15. Cesur ol.

196 35 23
                                    

"Günaydın hyunglarım ve bambam."

Yugyeom neşeli şekilde sevdiği insanların yanına gelip yerine oturdu.

"Hayırdır yugyeom? Ne bu neşenin kaynağı?"

"Ah! Olmaz hyung neşemin kaynağını söyleyemem. O bana özel."

Bambam bu kelimeleri nedensizce üzerine alınmıştı. Başını eğip hafif güldüğünde hemen kendine gelip başını kaldırdı.

"Neyse. Hadi kalkın bakalım. Kadro tamamlandığına göre çalışmalara başlayabiliriz."

Mark'ın söyledikleriyle herkesin ayağa kalkması bir olmuştu. Özellikle maknea line.

"Hey! Yugyeom ile bambam. Bizi okuldan postalamak için ne kadar sevinçlisiniz bakıyorum da."

Yugyeom bakışlarını bambam'e çevirdiğinde bambam ile göz göze geldi. Aradan birkaç saniye sonra aynı anda omuz silkerek koşamaya başladılar. Onların bu hareketine gülmüştü mark ve adımlarını onların gittiği yöne adımlamıştı.

Yugyeom ve bambam odaya vardıklarında nefes nefese kalmışlardı. Birkaç dakika kapıda dikilip nefeslerini düzene sokup içeriye girdiler. Bambam hemen kendini yere attığında yugyeom da ona ayak uydurup yere uzanmıştı.

"Tanrım! Bu odayı bu kadar özleyeceğimi tahmin bile edemezdim."

Yugyeom bambam'e bakarak güldüğünde bambam bakışlarını yugyeom'a çevirdi.

"Çakma brownie. Hadi kalk ve bana mariftelerini göster, hyunglar gelene kadar."

Yugyeom gülerek yattığı yerden kalkıp elini yerdeki bedene uzattı. Bambam tereddüt etsede sonunda yugyeomun elinden tutarak ayağa kalkmıştı ki dengesini sağlayamadan bambam'i kendine çekmişti yugyeom.

"Sen iste yeterki yaban çiçeğim."

Yugyeom gülerek ses sistemine ilerlerken bambam kulağında çınlayan kelimeye takılı kalmıştı. 'yaban çiçeğim'.

Bambam bir anda yüksek sesle açılan müzikle irkilerek kendine geldi ve köşeye çekilip yugyeomun dansını izlemeye koyuldu.

Onun nasıl dans edebildiğini biliyordu elbet. Fakat ona gıcıklık olsun diye sunduğu teklifi kabul edişi şok etkisi yaratmıştı.

Birkaç dakika sonra yugyeom havalı bir şekilde dansına son verirken bambam tuttuğu nefesini bir anda dışarıya salıvermişti. Birkaç adımda dibinde biten yugyeom da cabasıydı.

"Nasıldı?"

"Ne?"

Yugyeom aldığı cevaba gülmeden edemedi.

"Dans diyorum. Nasıldı?"

"Ha! Evet.şey Güzel."

"Güzel olan ne?"

Bambam yugyeomun sorusu ile bakışlarını gözlerine çevirmişti. İçinden binlerce kez SEN desede dışarıya belli etmemek için büyük bir çaba sarf etmişti.

"Dans. Dansın güzel."

Kapının dışından gelen gürültüler ile yugyeom kendini geri çekip bambam'i serbest bıraktı.

"Bambam hyunglar ne- Ah! Hyung sonunda gelebildiniz. Bizde size bir baksak mı diyorduk. Değil mi bambam?"

"Ha! Evet evet öyle."

Herkes Bambam'in cevabına gülünce bambam utançla başını eğdi.

"Hey! Yeter artık. Biran önce başlayalım."

...

"Ah be hyung! Ne vardı sanki bu kadar çalışacak. Tanrım sana geliyorum!"

Bambam'in feryadına diğerleri gülerken bambam gülenlere bakmıştı.

"Ne gülüyorsunuz?"

"Eee tabi uzun süre dans etmedin bambam. Hamlamış olmalısın."

Bambam bakışlarını mark'a çevirdi. Mark ile göz göze geldiğinde başını olumlu anlamda salladı.

"Haklısın hyung. Nereden baksan 6 ay kadar."

Konuşmanın yine başka yerlere saptığını anlayan yugyeom anında olaya el attı.

"Artık çıksak mı buradan? Yetmez mi hyung bugünlük?"

Mark onaylar bir şekilde başını salladığında herkes ayaklandı. Oda boşaldığında odada sadece bambam ve mark kalmıştı. Birde kapıda onları bekleyen ve birazdan konuşmalarına kulak misafiri olacak olan yugyeom vardı.

"Bambam-ah! Seni üzdüğüm için özür dilerim. Ben-"

"Özür dileme hyung. Sen doğru söyledin."

Bambam ayaklandığında markta ayaklanmıştı.

"Dansı anlayabildin mi peki? Sanki biraz zorlandın gibi geldi."

Bambam hiçbir cevap vermezken mark elini omzuna koydu.

"İlla küçük yanını bu yaşında bile belli ediyorsun bambam. Söyle. Varmı?"

"Var. Sadece küçük bir kısım."

Mark olumlu anlamda başını sallayarak bambam'e sarıldı.

"Senden çok özür dilerim bambam. Gerçekten. O gün seni engelleseydim belki bu halde Olmayacaktın. Özür dilerim küçük kardeşim."

Bambam sarılışına karşılık verdiğinde mark tebessüm ederek dahada sıkı sarıldı ve kulağına kısık sesle birşeyler mırıldanmıştı.

"Yugyeom'un şuan bizi dinliyor olduğunu söylesem inanmazsın bana ama yugyeom konuşmalarımızı duydu. Ona olan hislerinden kaçma bambam. Dahada cesur ol. Ol ki hyungun gibi pişman olmayasın."

Mark geri çekilip bambam'e baktı. Bambam başını olumlu anlamda salladığında mark kapıya doğru döndü ve elini sus dermiş gibi ağzına götürdü.

"Bambam senin şu hoşlandığın çocuğa ne oldu?"

Bambam gülmemek için kendini zor tutsada mark'a cevap verdi.

"Şey hyung beni çok kötü hırpaladı. Hakaret etti ban-"

"Hangi şerefsiz o!?"

Yugyeom'un içeri girmesiyle bambam tuttuğu gülme isteğini hyungu ile birlikte serbest bıraktı. Yugyeom ise ne olup bittiğinden bi haber onlara bakıyordu.

"Ne! Ne oldu? Neden gülüyorsunuz?"

Mark ve bambam gülerek odayı terk ettiklerinde yugyeom bir müddet arkalarından baka kaldı.

"Ne oldu ki şimdi?"

...umarım beğenirsiniz...

...16 mayıs 2020...

TEXTİNG (YUGBAM♥)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin