Öhö öhö bne gldm hşgldm
•
•
•
•"Bay Min gerçekten arabanıza zarar gelmez göründüğü kadar küçük değiliz"
Oraya gitmemiz için son umudumuz olan Yoongi'nin babasına gitmiştik. Bir sorun yoktu burda, fakat Yoongi'nin lanet üvey annesi izin vermiyordu.
Özel birkaç konuşmadan sonra araba anahtarını elime verince şaşırmıştım.
Tamam 16 yaşıma girecektim. Ehliyetim yoktu. Bunu sorun etmicek kadar üşengeçtim.Garaj kapısının önüne park edilmiş üstü açılabilir siyah vosvosa koştuk. Güneş batıyordu. Yoongi'yi kurtarmak için bir saatten az zaman kaldığına karar verdik.
"Bu şey daha hızlı gidemez mi?" diye sordu Jimin. Jeongguk ona sinirle baktı. "Sanki trafiği ben yarattım!"
"Her ikiniz de annem gibisiniz" dedim. "Kapa çeneni!" dediler aynı anda.
Otobandan çıktığımızda güneş batmaya başlamıştı. Yollar deli gibi dardı. Miami sahiline vardığımızda arabayı oldukça güvenli bir yere park ettik. Şimdi de o lanet olası adaya ulaşmamız gerekiyordu.
"Senin baban deniz tanrısı değil mi aptal neden fazla düşünüyorsun ki?" dedi Jimin. "Sizin nasıl geleceğinizi düşünüyorum aptal hadi sen gelebilirsin baban Zeus Jeongguk nasıl gelecek Athena mı yardım edecek?" dedim.
"Onu biz düşünelim yarım akıllı ayrıca bir duama bakar orda olmamız!" diye kibirlendi Jimin. Gerçi onu azarlayacak durumda değildim. O yüzden denize dalıp yüzmeye başladım.
Hızlı yüzmeme rağmen yol kat etmiş gibi değildim. Yukardan bana eşlik eden iki salağı görünce nedensizce sinirlenmiştim. Ada yakınlaştığımda adadan önce Joy'u gördüm. Elleri bağlıydı ve adada pek alçak sayılmayan bir dağın tepesindeydi.
Sanırım yanılmıştım. Joy cidden yardım getirmişti. Yoongi'yi görebiliyordum. Eh Joy gibi elleri bağlı olmasa daha fazla sevinebilirdim.
Dağa çıktık çocuklarla. Emin adımlıydık. Adam bize yaklaştı, Jimin ve beni süzdü. "Demek çağın en iyi ve korkusuz melezlerı bunlar ha? Sinekten farkları yok." dedi. Bize meydan okuyordu resmen. "Dövüş bizimle!" dedim.
Güldü. "Seninle ben değil Joy savaşacak." diyince onu sinirlendirmek adına "demek o kadae korkaksın" dedim. İstediğimi almıştım. Sinirlenmişti.
Zaten biz gelir gelmez Yoongi'yi görmemizi engellemişti. Ayrı olarak buna sinirliydim.
"Sıra sana gelince Zeus'un oğlu, belli ki Joy senin hakkında yanılmış." dedi Adam.
"Yanılmadım," dedi zorla Joy. Gücü tükenmişti. "Jimin hala bize katılabilirsin! Daha iyi bir dünya için savaşırız, ayrıca yaşadığımız herşeyi unuttun mu? Benim sana herhangi bir kötülüğüm oldu mu?"
Jimin tıkanmıştı. Jeongguk ve Yoongi'yi açıkça kurban istiyordu, ve buna izin vermeyecektim.
Sesi cılızlaştı. "Lütfen Jimin bu tek şansım yoksa daha kötü bir yola başvuracak!"
Jimin aklına gelen şeytanı kovdu. "Hayır, dövüşeceğiz." dedi. Joy umutsuzlukla ona baktı, gözleriyle yalvarıyordu. "Bizi bin bir kere soğukkanlılıkla öldürmeyi denedin, ve sana acımayacağım." dedi hızla. Sonra da geç kalmadan Joy'un üzerine atladı. Bu savaş demekti.
Jeongguk ve ben Adam'a saldırdık. Güçlüydü ve onu tek yenemezdim. Kılıcımı çıkardım ve ona karşı dövüşürken bizi kolluyordum.
Bir süre sonra güçsüz düştü ve geri çekildi. Kılıcımı eliyle tutup yamulttu. O sırada tiz bir çığlık duyuldu.
Jimin, Joy'u yakalamıştı. "Seni arkadaşım bildim, güvendim AMA ŞU HALİME BAK!" bağırmaktan çekinmemişti. Üstüne yürüyordu. Yoongi bağırarak yerini belli etti. Yapma diye çığlıklar atıyordu. Fakat gözü kör olmuştu.
Çokça küçümsediğim Athena yani Jeongguk'un annesi bizi korumak adına gelmişti ve Adam'ın işini bitiriyordu.
Jimin durmamıştı. Soğukkanlılık ile Joy'u uçurumdan aşşağıya itmişti. Hemen koştum ve ardından baktım. Bedeni kayalıkların üzerinde hareketsizce yatıyordu.
Bunu düşünmeyi saçma bulduğum için o karmaşada Yoongi'nin ilk sesinin geldiği yere doğru koştum. Peki nerdeydi?
İleri gittiğimde görüş açıma giren Yoongi ile aşırı bir mutluluk kaplamıştı etrafımı. Hızla eli ve ayaklarındaki bağı çözüp ona sıkıca sarıldım, aşırı özlemiştim.
Yüzünde bir sürü çizik vardı. Ama yeni bir Aura gibiydi. En sonunda konuşmayı akıl edince seslendim.
"Hyung? İyi misin?" dedim. Yüzüme öylece bakıyordu. Sanki anlamlandıramadığı bir şey vardı yada bir şeye inanmak istemiyor gibiydi. Gözü dolmuştu, kafasını sağ ve sola salladı sonra da titrek sesi ile konuştu.
"Sen o piçin Joy'u öldürmesine izin verdin?"
Anladığıma göre Joy onu kurtararak kendine inandırmıştı, bize olan inancını kaybettirmişti. Sadece ona soran ve inanmaz gözlerle bakıyordum.
•
•
•
•
•Öhöm merhaba biraz hızlı ve saçma mı oldu? Tanrım daha yeni başladık! Onu kurtarması 1. Adımdı denilebilir. Ayrıca Yoongi, eskiden Joy'a aşık olduğundan ona inanmak istedi. Olay bundan ibaret neysew kendinize iyi bakın...
Çaoo^^
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Manolo •|YoonSeok|•
Science FictionOlimpos'lular savaşı kazanma derdindeyken, Hoseok'un Yoongi'ye olan nefreti aşka dönüşüyordu... Kibar adam (Manolo) adlı fic'e hoşgeldiniz...