22 Mayıs 2020
Şu hastalık muhabbeti yüzünden mezarına bile gelememek berbat bir şey Jimin.
Bunun yüzünden hastaneye de gelememiştim zaten.
Ama yine de senin yanın işte.
Gelsem ve.. Seninle yakından konuşsam..
Ne zaman gelebilirim bilmiyorum.
Yine seni daha çabuk yanımda istiyorum.
Bu yüzden cesaretimi toplayıp annenden sana ait bir şey almak istiyorum.
Gönlümden kokunun sindiği bir şey geçiyor ama bir kalemin bile yeter bana.
Hem ondan bu kadarını isteyemem ki...
Yine de sana ait bir şeyim olsun istiyorum.
O şey ne olursa olsun ona sarılıp onunla konuşmak istiyorum.
Tanrım Jimin.. Tutamıyorum kendimi.
Çok çabuk ayrılmadık mı sence de? Daha yeni kavuşmuştuk.
Yıllar sonra seni bulduktan yalnızca birkaç ay sonra tekrar kaybettim.
Seni daha erken bulmalıydım.
Bilemezdim evet ama olmalıydı işte.
Böyle olmamalıydı Jimin.
Böyle olmamalıydı ki meleğim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
En Çok Gür Saçlarını Severdim ✓
Fanfiction𝑻𝒂𝒍𝒌𝒊𝒏𝒈 𝒕𝒐 𝒕𝒉𝒆 𝒎𝒐𝒐𝒏 Daha önce hiç, bir kahve içmeyi bu kadar istememiştim Jimin. 'vmin ᴳᵉʳᶜᵉᵏ ᵒˡᵃʸˡᵃʳᵈᵃⁿ ᵉˢᶦⁿˡᵉⁿᶦˡᵐᶦˢᵗᶦʳ