AŞKSIZ KADIN (+18)

BÖLÜM 3

   Bu gün okulun ilk günüydü. Aslında ilk hafta pek bir şey anlatılmadığını biliyordum ama birinci sınıf olduğum için bir hafta geç başlayıp sınıfta yalnız kalmak istemiyordum. Güzel bir kahvaltı yapmış, uyuşuk uyuşuk hazırlanmak için odama geçmiştim. Alttan sarı siyah kareli mini bir etek ve üzerine dar göbeği açık dar bir tişört giydim. Biraz dikkat çekerek insanları etrafımda toplamak istiyordum.

   Amfiye girer girmez gözüme birbirine yakın şekilde oturmuş iki kızları gördüm. Onların hepsine yakın bir tarafa oturup onları inceleme fırsatı yakalamak istiyordum. Bir altımda sağımda oturan, birbirine benzeyen iki kız vardı. İkiside sarışındı. Doğal olmadıkları belli oluyordu ve onların nedense kardeş olduğuna emin olmuştum. Yine altımda solumda oturanlarsa üç kişiydi ve önceden tanıştıkları belli oluyordu. Belliki sınıfı geçememişlerdi. Tam sağımdaki kızlarsa yeni tanışmış gibiydiler. Çekingence birbirlerini tanımaya çalışıyorlardı. Sanırım rotam belli olmuştu. Bana dönük olan sarışın kızın adının Nisa olduğunu öğrenmiştim. Diğer kızın ise açık kahve saçları vardı. Öyle uzun süre incelememiştim kimseyi ki yanlış anlamasınlar. Arada bakıp dinliyordum sadece. Kimse ders dinlemeye gelmemişti belliki. Hoca ise anlamış olacak ki "ben kendimi tanıttım sizin hepinizin kendinizi tanıtması saatler alacağı için en azından etrafınızdakilerle tanışmanız için sizi rahat bırakıyorum gençler." dedi. Bu hareketi beni rahatlatmıştı. En azından birileriyle tanışmam kolaylaşacaktı. Yanımdaki kızlarla aramda iki sıra vardı. Kayıp yanlarına geçtim.

   "E tanışalım madem ben Nadide, siz." diyerek elimi uzattım. Bir yandan da samimi bir şekilde gülümsüyordum. Onlarda gülümsedi ve kendilerini tanıttı. Kahve saçlı olanın adı da Bade imiş. Tüm ders boyunca konuşmuş tanışmıştık. İki tane güzeller güzeli kankam olmuştu başka ne isterdim ki?

   "Eee kızlar sonraki derse girmeyeceğiz değil mi?" Diyerek sırıtmaya başladım.

 
  Bade gülerek atıldı. "Tabi ki de girmiyoruz. Sizi bilmem ama ben daha fazla popoma kıymayacağım." dediği an Nisa ile kahkaha atmaya başlamıştık.

   Bu sefer Nisa konuşmuştu. "Neden hala oturuyoruz. Dersin bitmesini bekleyip popomuza kıyacağız." Söylediği tabiki şakaydı. Bir derstede popomuz çürümezdi yani. O kadar spor bir derste boşa mı gidermiş.

   Dersten çıkacağımız sıra ders zaten bitmişti. Herkes yavaş yavaş ayaklanırken ilk çıkan biz olmuştuk. Bir kafeye gitme kararı almıştık. Okulun yakınlarında bir yerdi. Biz koridorda ilerlerken gördüğüm yüz ile şok olmuştum. Hızımı hiç azaltmadan bir şey olmamış gibi yanından geçip gidiyordum. O bir saniye bile benden gözlerini çekmezken ben yanından geçeceğim sıra kafamı çevirip bakmak salakça olduğu için ona doğru olan bakışlarımın yönünü değişmiştim. Dün bana taciz etmeye çalıştığı an aklıma geldikçe daha da sinir olmuştum. Asıl sinir olduğumsa beni savunmasız sanmış olmasıydı. İşte bu en can alıcı noktamdı. Yanımda bir erkek yok diye beni kolay bir av sanması şalterlerimi attırmaya yeterde atardı.

  
    &&&&&&&&&&&&&&&&&&&

  
   Günün sonuna kadar yeni kankalarımla sohbet etmiştik. Onlara beni taciz etmeye kalkışan kişiyle olanlarıda anlatmıştım. İkiside benim yerime sinirlenmiş sayıp sövmüşlerdi. Bu an nedensizce gülümsememi sağlamıştı. Onları sevmiştim. Ben yanlış arkadaşlıklar kurmayı planlarken bunu istememiştim ama olsun. Yanlış söylememek gerekirse aslında iyi geçinebileceğimi sanmıyordum sadece.

   Nisa biraz masum gibiydi ama onunda ne kadar fesat olduğunu geçen erkeklerden birinin orasına baktığını görünce anlamıştık. Sarışınlar tatlı olurdu dimi. Nisa doğal sarışın bile olmasına  rağmen kesinlikle tatlı bir kız çocuğu değildi. Dışardan öyle gözüken buydu sadece.

   Bade'ye gelirsek de giydiği kıyafetler bile hey ben zenginim diyordu. Kendisi bunu söylememişti ben sormuştum. İnsan der değil mi? Babam Türkiye'nin en iyi mühendislerinden bir tanesi diye. Nedense babası çok çalışkan biriymiş gibi gelmişti gözüme. Muhtemelende öyleydi ama kızı kesinlikle babasına çekmemişti. Tam bir bad girl. Çok iyi anlaşacaktık çoook.