Sefirin kızı bir destanı anlatmaya çalışıyor
yıpranmış,yıkık,zalim,acılarla dolu olan bi destan ne kadar iyi olabilir ki?
Helede masaların karşısında destan ne ki
Zümrüdü Anka gibi en baştan var olan bir kadın ve Gün Işığı olan bir adam varken
mas...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
4.Bölümün Devamı... Yani itrafın sonrası
Nare 'yle birbirimize yaptığımız itiraftan 1 hafta geçmişti ve ben iş için şehir dışına çıkmıştım. Bugün Muğla 'ya döndüm. Acaba tavırları nasıl olacaktı bana. Gerçeği hiç aramamıştı. Bende aramadım tabi. Kendini kazadan sorumlu hissettiği için ve beni mutlu etmek için söyleme olasılığı beni bitiriyordu. Ablam Nare 'ye aşık olduğumu söylemiş kazadan önce. Yani o itraf,itraf bile olmaya bilir. Herşeyin bir yalan olması düşüncesi bile bitiriyor beni. Ablamın dediğine göre Nare ve Sancar yüzleşmiş. Kırmızı kurdeleyi yanış anladığını ve uçurumdan atladığını öğrenmiş. Yani önlerinde hiç bir engel yok. Sancar Efe artık inanıyordu. Nare 'nin hep istediği. İnanılmak.Destan gerçekten devam edebilirdi. Buda benim yok oluşum olur. Ama mutlu olacaksa onun yanıda bile olsun.Ben uzaktanda severim ki onu .Yeterki yüzü gülümsesin. Bavulumu bagaja koyup arabaya bindim. Hadi bakalım Işıklı bugün günün nasıl geçecek? Eve doğru sürdüm arabayı. Telefonum çalınca hızlıca arabada ki hoparlörü açtım.
"Günaydın Gediz bey "
Derin bir nefes aldım "Günaydın Deniz "
Normalde taramalı tüfek gibi cevap veren asistanım eveleyip gevelemeye başladı. Beliki şirkete bir sıkıntı var.
"Deniz konuşurmusun artık "
Derin bir nefes alıp " Gediz bey ama sinirlenmeyin lütfen"
"Of bu tavrın sinirmi çıkarıyor adam gibi konuşacakmısın artık "
"Tamam o zaman... Japonlara yaptığınız bütün anlaşmalar projeler red edildi bize dava açtılar "
Ani bir frenle durdum "Ne "
"Gediz bey durum çok kötü "
Şoka girdim. Arkadan korna sesleri geliyordu ama bu bile beni kendime getirmedi. Nasıl olur bu işler çocuk oyuncağımı
Zorlukla konuştum "1 hafta uzaklaştım şirketen sadece 1 hafta ne saçmalıyorsun herşeyi anlat!"
Hızlıca ev giden yolumu kırıp Marina yoluna doğru sürdüm.
"Gediz bey sakin olun arabadasınız..."
Sinirle soluyarak yoluma devam etim. " Sakin falan olamam! Deniz ne oldu bir haftada? " diye bağırdım
" Gediz bey siz Antalya 'ya gittikten sonra Japonlar geldi. Sizin gönderdiğiniz projeyi çok beğenmişler "
" Hiç birşey anlamıyorun Deniz beğendilerse bu kriz nerden çıktı?"
Konuşmadı biraz daha bekledim cevap gelmedi tam telefonu kapatacakken
"Gediz "
Onun sesini duydum. Sesi bile nasıl bir anlık huzur verdi.
