Bir ay kötü ise bir gün iyi oluyordu anca.

- Anladım, olay gününü anlatmaya devam eder misiniz Emine Hanım.

- Tabi, kahvaltısını alt solanda boğaza karşı yapmak istedi. İstediği gibi hazırladım, güzelce doyurdu karnını, ilaçlarını getirdim içtiğinden emin oldum çünkü daha öncelerde içtim deyip içmediği olmuştu. O gün bugündür hep kontrol ederim. Bulmacasını verdim doktor önermişti her gün biraz biraz çözmeye çalışırdı. Sonra ev işlerine koyuldum önce temizlik yaptım sonra da akşam yemeğini yapmaya koyuldum malum Selim Beyler gelecekti bu sebeple daha çok özendim akşam yemeği için. Tabi arada bir hanımımın yanına gidip onu kontrol ettim. Öğlen olduğunda çorba götürdüm, içti. Boşları alırken benim nasıl olduğumu, Kaan'ın nasıl olduğunu sordu arada yanıma gelsin özledim oğlanı dedi. Dedim ya o gün iyi günündeydi yoksa hiç muhabbet etmek istemezdi. Akşam olunca Selim Beyler geldiler, yemek servisini yaptım, yemek bitince de mutfağı toparlayıp odama çekildim. Bütün evin işi bana bakıyordu halimde de yorulduğum belli olacak ki Hülya Hanım sağolsun çay servisini ben hallederim sen dinlen dedi. Benimde canıma minnet odama çekilip dizimi izledim. Onlar gidince de şöyle bir ortalığı topladım, Leyla Hanımı da kontrol edip yattım. Sabah olduğunda da ilk iş hanımımın yanına gittim sonrasında olanlar malumunuz zaten. Onu yatağında sonsuz uykusunda buldum. Allah mekanını cennet eylesin.

BİR YUDUM YALANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin