2

938 57 19
                                    

Sabah okula varınca köşede bir şey dikkatimi çekti.
Jimin.
Köşede Seulgi ile öpüşüyorlardı.
Gözlerim dolunca ellerimi yumruk yapıp sakin olmaya çalıştım.
Kalbim sıkışıyordu.
Başkasına dokunduğu zaman her yerin alev gibi yanıyordu.
Boğazım düğümlenmişti.
Tuvalete nasıl koştuğumu bile bilemedim.
Tuvalet kabinine girip klozet kapağına oturdum.
İnsan kendinden nefret ettiğini bile bile birini sevebilirmiydi?
Biraz daha sakinleşince çıkıp elimi yüzümü yıkadım.
O sırada Seulgi içeriye girdi.
Ben yüzümü kuruturken rujunu düzeltiyordu.
-Sürtük mü diyordun sen?(jennie)
Alayla kahkaha attım.
-Keyfimi bozamazsın Jennie.(seulgi)
-Yaaa.(Jennie)
Ellerimi göğsümde birleştirip duvara yaslandım.
-Sen sevilmek ne demek biliyormusunki?(seulgi)
-Sevmeyi değilde.(jennie)
Dibine kadar girdim.
-Dövmeyi çok iyi bilirim.Gerçi sen benim dayağımı daha iyi bilirsin.(jennie)
Son kez rujunu aynada kontrol edip bana döndü.
-Sevilmek daha zevkli ama sen bunu asla tadamazsın.(seulgi)
Alayla suratına bakıp sınıfa gittim.
Jimin sırasıda oturmuş telefonla oynuyordu.
Bizimkiler bahçede olduklarını söyledikleri için çantamı sırama koyup bahçeye inecektim.
-Kaiye söyle sevgilime mesaj atmasın.(jimin)
Seulgiyi kastediyordu.
Sevgilim.
Derin bir nefes aldım.
-Umrumda bile değil.(jennie)
Sınıftan çıkarken kapıyı kapatıp dibime girdi.
Bir elinin omzumun üstüne atmıştı.
Tam gözlerimin içine bakıyordu.
-Ben kendim farklı bir dille söylerim o zaman.(jimin)
Heyecandan ölen kalbimi susturdum.
Tehdit için yapmıştı,beni sevdiği için değil.
Omzundan tutup ileriye ittim.
-Ne bok yerseniz yiyin.(jennie)
Kaigile yaklaştığım için sakinleşmeye çalıştım.
-Hoşgeldin bebeğim.(kai)
-Ben sıkıldım ya.(duo)
-Bendeee(lisa)
-Kaçalım.(chanyeol)
-Olur.(rose)

Çıkıp yemek yiyip okula son ders geri döndük.
-Kaçaklarda burdaymış.(jin)
-Sanane?(jisoo)
-Çok eğlendinizmi bari?(jungkook)
-Senin olmadığın her yer eğlenceli zaten.(lisa)
-Bu doğru kanka.(v)
Kahkaha atmaya başladılar.
Jimin ise tam gözlerimin içine bakıyordu.
-Ne bakıyorsun lan?(kai)
Alayla sırıtıp ayağa kalktı.
-Mesajım iletildimi?(jimin)
-Mesajım umrumda bile değil.(jennie)
-Peki.(jimin)
Dikkatini benden alıp kaiye verdi.
-Sevgilime bir daha yazma.(jimin)
-Sevgilin,(kai)
Elini jiminin omzuna koydu.
-Sarhoş olup evime geldi,bir şeyler yaptı.Hamilemi diye sordum.(kai)
O an jiminin gözlerinde birşeylerin yıkıldığını farkettim.
Kaiye sıkı bir yumruk attı.
-Kai sırdı hani?(seulgi)
Kaiyi yerden kaldırdım.
Hoca gelince herkes yerine oturdu.
Yanımda oturan kaiye döndüm.
-Acıdımı?(jennie)
-Seulgi yaşamak istedi ama öyle bir şey olmadı jennie,ben senden başkasına bakmam.(kai)
Elini patlayan dudağına bastırdı.
-Öpsene geçer belki.(kai)
Omzuna vurup sırıttım.
Kai beni sevdiğini söylemişti ama ben onu sevmiyordum.
Bana çok iyi davranıyordu ama olmuyordu işte.
Onda takılı kalmıştım bir kere.
Jimine baktım.
Sinirden her zamanki gibi dizini hızlıca sallıyordu.
Sarı saçları sıcaktan yapış yapış olmuştu.
Gidip saçlarını yüzünden çekip sarılasım vardı.
Onu  haketmiyorsun,beni sev demek istiyordum.
Ama diyemezdim işte.
Birden kafasını kaldırınca göz göze geldik.
Öyle soğuk bakıyordu ki titrediğimi hissettim.
Kafamı tekrardan kaiye çevirdim.
Çıkışta iki grup kesinlikle karışlaşacaktı.
Zil çalınca çantamı alıp bizimkilerle dışarı çıktım.
İki dakika sonra jimingil karşımıza geldi.
-Seni geberteceğim.(jimin)
Kaiye öyle dik dik bakıyordu ki söylediğini yapma olasılığı gerçekten yüksekti.
-Gel o zaman.(kai)
Jimin kaiye doğru gelince seulgide bana döndü.
-Kim bilir sen kaç kere kainin altına yattın.(seulgi)
Kahkaha atıp direk kafa attım.
İki grupta birbirine girmişti.
Biz kavgaya devam ederken müdür geldi.
-HEMEN ODAMA!(müdür)

LostHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin