Güneş yine her zamanki gibi insanları acıya, aşağılanmaya ve bir o kadar da ağlamaya uyandırdı. En azından beni bunlar için uyandırdığı kesin. Çünkü ben bu son 3 aydır sadece bunları görüyorum, duyuyorum ve yaşıyorum. Öncesinde de ara sıra görüyordum, her insanın yaşayıp gördüğü gibi... Ama beni bu son 3 ayda insanlıktan çıkardılar... Ben kim miyim? Ben daha 15 yaşında olan bir kız "çocuğuyum". İnsaniyetimi ve çocukluğumu bir günde aldılar benden...
Bugün günlerden pazar. Babamın izinli olup evde ailesiyle zaman geçirip eğlendiği gün. Şu an balkonda oturup kahvaltı yapıyorlardır muhtemelen. En azından ben böyle tahmin ediyorum. Cezam daha bitmediği için yanlarına gidemiyorum. Babamı 2 ay 3 haftadır görmüyorum. İlk bir hafta "iftiramdan" vazgeçeyim diye sağolsun sürekli dayak atıp durdu. Sonra vazgeçmediğimi görünce bana birsürü lanet okuyarak ve tabi ki beni reddederek odamdan çıktı. Gidiş o gidiş bir daha ne sesini duydum, ne de yüzünü gördüm. Annemi günde bir kez bana yemek getirirken görüyorum. Hoş ilk üç gün onu da yapmamıştı. Allah'tan o zamanlar bir çocukluğum varmış ki odama birkaç aburcubur saklamışım. O üç gün boyunca açlıktan onları yedim. Gerçi şimdide annemin odama girdiğinde bana kullandığı o bakışı görünce yemek yememe gerek kalmadan doyduğumu hissediyorum. Hatta bana bazen öyle bir bakıyor ki... Yemeğimi içine birşey koyduğundan bile şüphe duyuyorum. Kardeşimi ise o iğrenç günden beri hiç görmedim. Psikolojisini bozduğumu söyleyerek onu bana göstermiyorlar. 3 aydır sadece kriz geçirdiğinde attığı çığlıkları duyuyorum. Beni en çok da bu kahrediyor...
Ben Ağça. Daha 15 yaşındayım. Şaşırdınız değil mi? Bende şaşırıyorum... 3 ay önceki ailemin ilk çocuğuydum. Artık bir ailem yok. Bir kardeşim var, adı Umut. Doğuştan otizmli. Benim iyilik meleğim, ilham perim, birtanecik kardeşim. 4 kişilik bir aileydik eskiden. Aslında benim bir ikizim de varmış da o doğarken ölmüş. Bu son üç aydır duyduğum suçlamalara ne alakaysa erkek ikizimi öldürme suçu da eklendi. Aileme göre Umut'un otizmli olması da benim suçummuş. Hani ben "Şeytanım" ya, o yüzden... 1, 65 boyunda, yaklaşık 50 kilo(tam kilodan emin değilim son zamanlarda pek yemek yediğim söylenemez) saçları koyu kahverengi, gözleri yeşil, beyaz tenli bir gencim ben. En sevdiğim ders matematik ve edebiyattı. Doktor veya avukat olmak isterdim her zaman, tabi okula devam edebilseydim. Ya yaraları saracaktım, ya da hakları savunacaktım... Beni ikisindende mahrum bıraktılar çünkü. Şarkı söylemeyi, dinlemeyi en çok da resim yapmayı severdim. Artık ne şarkı söylüyorum ne de dinliyorum, sadece resim yapıyorum. Sadece o anın resmini çiziyorum. Fakat 3 aydır uğraşmama rağmen bir türlü resmi bitiremiyorum. Neden mi? Çünkü ben o anı çizmeye her başladığımda sanki o şeyleri tekrar yaşıyormuşum gibi geliyor ve ben ağlama krizine giriyorum. Böylece gözlerimden akan yaşlarla resim sırılsıklam oluyor ve ben resmi bir türlü bitiremiyorum. Ve ben daha 15 yaşındayım.
Babam Fikret, annem Canan ve kardeşim Umut. Babam makina mühendisidir. Bazı işeyarar makineleri tasarlar, çizer ve üretime gönderir. Resme olan ilginin hep ondan geldiğini düşünürdüm. Tabi o artık babam değil. Annem müzik öğretmenidir. Mesleğini atanamadığı için hiç yapmamış(kesin o da benim yüzümdendir). Ara sıra bazı çocuklara özel ensturuman dersi verirdi. Sözde benim yediğim "halttan" sonra onu da yapamıyormuş(çalışmaya üşeniyorum, seni bahane ediyorum demiyor da...). Babam 40, annem 39 yaşında. Umut ise daha 10 yaşında bir melek. Okula gitmiyor onun yerine evde özel dersler alıyor. Otizmli olduğu için okulda başka çocuklar diye dışlanır diye okula göndermiyorlar. Oysa bence o bu dünyadaki en masum ve enzeki "çocuk". O iğrenç günde yanımda olan tek kişi oydu. O benim tek şahidimdi. O adamın bana yaptığı herşeyi gördü. Herşeyden çok onun çığlıkları gitmiyor aklımdan. Fakat bana şahitlik yapamıyor. O gün yaşadığı şok yüzünden 3 aydır belli aralıklarla krizler geçiyor. Ağzından çıkan tek kelime ise "yapma, acı bize nolur".
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AĞÇA
General Fiction... Ben kim miyim? Ben daha 15 yaşında olan bir kız "çocuğuyum". İnsaniyetimi ve çocukluğumu bir günde aldılar benden... Suçum neydi benim?