3. Bölüm: Mutluyum galiba

37 10 23
                                    

   En çok gerildiğim şey başıma gelmişti. Odamızı bulamıyordum. Kapıları açıp içeride bizim kızları ararken her defasında öğretmenler ayağa kalkıyordu. Niye ki lan? Lanet olsun! En çok unutmak istediğim insan-amcam- bu universitenin müdürüydü. Torpilli gelmedim buraya onun yüzünden bana saygı duyulmasını istemem.

Düşüncelerimden ayrılıp bir sınıfa daha girdim. Bu kat'ın son odasıydı. Hoca ayağa kalkıp "Hoşgeldiniz Hayat hanım" dedi.

Hayat hanım?

Hanım?

Arkası dönük olan adam bana dönüp gülümsedi. O şerefsizdi. Amcam.

"Hocam Estağfrullah ne hanımı?
Saçma sapan insanlar yüzünden bana saygı duymayın saygınızı ben kazanırım" deyip amcama ters bakış attığımda yüzünün düştüğünü gördüm.

"Bu arada geç kaldım özür dilerim. Birde Murat arkadaşımız biraz geç kalacak artık yok yazmassınız değil mi?" Deyip masumca sırıttım.

"Otur kızın otur" diyip bana gülümseyen hocaya bakıp sahte gülüş kondurdum yüzüme. Amcama bakmadan boş yere oturdum. Gülsümle Irem aynı Merve başka kızla oturuyordu. Akrabasıydı o kız onada baş selamı verip yerime kuruldum.

Amcam olacak o yaratık odadan çıkacağı sırda Murat içeri girdi. Amcama onu öldürecekmiş gibi bakıyordu. Amcam çıkıp Murat içeri girdiğinde sınıftaki kızlar ben Merve hariç hepsi 'off tipe bak vay vay' gibi şeyler diyordu.

Ben bunları yolarımki
Murat yanıma oturup beni izlemeye başladı. Zaten ilk gün ders geçilmeyecek diye bol bol sohbet ettik. Kızları Muratla tanıştırdım. Iremle Gülsüm onu yiyecek gibi bakıyorlardı. 10yıldır beklediğim adamı...

Altıncı hissim beni rahatsız etmeye başladı. Izleniyordum. Sınıfa göz gezdirdiğimde bir çift mavi gözün beni izlediğini gördüm. Göz kırptığında kalkıp haddini bildirmek istedim ama ilk günden manyak olduğumu belli etmemek için önüme döndüm.
____________________________________

Dersler bitmişti Merve keyifsiz duruyordu. 'Siz bekleyin ben bir markete gidip geleyim' demişti bizde universitenin önünde onu bekliyorduk. Muratın geldiğini görüp arabadan indim. "Ne oldu? Niye gitmedin prenses? Haaa beni beklediiin" diyip gülmeye başladı. Iremle Gülsüm bizi izliyordu. Murata sarılıp "Seni döverim" dedim kulağına. "Biliyorum tavşanım biliyorum" dedi ve sinsi bir gülümseme sergiledi. "Ne tavşanı lan?" Dediğimde bende ciddi olamadığımı anladım. "Ya Hayat biz niye gülüyoruz" deyil kahkaha atmaya başladı. "Ben ne bileyin lan ruhastası" diyip gülmeye başladım. "Piskolojimi bozuyorsun Murat"
"Ya iki deli bir araya gelmemeliydik ama iyiki gelmişiz" dediğinde kahkasının yerini kıkırdanalar almıştı. "Geldiim" diyen Merveye döndük. "Hayat al bu numarayı akşam konuşak özlemişim seni." Dediğinde yanaklarım kızarmıştı bile. "T-tamam. Biz gidelim halde" Diyip arabaya bindim.
"Hayat bak mutlusun diye hızlı kullanma vallaha arabana kusarım ha " diye geveze geveze konuşan Ireme baktım. Onu delirtmek için "Çocukluk aşkımı bulmuşumm tabi mutlu olacağım. Mutluyum lan galiba bir garip hiss ediyorum kendimi. Hayalleriyle yaşadığım adam çok yakınımda." Dedim. "Hayat. Bunca yıl niye aramadın onu?" Dedi Merve. "Çok uzaktı. Sesini duysam dayanamazdım. Hem belki orda sevgilisi falan vardı. Aklını karıştırmak istemezdim. Zaten evdekiler onlara gidiyordu. Ben o cesareti kendimde bulamadım. Onu görsem bırakmazdım." Dediğimde Mervenin gözlerinin yaşardığını farkettim. "O cesaret kimsede yok galiba" dedi titreyen sesiyle."

Sohbetlerden sonra eve geldik. Annemi aradım konuştuk ona Murattan bahsettim. Dövdüğümü demedim tabikide. Sonra numaranı  'Yürüyen Gamze' diye kaydettim.
Mesaj kısmına girip yazmaya başladım.

Intikam içinde HayatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin