??: Jimin kendine gel!
Bu ses...
Annesinindi.
??:Bana gel oğlum.
Jimin birden kalktı ve koşmaya başladı.
BP: Hayır oğlum gitme! O ses annenin değil!
Jimin kimseyi dinlemeden koşuyordu.
Jungkook nedensizce çok endişelenmişti.
Hemen Jiminin peşinden koştu. Am Jimin gerçekten hızlı koşuyordu.
JK: Jimin dur!!!
JM: Hayır!!
En sonunda Jimin ortadan kaybolmuştu.
JK: JİMİN!!
Jungkook bağırıyordu.
Bir ormana koşmuşlardı ve baya bir uzaktalardı. En sonunda Jimin'nin uçuruma gittiğini gördü Jungkook.
Hemen koştu artık gücü vardı. Acayip koşuyordu. İkiside yorulmuştu. Ama Jimin kararlıydı.
Jimin uçurumdan atlıcakken Jungkook onu kollarının arasına alarak kurtarmıştı.
Jungkook'un üzerinde bir minik beden vardı ve minik beden bayılmıştı.
Jungkook herşeyi biliyordu. Sizden bile herşeyi.
Jungkook minik bedeni kuçağına almış ve bir mağaya girmişti. Şaşkın bir şekilde mağaranın içinde bir ev vardı.
Jungkook çok şaşırmıştı.
Kapıyı çaldı. Zar zor. Çünkü kucağında bir beden vardı.
Kapıyı kimse açmayıca içeri girdi. Kapı kilitli değildi. Aksine yarısı açıktı.
JK: Kimse varmı?!
Jungkook kimsenin olmadığina kanaat getirmişti ve eski arabasını almıştı.
Ormandan.
Hemen kendi kaldığı dağ evine gitti. Jimin'i kendi yatağına bıraktı ve hemen ortalikta kalan kan, silah ne varsa toplattırdı görevlililere.
Jungkook bir mafyaydı.
Bunu kimse bilmiyordu. Herkezden nefret ediyordu. Eskiden.
O mükemmel gülüşü gördükten sonra hayatı değişti. Annesinden nefret ederdi. Hala nefret ediyor.
Ama babası...
Babasını bir mafya öldürmüştü. Babası oldukten sonra o işin başına geçti.
Babasını intikamınıda almayı unutmadı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARDEŞTEN SEVGİLİYE-JİKOOK
Random"SENİ SEVİYORUM JEON JİMİN!!" "SENİ SEVİYORUM JEON JUNGKOOK!!"