CİVCİVAŞKIM |Yarı Texting

/51\

"Deniz." diyebildim sadece.

"Efendim bebeğim?"

"Seni yerim." Güçlü bir kahkaha attı.

"Yiyebilirsin." Büyülenmiş gibi lunaparkın ışıklarına bakıyordum.Deniz'in elinden tutup atlı karıncalara doğru koşmaya başladım.

"Bebeğim dur bi' sakin." Durmadım.Deniz'in kolunu koparacak kadar sıkıca tutuyordum.Deniz ise bu hallerime kahkahalarla gülüyordu.Deniz biletleri alıp yanıma döndü.

"Hadi." deyip bir kez daha kavradım Deniz'in ellerini.Atlı karıncadan inip dönme dolapların olduğu yere yönelttim Deniz'i.Dönme dolaba bindiğimizde Deniz hala gülüyordu.

"N'oldu?" dedim kaşlarımı çatıp.

"Çok tatlısın." deyip iki parmağıyla burnumu kıstırdı.

"Sende." deyip bende onun burnunu kıstırdım.Daha kuvvetli bir kahkaha attı.

"Çocuk gibisin yaa!"

Kızmış gibi yaptım.

"Sensin çocuk."

"Peki." deyip yüzümü incelemeye koyuldu.Sonra aklına gelen şeyle telefonunu açtı.Ve yavaş yavaş bir müzik sesi doldurdu kulaklarımızı.

"Ya seni yerim." Kafasını salladı gülerek.Sonra kollarını açtı yatmam için.Kendimi Deniz'in kollarına bırakıp Bilal Sonses dinlemek...Huzur verici...

Deniz'in anlatımından...

Şuan kollarımın arasında uyuyan küçük şeyin burnunu öpüp duruyorum.Umarım uyanmaz.Çünkü uyurken çok tatlı.Hayır cidden çok tatlı.Hayır yaa abartmıyorum ciddi ciddi çok tatlı.Neyse fazla zorlamayalım.Eğer az sonra Berre'mi uyandırmazsam dönme dolaptaki 7. turumuz olacak ve bu benim maddi imkanlarımı zorlayan bir durum ehehehe.O kadar da zengin değilim yanii...Yani en azından az sonra inmezsek kaçmak zorunda kalacağız.Evet böyle şeyler yaşansın istemeyiz değil mi! Telefonuma gelen bildirim sesiyle Berre huzursuzca kıvrandı.

"Piş,piş,piş,piişş..." salladım yavaşca.Evet yaptım bunu.Lütfen gülmeyin yapmalıydım.

Telefonu çıkarıp gelen bildirime baktım.Berk'ten.Şaşırmadık hiç,değil mii?

"Abi bana hediye almışsınızdır umarım.Nereye karboldunuz siz?Bana hediye almaya gittiniz değil mi?"

Kafa salladım tahammülsüzce.

"Lan kardeşim,yater be! Off! Ayrıca sanane nerdeysek nerdeyiz ya Allah Allah!"

Mesajı gönderdiğim an çevrimiçi oldu.

"Hee öyle yaniiii?Anladım karşim."

Anlamayarak kaşlarımı çattım.

"Nasıl yaniii? Ne anladın?"

"Hiççç!"

"Sen tam bir şeysin Berk!"

"Ney?"

"Şeysin işte.Söyleyemiyorum şimdi."

"HAHAHHA MAL GAPAT LAN GAPATT." Sinirle gülüp telefonu yeniden cabime koydum.O esnada kucağımdaki küçük şeyin kıpırdadığını fark ettim.

"Deniz?" dedi yumuk yumuk gözlerle.Bu haliyle tam bir tavşana benziyor ya.Aslında gülerkende bir tavşana benziyor ama neyysee...

"Efendim güzelim?"

"Biz ne zamandır dönme dolabındayız?"

"6. tutumuz." deyip gülümsedim.

"Ya." deyip doğruldu kucağımda.