Right Now || z.m

Episode 55. "Christmas."

1322 kelime.Sınırları zorladım ve biraz da parmaklarımı ağrıttım.Çocukların yılbaşını nasıl geçirdikleri,diğer bölümde.Sönük bulmuş olabilirsiniz son kısımları ama yalnız bir bayanın ancak böyle yılbaşı geçirebileceğini düşündüm.Yalnız ve kalbi kırık birinin.

Ufak bir müzik listemiz var;

Lorde-Yellow Flicker Beat

Lana Del Rey-Once Upon A Dream

Ed Sheeran-I See Fire

İyi okumalar!

Melis.

Konser bitmişti.Arenadaki hayranlar yavaş yavaş dağılıyor,ben de yeni yeni o mesajın etkisini üzerimden atıyordum.Gerçi o sarsıcı mesajın etkisini,benim yerimde kim olsa atamazdı.Nişanımızın bozulduğunu mu müjdelemişti kendi kendine?

Otele döndüğümüzde,o mesajdan başka bir şey düşünemez olmuştum.Etraf uğulduyor,ben ise sadece parmağımdaki yüzüğe odaklanmıştım.

"Yılbaşı." Hafif sarsılarak,arabada geçen sohbete kulak kabarttım. "Ne?" "Yılbaşı diyorum." dedi Steph gözlerini devirerek. "Yaklaşıyor." Geçen yılbaşı,çocuklarla ve kızlarla beraber bir partiye katılmıştık.Bu sene bunu yapabileceğimizi düşünmüyordum.

Siması aklımda belirdi.Onu özlemiştim.Kollarını belime dolayışını,dudaklarını nazikçe dudaklarımla birleştirmesini,ellerini saçlarımda gezdirmesini...En önemlisi de nefes almaya ihtiyaç duyduğum kadar ihtiyaç duyduğum kokusunu özlemiştim.

Başımı cama dayadım ve gözlerimi sıkıca yumdum.Bir damla göz yaşı süzüldü ve benliğimden bağımsız hareket etti.Tüm dünyaya,onu özlediğimi haykırmak istiyordum.Bir insanın düşebileceği en aciz durum da bu değil miydi zaten?

Zayn.

"O fotoğrafları bilerek basına verdiğine inanamıyorum." diye söylendi Harry. "Amacını anlayamıyorum,Zayn." "Benim canımı nasıl acıttıysa,onun canını da yakmak istiyorum." Harry,gözlerini kapattı ve başını havaya kaldırdı.Sabır dileniyor gibi bir hali vardı. "Onun kadar narin birisine bunu yapamazsın.Sikik bir yanlış anlaşılma yüzünden,ona bunları yaşatmana izin vermem." Harry,sinirle yumruğunu masaya vurduğunda,kaşlarımı çattım. "Melis'i benden iyi tanımıyorsun.Bu öfkene anlam veremiyorum." Arkamı dönüp,odadan çıkarken arkamdan seslendi. "Haklısın.O kadar iyi tanıyorsun ki,Perrie ile aldatırken ne hissedeceğini tahmin edemedin.O kızı üzmekten başka bir bok yaptığın yok,Zayn." Göğüs boşluğum daraldı,dudaklarım ince bir çizgi halini aldı.Erkek kardeşlerimden biriyle,sevdiğim kadından dolayi bu duruma düşmemiz çok kötüydü.Hem de çok.

Yanına geri yürüdüm ve elimi omzuna koydum. "Güzel şov,extra iğneleyici laflar.Haklısın,dostum."

Yutkunarak,kapıyı sertçe çarpıp,odadan ayrıldım.Ben de isterdim şimdi yanında olayım,doya doya kokusunu içine çekeyim,dudaklarını kızarıncaya kadar öpeyim...Ama olmayınca olmuyordu.Gurur denilen şey buna izin vermiyordu.

Fotoğraf olayı ise, başlı başına berbat bir plandı.Yönetim,5SOS,Little Mix ve bizi toplayıp,bir buluşma ayarlamıştı.Bu aptallıklara fazla anlam veremezdim -özellikle Luke ile kavga ettikten sonra- ama ilk defa işime yaramıştı.İstemeye istemeye de olsa,onlarla aynı kareye girip bir kaç poz çekildiğinden emin olana kadar,onlarla yakın durmuştum.

Adi bir piç olduğumu biliyordum.

Twitter'a girip,profilime göz gezdirdim.13 milyon takipçi,iki bin küsür takip edilen vs vs.