"GİZLİ GÜÇ" [ATEEZ✨]

7🌟DESİRE

İğrenç bir alarm sesi ile uyanmıştım. Yanımdaki telefonu elimle yere ittim.

San:Yaaaa! O benim telefonum

Telefonu yerden kaldırıp konuştum.

-Niye benim yanımda o zaman!

San: Senin telefonunun şifresini bilmediğim için alarm ayarlayamadım. Aklıma kendi telefonum geldi , iyilik yapmakta suç !

-peki sadece bir şey sorucam, köpek balığı şarkısıyla insan mı uyandırılır hemde kulağının dibine koyarak

San:Gayet güzel taktik bebişim uyan artık

Cümlesinden sonra odamdan çıkmıştı

-kalkıyorum off zaten geri uyuyamam

Herkesin kahvaltısını yapmasıyla okula doğru yol almaya başladık, telefonuma gelen bildirim sesiyle hemen telefonuma baktım

-Lies-: Heyecanlı olmalısın ;) beni bulmanla birlikte bir şey daha öğreneceksin

--Fazlasıyla heyecanlıyım emin ol şuan heyecandan yürüyemiyorum bile , meraklandım şimdi aaa
(Görüldü)

İnsanları kışkırtmak en sevdiğim huylarımdan bir tanesinidir

-Lies-:Öyleyse öğle arasında görüşürüz;)

Evettt ,öğle arasını iple çekiyorum!!!

⭐

Öğle arasına giriş zili çalmasıyla gözlerimi etrafımda gezdirdim . Elinde telefon olan herkesi seçip zihnini okumalıydım en sonda yakınlarımın...

-Lies-:Sana not bırakacağım o zamana kadar beni bulmalısın!

Elinde telefonu olan kişilere doğru yaklaşıp hepsi ile kalem veya kağıt isteme bahanesiyle zihnini okumaya başlıcaktım.

mark... Sadece ders düşünüyor
Suho... Sevgilisini düşünüyor
Kenny ... Kavga düşünüyor
Derken 8 kişinin zihnini okumuştum bile ve hiçbiri değildi!
Elimin titremesini önemsemeden kızların yanına gittim.

Yeo... Makyaj aletleri

Yavaş yavaş vucudumun çöktüğünü hissetmeye başlamıştım.
Bahçeye çıkıp sınıfımdan olan son kızın elini tutmamla kızların olmadığını kesinleştirdim. Bileğimden tutulmasıyla kenara çekilmiştim. Zar zor kafamı kaldırarak kimin olduğuna bakmaya çalıştım.

Hwa: O kıza ne- burnun kanıyor!

-Aish o kız bugün zihnini okuduğum onuncu kişi-

Hwa: Ne? zihnini mi okudum dedin sen?

Dediğim şey ile refleks olarak ağzımı kapattım.

-Bu lütfen aramızda kalsın olur mu?

Kafasını 'evet' anlamında sallamasıyla birlikte telefonumu çıkarıp ona mesaj attım.

-Sınıftaki kızlar değil ,demek erkeksin hahaha gittikçe yaklaşıyorum.

-Lies-:Sınıfta bekliyorum

Hwa'nın uzattığı mendil ile zar zor kanamayı durdurmaya çalışırken sınıfa doğru koştum. Yakınınım demişti değil mi... Aklıma gelen düşünce ile bizim tayfanın yanına yaklaştım.
Kai, baek, Chan, sehun ... Hiçbirinin zihnininde bir şey yoktu. Kalan kişilerin nerde olduğunu sorup oraya gidicekken masamın üstündeki kağıdı gördüm.

"Selam dae beni bulma işini kolaylaştırmama rağmen beni bulamıyorsun kkk gerçekten eziksin , kalan kişiler ile birlikte terasta ki odadayım seni bekliyorum;) "
~sırrını bilen biri ~

Hwa'nın ismimin seslenişlerini duymamazlıktan gelerek terasa doğru koştum, içimde onu bulmama az kaldığını hissetmekle birlikte kötü bir his daha vardı , hislerime asla güvenmezdim bu yüzden bunlari düşünmeden daha hızlı şekilde merdivenlere çıktım. Sonunda bahsettiği odanın önündeydim. Kapıyı açıp içeri girdim. Halsizlikten ölücektim.

-Neredesin? Hadi ama ebelemece mi oynucaz hiç sevmem

x: hayır, arkandayım

Arkamda bir kaç maskeli ve şapkalı çoçuklar vardı.

X :Onlarla dövüşebileceğini sanmıyorum sırrını kullan!!

Yorgunluktan hareket bile edemiyordum, dövmeye çalışırken zihinlerini okumaya başlamıştım, zihinlerinde ki kelimeler beni korkutuyordu

"İyi olmicaksın...kaçmalısın... "

artık bayılacak dereceye gelmiş ve heryerim kan olmuştu. Dizlerimin üzerine çöktüm. son nefeslerimi kullanıyormuşum gibi hissediyordum.

-kkk hala ortalıkta yoksun korkak

Saçımdan tutan ellerin sahibine bakmak için kafamı çevirmeye çalıştım. Elinin üzerine parmaklarımı koyup zihnini okumaya odaklandım. Aynı cümleler aklında tekrarlanıyordu ve o...

'Sonunda beni buldun dae, sonunda beni buldun dae....... '