-4-

1.2K 164 98
                                    

Selaaam :)

Diyecek bir şey bulamadım.

Oy atmayı unutmaa 😊

-------

Sınıfta bizim grup ile oturmuş sohbet ediyorduk. Aynı sınıfta olmanın yararlarından biride buydu. İstediğiniz kadar vakit geçirme, konuşma vaktiniz oluyordu. Burak saçma salak anılarını anlatırken ben de yine her zamanki gibi onu dinlemeyip kucağımdaki jelibon paketini mideme indiriyordum.

"Geçenlerde de, dedeme enes batur izlettim."

Ona kısa bir bakış atıp gözlerimi devirdim. Bu çocuk gerçekten salaktı.

Ağzıma bir jelibon daha attığımda o mükemmel tadı alabilmek için gözlerimi kapattım. Bir sinsi bunu fırsat bilerek kucağımdaki jelibon paketini almıştı. Kayra...Seni ırz düşmanı...

Oturduğum sandalyeden hızlıca kalkıp Kayra'nın arşa çıkardığı jelibona kısacık boyumla uzanmaya çalışıyordum.

"Yaaa ! Ver çabuk şunu !"

"Azıcık da biz yiyelim değil mi ?"

Jelibon paketine elini daldırdı ve hiç abartmıyorum, bir avuç jelibon alıp hepsini ağzına attı. Dalga geçer gibi boş jelibon poşetini de elime tutuşturmuştu.Şaşkınlık, sinir, üzüntü hepsi içimde horon tepiyordu. Benim boğaya benzeyen suratımın aksine, ağzı jelibonla dolu olduğu için belli bir mimik gösteremiyordu. Ben onun üstüne yürüdükçe o da yavaş yavaş sınıfın kapısına doğru geri geri adımlar atıyordu.

"Sen...Bittin !"

Bu iki kelime ağzımdan çıkar çıkmaz sınıftan koşarak kaçtı ve bende onun arkasından...

"Benden kaçamazsın ! Bütün jelibonlarımı yedin. Cani !"

İnmediğimiz merdiven kalmamıştı. Kayra peşini bırakmayacağımı anlayınca okulun eski kullanılmayan bodrumunda çareyi bulmuştu. Ama ben konu jelibon olunca kaybetmek nedir bilmezdim. Bütün intikamımı alacaktım.

Kayra bodruma çoktan girmişti ama galiba bu kadar büyük konuşmamam gerekiyordu. Çünkü dizginlenemez bir karanlık korkum vardı ve bunu o da biliyordu. Bu yüzden bodruma girip beni atlatmayı amaçlamıştı. Ama Yağmur bu kadar kolay pes edecek bir kız değildi.

Bodrum kapısını hafif araladım, içerisinin beklediğimden daha karanlık olduğunu fark etmiştim.Karanlığa yaklaşır yaklaşmaz aniden kapı arkamdan kapandı. O an ki panikle 'Kayra' diye büyük bir çığlık kopardım.

"Ka-ka-Kayra..."

Etrafımda dönerek ilerliyordum. Kalbim yerinden çıkacakmış gibi attığı için stresim de aynı oranda artıyordu.

"Kayra...Tamam bir şey yapmayacağım.Ortaya çık."

Nereye gittiğimi bilmeden karanlığın içinde yürüyordum. Her hareket ettiğimde gıcırtı sesi çıkması, beni daha tedirginleştiriyordu. Yukarıdan gelen 'güm' sesiyle bir daha çığlık attım. Bodrumun üstünde bir sınıf vardı ve bu sesin oradan geldiğini düşünüyordum. Ya da düşünmek istiyordum.

"Kayra...Korkuyorum." Sesim artık titremeye başlamıştı. Neredeyse ağlayacaktım. Ayağımı görmediğim bir yere vurunca acıyla inledim. Sonradan beklemediğim bir sesle bir şeyin bana doğru geldiğini hissettim.

Belimde hissettiğim iki el ile birden kendimi yerde buldum. Biz yer ile buluştuğumuz sırada kitaplık koca bir gürültüyle yere düşmüştü. Üzerimde varlığını sürdüren kişinin Kayra olduğunu anlamam uzun sürmedi. Yüzünü boynuma gömmüştü ve nefesinin sıcaklığını hissedebiliyordum.

"Özür dilerim." diye fısıldadı. "Yetişmeseydim sana bir şey olacaktı. Özür dilerim."

Üzerimden kalkar kalkmaz yerden ayaklandım ve bodrum çıkışına koşturdum.Kayra arkamdan seslenmişti ama onu dinlemek istememiştim.Karanlık korkumun olduğunu bile bile beni yalnız bırakmıştı. Bu kadar korkacağımı biliyordu.

Kendimi koridorda bulduğumda bana yaklaşan Demir'i gördüm. Yüzü sert ve sinirli gözüküyordu.

"Nerelerdeydiniz ? Ne yapıyordunuz ?"

Yaşadığım korkuyu hala atlatamamıştım. Ve art arda dizdiği soruları da cevaplamayıp öylece ona bakmıştım. Tanıştığımızdan beri doğru dürüst konuşmayan Demir, şimdi gelmiş bana hesap soruyordu. Onu da orada bırakıp bu sefer bahçeye koşturdum. Çardağa geldiğimde bir banka oturdum ve içimdeki her şeyi dışarıya bırakıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Adım sesleri duyduğumda kafamı kaldırdım ve karşımda Yalın'ı gördüm. İçimdeki siniri fark etmeden ona çıkarmıştım.

"Ne istiyorsunuz benden ? Yalnız kalmak istiyorum, rahat bırakın beni !"

Gözlerinde birden hayal kırıklığı belirdi. Hiçbir şey söylemeden yanımdan ayrıldı ve bende arkasından öylece baktım. Her şeyin suçlusu bana yazan bilinmeyendi. Artık onlara karşı eski samimiyetle yaklaşamıyordum. Yalın,Demir,Kayra,Burak hepsi içinde acaba o mu beni seviyor düşüncesi beni onlardan uzaklaştırıyordu.

yağmur: Hepsi senin yüzünden !

yağmur: O sevgini alıp bir yerine sok. Ne sana ne de senin sevgine ihtiyacım var.

yağmur: Biz diye bir şey olamaz.

yağmur: Bundan sonra bana yazmayı bırak!

'bilinmeyen' kişisini engellediniz

~~~~

Bilinmeyen hakkında tahminleriniz var mı ?

Şimdiden söylüyorum kafamda birisi var ama aniden değişebilir. Yani yazdığım her şey kafa karıştırmadan ibaret olabilir. Bok da çıkarabilir, bilmiyorum.

Bu bölümler dram olmuş olabilir. Ama mizaha döneceğiz beybisular 😻

Oy atmayı unutmayın 😻

2k4e || TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin