#1# Kim Bu Çocuk?

1.5K 78 78
                                    

''Dürüst olmak gerekirse, benim için buraya geleceğini düşünmemiştim.'' dedi elleri kelepçeli çocuk. Elindeki bozuk parayı ikide bir fırlatıp tutuyordu.                                                                          

''Çok onurlandım. Herkes her gün bir ünlüyle aynı masada oturmuyor sonuçta.'' diye devam etti yüzünde nahoş bir sırıtmayla.

''Kendini pohpohlamayı bırak, kötü adam. Bu normal bir ziyaret değil. Bomba tehdidin yüzünden buradasın. Şimdi konuş, ortağın nerede?'' dedi altın sarısı takım elbiseli adam.

''Çok kabasınız Bay All Might.'' dedi 18 yaşındaki çocuk elindeki parayı çevirmeye devam ederek. ''Burada hepimiz dostuz. Beni korkutmaya çalışmana gerek yok, sadece konuşmak için buradayım.''

''Bomba nerede, Erwin?'' dedi All Might daha sakin bir şekilde.

''Bomba yok, Bay All Might. Sadece sen, ve ben.'' dedi çocuk yüzündeki sırıtmayı daha çok büyüterek.

''Bu bomba tehdidinin bir şaka olduğunu mu söylüyorsun?'' dedi All Might.

''Sadece bu kadar da değil, All Might.'' dedi başından beri odada olan Köpek polis Kenji Tsuragamae ''Bu adam beni kişisel telefonumdan aradı. Halka açık olmayan bilgilere erişmiş olabilir. Düzinelerce polis ve kahramanın ev adreslerini ve kişisel telefon numaralarını biliyor. Ayrıca, beni aradığı zaman senin gerçek ismini söyleyip seninle 'özel olarak' konuşmak istediğini söyledi. Seninle ilgili daha başka neler bildiğini bilmiyoruz. Onu senin ellerine bırakıyorum.'' dedi ve kapıya doğru yöneldi.

''Uslu çocuk.'' dedi Erwin komisere bakıp. Kenji ona bakıp hırladıktan sonra All Might'ı son kez uyardı. ''Eğer bir şeye ihtiyacın olursa ben yan odadayım. Dikkatli ol, çocuğun özgünlüğünün ne olduğunu hala bilmiyoruz.''

''Anladım, teşekkürler Tsuragamae.'' dedi ve Erwin'e döndü. ''Pekala, Erwin. Bana söylemek istediğin nedir? Paylaşmak istediğin bir sır mı var?''dedi All Might. İçinde kötü bir his oluşmuştu.

''Sayılır.''dedi Erwin All Might'a gülümseyerek. ''Ama öncelikle, dün kahraman olmak hakkında yaptığın konuşma harikaydı! Televizyonda görmüştüm. İşte o zaman seninle konuşmaya karar verdim!''dedi Erwin heyecanlı bir şekilde.

''Uh- şey, teşekkürler?'' dedi All Might garip bir şekilde.

''Bayıldım! Özellikle de 'Kendi kaderini yazma' ve 'Geleceğini kendin inşa etme' kısmı gerçekten bana dokundu! Halk için gerçekten de harika bir sembolsün Bay All Might.''diye devam etti aynı heyecanla. Sonra elindeki parayı tekrar fırlatmaya başlayarak devam etti. '' İşte tam da bu yüzden seni seçtim. Duymanı istediğim bazı şeyler var. 1 numaralı kahramanın ne düşündüğünü bilmek istiyorum. Eminim diyeceğim şeyler hayata bakış açını biraz olsa da değiştirecektir. Tam bir düşünce adamısın yani bu zor testi kabul edeceğine eminim, değil mi? Eğer kabul edersen, söz veriyorum, her şeyi döküleceğim. İstenmeyen başka sır kalmayacak.Hatta bu bilgileri nasıl aldığımı da söyleyeceğim. İzci sözü.'' dedi yüzünde tuhaf bir sırıtmayla.

''Küçük zor bir test, sonra her şeyi döküleceksin, öyle mi? Eğer bu bir dövüşse vazgeçsen iyi olur genç adam, zor birini seçtin. Ama eğer sadece buysa, tamam. Neymiş bu test?'' dedi All Might.

''Sorduğuna sevindim. İnan bana, bu sadece bir soru. Görüyorsun, zamanında bir sürü yer gezdim ve bir sürü, bir sürü şey gördüm. Soruma geçmeden önce bir şeye değinmek istiyorum. Dün yaptığın konuşma, orada dediğin bir şey gerçekten de bana dokundu. Dedin ki; 'Kendin dışında kimse senin nasıl biri olduğuna karar veremez! İşte bu, kahramanlar ve kötüler arasındaki farktır! İster kötülükle dövüş, ister ailen için dövüş, hiçbir şey devam etmekten önemli değildir! Her türden kahraman vardır. Yani git ve bir değişiklik yapmayı seç, PLUS ULTRA!' Tabii  ki de doğru yolu seçmek halkı hala ayakta tutan şeydir. Kendi kaderini seçmekte öyle. Ama burada senine aynı fikirde değilim. Şey, kaba olmak istemem Bay All Might ama, orada tam bir aptal gibi konuştunuz. Konuşmada korkunç bir kelime kullandınız; seçmek. Çoğu olayda insanlar ne olduklarını ve onlara ne olacağını seçemez. Yani, gerçekten de Huzurun Sembolü olmayı kendin seçmedin, değil mi? Ne yaparsan yap bunu değiştiremezdin. Eğer hayatında ufacık bir şey bile farklı olsaydı, mesela kaçırılmış bir otobüs veya hasta olduğun bir gün, 2 santimetre bile o günün tamamını değiştirebilir, ki o da diğer günü ve diğer günü...'' dedi Erwin.

''Nereye varmaya çalıştığını anlıyorum Erwin, ancak 2 santimetre biraz saçma.''dedi All Might.

''Ama değil!''diye itiraz etti Erwin. İstifini bozmadan devam etti. ''Hayatımızda biz tamamen perspektifler ve kendi deneyimlerimiz tarafından kısıtlanıyoruz. Sormaya çalıştığım şeyde bu. Eğer sana, bu boyutta birini kurtardığında başka bir boyutta o kurtardığın kişinin öldüğünü söyleseydim? Burada seçtiğin her 'iyi' şey, başka boyutlarda farklı şekillenebilir. Buna rağmen yinede 'iyi' olanı yapmaya karar  verir miydin? Ya da bu boyutta kötü olanın yaşanmasına izin verip sayısız boyutta iyi olanın yaşanmasını mı sağlardın?--Veya hiç bir şey yapmaz mıydın? Sonuçta bir şey fark etmezdi. İki şekilde de biri ölmüş olur.'' dedi ve All Might'ın cevabını bekledi.

''İlginç bir zeka oyunu, Erwin, ki bir sürü varsayıma dayanıyor. Devam et lütfen..''dedi All Might. Çocuğun konuşması ilgisini çekmişti.

''Başka bir boyutta o kişinin öleceğini bilsen bile, kendi boyutunda o kişiyi yinede kurtarır mıydın? Sorum bu.''dedi Erwin. Merakla All Might'a baktı. Cevabını merak ediyordu.

''Sanırım ikisini de kurtarmayı denerdim.''dedi All Might.

''Yapamazsın.'' dedi Erwin.

''Denerdim''diye cevap verdi All Might. Bu işi fazla ciddiye almışa benzemiyordu.

''Yapamazsın dedim. Bunu ciddiye almıyorsun!''dedi Erwin sinir olmuş bir şekilde.

''Ama alıyorum. Bunların hepsi bir teori, ancak önümde kurtarabileceğim biri varsa, kurtarırdım!'' dedi All Might gülümseyerek.

''Ama o kişi kurtardığında başka bir boyutta ölüyor. Teorik olarak hiçbir şey yapmamış oluyorsun!'' dedi Erwin. Yavaş yavaş sinirlenmeye başlamıştı.

''Hayır, yapmış oluyorum. Tam 1 kişi kurtarmış oluyorum.'' dedi All Might.

Erwin elindeki parayı daha da yukarı fırlatmaya başlamıştı. Yüzünde sinirli bir ifadeyle konuştu. ''Beni ciddiye almıyorsun! Anlamıyor musun, hiçbir önemi yok! Ne kadar önlemeye çalışsan da yinede gerçekleşecek! Hiçbir şey yapmamış oluyorsun!--ugh--yüzündeki şu aptal gülümsemeyi sil! Çok zeki olduğunu mu sanıyorsun? Bütün bunları tam olarak anlayan tek kişi olmanın nasıl bir şey olduğunu biliyor musun? Hepiniz sadece bencilsiniz, hayatınızda bir değişiklik yapabileceğinize inanıyorsunuz. Hepinize lanet olsun! Özellikle de sen All Might. Bazı insanlar etrafın etkisiyle bir şeyleri değiştirebileceğine inanır, daha doğrusu buna inanıyormuş gibi davranır. Ama sen, buna gerçekten inanan çöplerden birisin! İşte bu yüzden o sen olmalısın. 2'sini de kurtarabileceğini söylemiştin. İyi o zaman. 2 santimetrenin ne kadar saçma olduğunu görelim.'' dedi ve elinde fırlatıp durduğu bozukluğu All Might'a fırlattı. All Might anın şokuyla ona gelen bozukluğu tutmak için kolunu uzattı.

''Genç adam, sakin ol. Bu kadar kızmana hiç--'' diyecekken bozukluğu tuttuğu anda etrafında beyaz bir ışık parladı. Gözlerini açtığında bir sokağın ortasında duruyordu. Karşısında ise onu izleyen bir kedi.

'Az önce ne oldu?' diye düşündü. All Might. Gerçekten de, az önce ne olmuştu? Kim bu Erwin...?

xxx

Pekala şimdi bayağı bir şeyi anlamamış olabilirsiniz ama işler yakında açığa çıkacak. Çoğunuz Deku nerede merak ediyorsunuzdur. Bazılarınız Deku'nun Erwin olabileceğini de düşünmüştür. Kim bilir? belki öyledir, belki değildir. Bu arada Erwin şuna benziyor;

Bu arada bu birinin yaptığı bir fan comicten esinlenilerek yapıldı okuyan varsa spoiler vermesin

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bu arada bu birinin yaptığı bir fan comicten esinlenilerek yapıldı okuyan varsa spoiler vermesin.

*DEVAM ETMİYOR!* Another Dimension (BNHA//VILLAIN!DEKU AU)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin